"يعلم مكان" - Traduction Arabe en Turc

• nerede olduğunu biliyor
• yerini bildiğine
• ın nerede
• yerini bilen
• yerini biliyor

Ama o askerin bilgisi var. Karımın nerede olduğunu biliyor. Oğlunu nerede tuttuklarını biliyor.
هذا الجنديّ لديه معلومة، إنّه يعلم مكان زوجتي وابنك.

Ama o askerin bilgisi var. Karımın nerede olduğunu biliyor. Oğlunu nerede tuttuklarını biliyor.
لكن هذا الجندي يملك معلومة، إذ يعلم مكان زوجتي وابنك

Siz ayağı boklulardan biri kamyonun nerede olduğunu biliyor mu diye sordum!
من منكم أيها الحمقى يعلم مكان الشاحنه ؟

Lazarey'in Küp'ün yerini bildiğine inanıyordun.
إعتقدتي أن ( لازاري ) كان يعلم مكان الصندوق

Şimdi Klaus Jeremy'nin yerini bildiğine göre o güvende değil.
(كلاوس) يعلم مكان (جيرمي) الآن، وعلى هذا فهو ليس آمنًا، لذا...

Daniel'ın nerede olduğunu bilebilecek tek kişi o olabilir.
ربما يكون الشخص الوحيد الذى يعلم مكان دانيال

Bombanın yerini bilen tek kişi o.
انها الشخص الاخير الذى يعلم مكان القنبلة

Birden silahın yerini biliyor olması çok elverişli değil mi?
إنه مناسب جدا له ليدعي فجاة أنه يعلم مكان سلاح الجريمة. لسنا بحاجة لإدانته.

Dur bekle. Evin nerede olduğunu biliyor.
لا ، انتظر إنه يعلم مكان القصر

İçinizden biri nerede olduğunu biliyor,
إنَّ أحدكم يعلم مكان اختبائه

Jim amcasının nerede olduğunu biliyor ve bu da onu pek yakında epey ihtiyarlatacak.
إنهُ يعلم مكان عمّه (جيم) ، وهذا سيجعلُه كبير السنّ بما فيه الكفاية

- Ağabeyinin nerede olduğunu biliyor.
. هذا الشاب يعلم مكان اخي

Corcoran'ın kızım Annie'nin nerede olduğunu biliyor olabileceğini söylediler.
(قيل لي بأن قد المحقق (كوركران (قد يعلم مكان أبنتي (آني

Online bir forumdan hükümet korumasında olduğuna inandığımız Robert Byrne'ın nerede olacağına dair geçen bir konuşma kaydı yakaladık.
في منتدى على الإنترنت تُشير إلى أن طرف خارجي " يعلم مكان " روبرت بيرن

Rebekah'ın nerede olduğunu biliyor.
يعلم مكان (ريبيكا).

Dollhouse'un yerini bilen bir tek ben içeri nasıl girileceğini bilen de bir tek sen varsın.
أنا الشخص الوحيد الذى يعلم مكان بيت الدمى وانت الشخص الوحيد الذى يعلم طريقة دخولة

Bir profesör var. O tedavinin yerini biliyor.
ثمّة بروفيسور يعلم مكان الترياق

Rico, vadinin yerini biliyor.
ريكو يعلم مكان الخيول