Bir evlilik yemini etmiş olman aşkı tanıdığın anlamına gelmez. | Open Subtitles | مجرد كونك أخذتي نذرا لا يعني أنكِ تعرفين كيف تحبين |
Bir çocuğa vücudunu vermen, karşılığında sevgi alacağın anlamına gelmez. | Open Subtitles | فقط إعطاء فتى جسدك لا يعني أنكِ ستحصلين على الحب في المقابل |
Bu da kapının bir ara açıldığı ve senin yalan söylediğin anlamına geliyor. | Open Subtitles | هذا يعني ان الباب قد فُتِحَ في وقت ما ما يعني أنكِ كاذبة |
Sanırım bu gece benimle çıkmayacaksın anlamına geliyor bu? | Open Subtitles | إذاً, هل هذا يعني أنكِ لن تخرجي معي الليلة؟ |
Sanırım bunun anlamı burada biraz daha takılacaksın. | Open Subtitles | أعتقد أن هذا يعني أنكِ ستبقين وقتاً أطول هنا |
Pekâlâ, o zaman neredeyse eve vardın demektir. | Open Subtitles | حسنًا بالتالي هذا يعني أنكِ قريبة من المنزل |
Ki bu, 4 yıl önce öldüğün anlamına gelir. | Open Subtitles | أجل هذا يعني أنكِ لقيتِ حتفكِ قبل أربع سنوات |
Bu da demek oluyor ki, açtın ve en az bir kez baktın. | Open Subtitles | إذن، هذا يعني أنكِ شغلتيه لمرة على الأقل. |
Bu, hala öncelikli varisinin sizin olduğunuz anlamına geliyor. | Open Subtitles | أعتقد أن هذا يعني أنكِ لازلتِ المستفيدة من موته |
Onun kıyafetlerini dikmen, annem gibi biri olabileceğin anlamına gelmez. | Open Subtitles | فقط إض'ا كنتِ تستطيعين خياطة ثيابه ، فهذا لا يعني أنكِ مثل والدتي |
Artık onu sevmiyorsan insanlığını kaybettiğin anlamına gelmez bu. | Open Subtitles | إذا لم تعودي تحبينه هذا لا يعني أنكِ فقدتي انسانيتك |
İNBSB'de çalışıyor olmak, tüm inbotlardan nefret edeceğin anlamına gelmez. | Open Subtitles | العمل مع هذه الوحدة لا يعني أنكِ تكرهين كل البشر-الآليين |
Sanırım, bu artık saçlarını yaptıramayacağın anlamına geliyor. | Open Subtitles | لذا، أخمّن أن هذا يعني أنكِ لن تذهبين للإعتناء بشعركِ بعد الآن |
- Bu, senin de bana baktığın anlamına geliyor. | Open Subtitles | هذا يعني أنكِ كنتي تنظرين إليّ كنت أنظر إلى تحديقك |
Bunun anlamı evime gelemezsin, değil mi? | Open Subtitles | هذا لا يعني أنكِ لا تستطيعين القدوم لمنزلي, صحيح؟ |
Yani bunun anlamı kurtarılmaya değer olduğuma karar verdin. | Open Subtitles | ممّا يعني أنكِ من مكانٍ ما بداخلكِ، قررتِ أنـّي أستحق الأنقاذ. |
Satmak istemiyorsanız insanların ürünü alıp almamasına aldırış etmiyorsunuz demektir. | Open Subtitles | إن لم تريدي البيع يعني أنكِ لا تهتمين إن كان يحصل الناس على منتجك |
Merdivenden inme oyununu sergilediğiniz zaman kadın olmuşsunuz demektir. | Open Subtitles | عندما يكون مجرد نزولك من الدرج يعني أنكِ إمرأه |
Yönetici kadrosunda olmak, eyaletin herhangi bir yerinde çalışmaya uygun olduğun anlamına gelir. | Open Subtitles | منصب الاداري يعني أنكِ يجب أن تكوني متاحة في أيّ موقع بالولاية |
Bu da demek oluyor ki, insanlarin istedigi bir seyi satiyorsun... | Open Subtitles | هذا يعني أنكِ تبيعين شيءٌ يريدونه الناس |