"يعلم أني" - Traduction Arabe en Turc

    • olduğumu biliyor
        
    • biliyor ki
        
    • bildiği
        
    • biliyordur
        
    • olduğumu biliyordu
        
    Ama o uyandı! Burada olduğumu biliyor! Oradan çıkacak! Open Subtitles لكنه استيقظ ، وهو يعلم أني هنا سوفيخرج.
    Lanet olası bir şey. Gay olduğumu biliyor. Open Subtitles إن هذا مجرد هراء, يعلم أني شاذ.
    Şimdi, çoğunuz benim başarılı bir şarkı sözü yazarı olduğumu biliyor. Open Subtitles الآن , الكثير منكم يعلم أني كاتب أغاني
    Peder, Tanrı biliyor ki benim olmayanı artık asla alamayacağım. Open Subtitles الله يعلم أني لن آخذ شيئاً لا يخصني ثانية
    # Çünkü Tanrı biliyor ki, o çılgın gözlere aşığım... Open Subtitles لأن الرب يعلم أني عاشقا" "لهذين العينين الساحرين
    Leslie, karaokeyi sevdiğimi bildiği için koca bir karaoke gecesi ayarladı. Open Subtitles ليزلي جهز ليلة كاملة من الكاريوكي لأنه يعلم أني أحب الكاريوكي
    Eğer haklıysam, onun kim olduğunu anladığımı biliyordur. Open Subtitles لو كنتُ مصيبًا فإنه يعلم أني رأيت حقيقته
    Sırada benim olduğumu biliyordu. Terini silmemiş. Open Subtitles كان يعلم أني سأستعمله بعده فلم يمسح عرقه
    Hayatta olduğumu biliyor mu? Open Subtitles هل هو يعلم أني على قيد الحياه؟
    Yanında olduğumu biliyor. Open Subtitles هو يعلم أني موجودة
    - Burada olduğumu biliyor, değil mi? Open Subtitles هو يعلم أني هنا، صحيح ؟
    Anna Ng'e zamanın başlangıcından beri aşık olduğumu biliyor. Open Subtitles " هو يعلم أني واقع بحب "أنا أنغ
    Peşinde olduğumu biliyor. Open Subtitles أقول لك أنه يعلم أني اتعقبه
    # Çünkü Tanrı biliyor ki, o çılgın gözlere aşığım... Open Subtitles لأن الرب يعلم أني عاشقا" " لهذين العينين الساحرين
    Ve tüm dünya biliyor ki ben bir Serseri aptalıyım. Open Subtitles والعالم بأسره يعلم أني عضوة بلهاء في الـ"دريبس".
    Katil, olayı benim bildiğimi bildiği için görevi iptal edecek. Open Subtitles القاتل يعلم أني أعلم بأمره, و سوف يلغي المهمة
    Sonra arkasını döndü ve affedemeyeceğimi bildiği tek şeyi yaptı. Open Subtitles ولكنه قام بأمر كان يعلم أني لن أتخطاه
    Belki öğle yemeğini yemediğini biliyordur. Open Subtitles ربما يعلم أني فوت الغداء
    Bazılarınız geçenlerde Rammer Jammer'ı işletmeye başladığımı biliyordur. Open Subtitles الآن,بعضكم قد يعلم أني استلمت إدارة(رامر جامر) مؤخراً
    Bana bakıp güldü çünkü haklı olduğumu biliyordu. Open Subtitles و نظر لي و ضحك لأنه كان يعلم أني محقا
    - üstelik haklı olduğumu biliyordu. Open Subtitles وهو يعلم أني محق.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus