Olabilecek iki şeyden biri kaçıranlar, seni tanıyor ya da tanımıyorlar. | Open Subtitles | أحد الأمرين لقد حصل هُنا، أما الخاطفين يعرفونك أو لا يعرفونك. |
Nedeni bu. Seni tanımıyorlar ve insanlar bilmedikleri şeylerden korkarlar. | Open Subtitles | هذا هو السبب، فهم لا يعرفونك والناس يخافون مما لا يعرفونه |
Onları ne kadar zorlayabileceğini biliyorsun. Seni tanıyorlar. | Open Subtitles | تعرف إلى أي مدى يمكننا أن نضغط عليهم، وهم يعرفونك. |
Merak ediyorum seni tanıdığını iddia edenler gerçekten seni tanıyor mu? | Open Subtitles | أنا أتعجب من الهؤلاء الذين يدعون أنهم يعرفونك هل يعرفونك حقا؟ |
Ve başka insanlar da olacak,... seni tanıyan, seninle ilgilenen. | Open Subtitles | لكن سيكون لديك العديد من الأشخاص اشخاص يعرفونك ، اشخاص يعتنون بك |
Halk seni tanımıyor. Onlara hikayeni anlatmalıyız. | Open Subtitles | .فالعامة لا يعرفونك ونحتاج لأن نخبرهم بقصتك |
Sizi tanıdıklarını iddia eden birkaç adamla konuştuk. | Open Subtitles | لقد تحدثنا إلى عدد من الرجال الذين يدعون أنهم يعرفونك |
Seni tanımayan, seni anlamayan ve senden hoşlanmayan insanlar için neden kendine işkence ediyorsun? | Open Subtitles | غير رغبتك الخاصة .. بأن تضحي بنفسك من أجل من لا يعرفونك لا يحبونك |
Onlar senin arkadaşların değil. Seni tanımıyorlar bile. | Open Subtitles | . أولئك الناس ليسوا أصدقائك . هم لا يعرفونك |
Çaba gösteremeyecek kadar görgüsüz oldukları için seni tanımıyorlar bile. | Open Subtitles | لا يعرفونك حتى لأنهم أكثر جهلاً من أن يحاولوا |
Seni pek tanımıyorlar. | Open Subtitles | هم فقط لا يعرفونك, بالإظافة إلى ذلك قد يعتقد الناس |
Yabancılarla daha kolay. Çünkü seni tanımıyorlar. | Open Subtitles | الأمر أسهل مع الغرباء فهم لم يعرفونك من قبل |
Çünkü seni birkaç tanık ve yazılı bir itiraf bırakmadan birini öldürebilecek kadar zeki olmadığını bilecek kadar uzun tanıyorlar. | Open Subtitles | الذين يعرفونك بطريقه كافيه للإشاره إلى أنك قذر بما يكفى لتقتل بدون ترك شهود أو إعتراف موقع |
Uzun zamandır seni tanıyorlar, seninle olmayı isterlerdi. | Open Subtitles | إنهم يعرفونك منذ وقت طويل إنهم يحبونك ويريدون أن يكونوا هناك لأجلك |
Seni tanıyorlar, Sykes. Sana büyük para koyuyorlar. | Open Subtitles | حسنا، أنهم يعرفونك سايكس ويريدون أن ينقضوا عليك |
Bu insanlar seni doğduğundan beri tanıyor. Değil mi? | Open Subtitles | هؤلاء الناس الذين يعرفونك منذ ولادتك ، أليس كذلك ؟ |
Seneler boyunca dışarıdaydın. Seni tanıyan çok az kişi var. | Open Subtitles | لقد كنتِ غائبة لعدة سنوات لذا الذين يعرفونك هم مجرد قلة |
Ama buradaki valilerin çoğu sizi benim gibi tanımıyor efendim. | Open Subtitles | ولكن معظم هؤلاء المحافظين لا يعرفونك كما أعرفك أنا |
Sizi ve Baze'i dinledikten sonra dinleyicilerimiz sizi daha iyi tanıdıklarını hissettiler ve sizi desteklemek istediler. | Open Subtitles | بعد سماعكما أنت وبيز مستمعينا ، يشعرون كـ أنهم يعرفونك أفضل و أنهم يريدون التصويت لك |
Nasıl yalnız olduğunu, hiç arkadaşın kalmadığını, seni tanıdığını sanan ama hiç tanımayan insanlarla çevrili olduğunu bilmek beni öldürdü. | Open Subtitles | ذبحتني كيف أنك وحيد ...ولم يبقَ لديك أصدقاء ومحاطٌ بأناس يعتقدون أنهم يعرفونك ولكنهم ليسوا كذلك حقاً هذا عمل عبقري |
Yalan söyle. Ailesi sizi tanıyormuş. | Open Subtitles | لك أن تكذب من أجلى تقول إن أهلها يعرفونك |
Demek ki seni tanıyamamışlar. | Open Subtitles | لا يعرفونك إذن. |
Seni biliyorlar. Bu iş için mükemmelsin. | Open Subtitles | أعني بأنهم يعرفونك, وأنت مثاليّ تقريباً |
Ama bütün dünya seni ölürken görmek istiyor. Kim olduğunu dahi bilmiyorlar. | Open Subtitles | ، العالم بأكمله يريد أن يراك وأنت تموت وهم حتى لا يعرفونك |
Ve bende düşünüyordum, farkettim ki bunun nedeni seni tanımamaları. | Open Subtitles | وكنت أفكر في الأمر واكتشفت، أنه بسبب أنهم لا يعرفونك. |
Belki de seni "Children of the Corn" dizisinden tanıyorlardır. | Open Subtitles | ربّما يعرفونك من فيلم "أطفـال الذُرّة" |
Arkamda duran delegeler, ...seni benim kadar iyi tanımazlar, ...ve o herifler bir daha gelirse, ...gözünün yaşına bakmazlar. | Open Subtitles | النوّاب الذين سأتركهم خلفي، لا يعرفونك مثل ما أعرفك، |