...Pakistan ve Hindistan kuvvetleri Kaşmir'den ayrılıyor. | Open Subtitles | . . بأن كلتا الهند و باكستان يغادران كشمير. |
Hardison! Moscone ve Sergei kuzeybatı çıkışına Gidiyorlar. | Open Subtitles | موسكون وسيرجي يغادران إلى الشمــال الغربي |
Oh, Tanrım. Bak, Satanistler ayrılıyorlar. | Open Subtitles | رباه، الشيطانيان يغادران |
100 mil uzaktaki bir restorandan çıkarken görülmüşler. | Open Subtitles | لقد شوهدا وهما يغادران مطعم على بعد 100 ميل جنوب شرق هذا المكان |
Anlaşılan bardan birlikte çıkıyorlar. Benim gördüğüm bu. | Open Subtitles | يبدو انهما يغادران الحانه معا، ذلك ما أراه |
Bir süre sonra, evlerine dönmelerine izin veririz. | Open Subtitles | دعهما اذن يغادران خلال برهة |
Birlikte bardan çıkarlarken fotoğrafları var, yani bu gerçek. | Open Subtitles | لدي صور لهما يغادران الحانة معاً، لذا فهذه قصة حقيقية. |
Kafeden çıktıklarını görünce ben de çıktım, istemsiz olarak takip edip aynı otobüse bindim. | Open Subtitles | فعندما رأيتهما يغادران المقهى غادرتُ أنا ايضا وتبعتهما تلقائيا وركبتُ في نفس الحافلة |
Hayır ama saat sekizde evden ayrılırlarken gördüm. | Open Subtitles | كلا، لكنني رأيتهما يغادران المنزل الساعة 8 |
Demek istediğim, onu gazetede gördüm, ama birlikte ayrıldıklarını görmedim. | Open Subtitles | رأيته في الصحيفة لكن لم أرهما يغادران معاًَ |
İki kişi, bir botla buradan ayrılıyor. | Open Subtitles | هناك رجلان يغادران المرسى في قارب |
Mekik dört ve beş ayrılıyor. | Open Subtitles | " المكوكين رقم 4 و 6 يغادران " |
İki herif evden ayrılıyor. | Open Subtitles | رجلان يغادران المنزل |
Burada kalırlarken, her zaman bir davete ya da tatile Gidiyorlar. | Open Subtitles | عندما يخرجان من هُنا دائماً ما يغادران من أجل نوع من الحدث أو الإجازة |
Gidiyorlar. Bu bir yarışmaysa ben kazandım. | Open Subtitles | أنهما يغادران ـ إن كان هذا تنافسًا، فأنا فزت |
ARSHAM ve PAYAM Kanada'ya sığınmak için ayrılıyorlar. | Open Subtitles | أرشام) و (بيام) يغادران) من أجل اللجوء فى كندا |
ayrılıyorlar. | Open Subtitles | إنهما... إنهما يغادران. |
Çünkü bir gazete muhabiri onları klinikten çıkarken fark etmiş. | Open Subtitles | مُصوّر تابلويد تعرّف عليهما وهما يغادران العيادة. |
Ama hep birbirlerinden birkaç dakika önce çıkıyorlar ve dönüyorlar, hem de yürüyerek. | Open Subtitles | ..نعم، لكنهما يغادران ويرجعان خلال نفس وقتيهما مشياً |
Bir süre sonra, evlerine dönmelerine izin veririz. | Open Subtitles | دعهما اذن يغادران خلال برهة |
14:37'de Dreiberg ve Jupiter'i yemekten çıkarlarken gördüm. | Open Subtitles | ،عند تقاطع شارعي 43 و37 رأيت (درايبيرج) و(جوبيتر) يغادران المطعم |
Birlikte çıktıklarını görmek çok hoş. | Open Subtitles | - عمل طيب لقد كان شيئاً مشوقاً أن تراهم يغادران معاً |
Geçen gece onları otelden ayrılırlarken gördüm. | Open Subtitles | رأيتهما الليلة الماضية وهُما يغادران غرفة الفندق. |
Tanıklar, tarifleri Weston ve Frost'a uyan iki kişinin bölgeden birlikte ayrıldıklarını söylüyor. | Open Subtitles | شهود العيان أدلوا بأوصاف رجلين تطابق و(يستون) و(فروست)... وهما يغادران هذا الموقع سويًّا. |