Bunu duymak güzel. Bu aralar Henry'nin üzerinde çalıştığı konu hakkında ne biliyorsun? | Open Subtitles | من الجيد سماع ذلك ماذا تعلمين عن القصة التي يعمل عليها هنري الان |
Meğerse üzerinde çalıştığı kayda o ölünce bir şey kaydedilmiş. | Open Subtitles | تبين أن الاسطوانة التي يعمل عليها.. سجلت شيئاً عندما مات |
şu an üzerinde çalıştığı bebekler serisi... | TED | إنها مجموعة من العرائس التي يعمل عليها الآن |
Öldüğü sırada, bu iş üzerinde çalışıyor olmalıydı. | Open Subtitles | لابد أنها القضية التي كان يعمل عليها عندما مات |
Bu durumda, şu an üstünde çalıştığı kartı çok seveceksiniz. | Open Subtitles | حسناً، لو كانت هذه هي الحالة، فإنّك ستحبّ البطاقة الجديدة التي يعمل عليها. |
Üzerinde çalıştığını bildiğim tek Camaro 88 modeldi. | Open Subtitles | السيارة ال كامارو الوحيدة التي أعرف أنه كان يعمل عليها هي قديمة موديل 88 |
Bu onun doktora teziydi. Yıllardan beri üzerinde çalışıyordu | Open Subtitles | كان يعمل عليها منذ سنين عديدة. |
üzerinde çalıştığı büyük davayla ilgili olan bir şey? | Open Subtitles | إنها بشأن القضية الكبيرة التي كان يعمل عليها |
Bunların hepsi, babamın 15 yıl önce üzerinde çalıştığı bir davayla ilintili bir tuzak. | Open Subtitles | أعرف أن هذا الفخ له علاقة بقضية كان والدي يعمل عليها قبل 15 سنة. |
Bir kaç yıl önce bir gaz firması, üzerinde çalıştığı hikâye için tartışmak maksadıyla bir elemanı işe aldı. | Open Subtitles | قبل سنوات من الزواج شركة الغاز إستاجرت رجل لإزعاجه على القصة التي يعمل عليها |
Ofisime gelip, üzerinde çalıştığı bir dava ile ilgili sorular sormuştu. | Open Subtitles | أتى إلى مكتبي وطرح أسئلة حول قضية يعمل عليها |
Madem öyle, o zaman Profesörün üzerinde çalıştığı mekanizma hakkında her şeyi biliyorsundur. | Open Subtitles | إذن ، أنت تعلم تقريباً كل شيء عن الآلة التي كان البروفيسور يعمل عليها |
Müşterilerinden biri üzerinde çalıştığı kampanyada kullanması için göndermiş. | Open Subtitles | أحد عُملائه أرسل له المقطع لهذه الحملة الإنتخابية التي يعمل عليها |
Babanın üzerinde çalıştığı bile olsa, bir vakayı çözmek, onu geri getirmez, bilesin. | Open Subtitles | حل القضية , حتى وإن كانت القضية التي كان يعمل عليها لن تجعله يعود , أنت تعلم ذلك |
Ateş almaları, yıldırımın Walter'ın üzerinde çalıştığı açık devreyi vurduğunu kanıtlıyor. | Open Subtitles | في الحقيقة أنهم إشتغلوا برهان ضرب الصاعقة للدارات الكهربائية المفتوحة التي كان يعمل عليها والتر |
Almanların üzerinde çalıştığı "harika silahlar"dan haberimiz var: | Open Subtitles | "وصلتنا أخبار عن "الأسلحـة العجيبـة : التى كان يعمل عليها الألمان |
Almanların üzerinde çalıştığı "harika silahlar"dan haberimiz var: | Open Subtitles | "وصلتنا أخبار عن "الأسلحـة العجيبـة : التى كان يعمل عليها الألمان |
Benimkine ne oldu? Uzmanlarımız üzerinde çalışıyor. | Open Subtitles | لدينا فريق من المختصين يعمل عليها |
- Adamım hala üzerinde çalışıyor. - Çok yavaş çalışıyor, değil mi? | Open Subtitles | ما زال رجلي يعمل عليها - وهو يعمل ببطء شديد - |
Baxter Stockman, yıllardır üzerinde çalışıyor. | Open Subtitles | كان "باكستر ستوكمن" يعمل عليها منذ أعوام |
Crumb bana üstünde çalıştığı çizgi romanını gösterdi. | Open Subtitles | إذاً كرمب أرني مجلاته الهزليه التي يعمل عليها... |
Üzerinde çalıştığını söyledi ya. | Open Subtitles | قلت بأن لديك خطة - لقد قال للتو بأنه يعمل عليها - |
Peki Yüzbaşı Booth öldüğü sırada hangi tasarım üzerinde çalışıyordu? | Open Subtitles | و أي تصاميم كان يعمل عليها الملازم (بوث) عندما توفى؟ |