Stan Marsh, Elise Thompson'ın ateşli bir çatalı olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | ستان مارش يعتقد ان اليس ثومبسون لديها شق مؤخره رائعه |
- Bunun bir çıkma teklifi olduğunu düşünüyor. - Hayır. | Open Subtitles | ـ يعتقد ان الأمر يبدو كموعد بالنسبة له ـ كلا |
Birinin Schiller'i kandırdığını düşünüyor. Hatta onun, sahte olduğunu sanıyor. | Open Subtitles | يعتقد ان احدا ما حصل على شيلر, .وانه يوجد مصنع |
Her türlü ekstrası var. Her şeyi yapabileceğini sanıyor. | Open Subtitles | بالإضافه لجميع الملحقات الإضافيه يعتقد ان بإستطاعته النجاه من اي فعله |
Tamam. Bunun delice bir fikir olduğunu düşünen varsa elini kaldırsın. | Open Subtitles | حسناً , أى أحد يعتقد ان هذه فكره مجنونه جداً , أرفع يديك |
John iyi bir Amish kadınla evleneceğini düşündü. | Open Subtitles | جون كان يعتقد ان سيتزوج امراة ارمينية صالحة |
Ama dinlendiğini düşünüyordu sanki. | Open Subtitles | لكن كان كمَن يعتقد ان هناك من يتنصت عليه. |
Bilirsin, herkes beklerin ve tutucuların becerili oyuncular olduğunu düşünür. | Open Subtitles | الكل يعتقد ان لاعبي الخلف و متلقي الكرة انهم لاعبين مهاريين |
Gizli Servis bunun işle bağlantılı olabileceğini düşünüyor. | Open Subtitles | مكتب التحقيقات يعتقد ان الجريمة لها صلة بطبيعة عمله |
Özel danışmanlarımızdan biri, sizin konuşmanızın bu cümlelerle bir benzerliği olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | واحد من استشاريينا المميزين يعتقد ان حديثك يشبه نمط كتابة هذه الرسائل |
Ralph'in bununla ilgili bir teorisi var. O bu zehirlenmelerin kazayla olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | رالف لديه نظرية بشأن هذا انه يعتقد ان التسمم كان بالصدفة |
Sanırım Caesar, Johnnie'nin tam bir aptal olduğunu düşünüyor ama ne yapabilirsin? | Open Subtitles | أعتقد ان سيزار في الاصل يعتقد ان جونى ابله جدا لكن اتعرفين ماذا تستطيعى ان تفعلى؟ |
Muhtemelen hepimizin hatta neredeyse herkesin ajan olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | انه على الاغلب يعتقد اننا جميعا عملاء انه تقريبا يعتقد ان الجميع هكذا |
Adam bu şarkının bana olanlarla ilgisi olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | . . آدم يعتقد ان هذه الأغنيه ترتبط بما امر به اليوم |
Adam hapiste ama buranın kasvetli olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | الرجل في السجن، و يعتقد ان هذا مسبب للكآبة |
Bir adam daha kaybettim ve bu puşt komik olduğunu sanıyor. | Open Subtitles | لقد فقدت واحدا اخر من رجالى وهذا البائس يعتقد ان الامر تهريج |
Firari bir mahkum gibi okuldan kaçabileceğini mi sanıyor? | Open Subtitles | يعتقد ان بامكانه الهرب من المدرسة كانه احد الفارين المحكوم عليهم |
Bakın, şenlikteki herkes bu işi yağmurluklu bir sapığın yaptığını sanıyor, değil mi? | Open Subtitles | انظروا,كل شخص كان بالكرنفال يعتقد ان مجنوناً يرتدي معطف شتاء قد فعل هذا,صحيح ؟ ؟ |
Rahim transferinin çılgın bir prosedür olduğunu düşünen birine göre burada bayağı araştırma var. | Open Subtitles | حسنا . هذا كثير من بحوث زراعة الرحم بالنسبة لشخص يعتقد ان هذه عملية مجنونة |
- Aynen. Rujlu olanın seksi olduğunu düşünen başka biri var mı? | Open Subtitles | هل من شخص اخر يعتقد ان احمر الشفاه مثير نوعاً ما؟ |
Ve sonra Camden. Isaac'in aptal arkadaşı, beni fırlattı. Eğlenceli olduğunu düşündü. | Open Subtitles | وبعدها "كاميرون" أخو "أيزك" الأحمق هو يجذبني ، يعتقد ان الأمر مضحكاً |
Bay Qian çok duygulandı çünkü yeğeninin Çin'deki depremde öldüğünü düşünüyordu. | Open Subtitles | مستر كيان انتقل لانه يعتقد ان ابن اخيه قد مات في زلزال الصين |
Bay Griffin,herkes ölmekte olan çocuğunun özel olduğunu düşünür | Open Subtitles | الكل يعتقد ان موت ابنه شيء خاص. |
PID işiyle alakalı olabileceğini düşünüyor. | Open Subtitles | مكتب التحقيقات يعتقد ان الجريمة لها صلة بطبيعة عمله |