"يغتصبها" - Traduction Arabe en Turc

    • ona tecavüz
        
    • tecavüz ediyordu
        
    • tecavüz edip
        
    • kıza tecavüz
        
    • bir devoşka gel-gitlere
        
    • devoşka gel-gitlere uğruyordu
        
    Bu ona tecavüz etmediği anlamına gelmiyor. Hatta ona fazladan gerekçe vermiş olur. Open Subtitles لكن هذا لا يعني أنه لم يغتصبها ويمكن القول أنه أعطاه دافعًا أكبر
    Bunları, babasının ona tecavüz ettiğini mesaj atan kıza yardım etmek için kullanmak istiyorum. TED أريد استعمال ذلك لمساعدة تلك الفتاة التي راسلتنا وأخبرتنا بأن والدها يغتصبها.
    Ama maalesef yanlış suçtan. ona tecavüz etmemiş. Open Subtitles لقد فعلنا , المؤسف أنها كانت الجريمة الخاطئة فهو لم يغتصبها
    Bir gece eve geldiğimde adamın biri kardeşime tecavüz ediyordu. Open Subtitles رجعت للبيت مرة ووجدت رجل كان يغتصبها
    ona tecavüz ediyordu, değil mi? Open Subtitles كان يغتصبها أليس كذلك؟
    ona tecavüz edip öldürürken kaydetti. Open Subtitles إنه يسجل نفسه وهو يغتصبها ويقتلها
    Ama eğer kıza tecavüz etmedim derse, onun sözüne karşılık seninki olacak. Open Subtitles ،لكن لو قال بأنه لم يغتصبها .حينها ستكون كلمته ضد كلمتكِ
    Onu unutmaya çalışıp, yeni filme konsantre oldum başlangıçta genç bir devoşka gel-gitlere uğruyordu önce bir malşik tarafından sonra bir başkası tarafından. Open Subtitles حاولت النسيان والتركيز في الفيلم التالي الذي بدأ بمشهد فتاة تغتصب في البداية يغتصبها شخص
    Eğer evde olmasaydım, ona tecavüz edecekti ya da daha kötüsünü yapacaktı. Open Subtitles لو لم أكن في المنزل لكان يمكن أن يغتصبها أو أسوأ
    Kızı buraya getirip gözlerinizin önünde ona tecavüz edeceğim sadece ben değil, bütün adamlarım ona tecavüz edecek. Open Subtitles سوف آتِ بتلك الفتاة إلى هنا ، وسأغتصبها . و أنتم تشاهدون ذلك . لست أنا فقط ، بل سأدع جميع أفراد عصابتي يغتصبها
    Brian, Valerie'nin iç çamaşırını o gün daha erken bir saatte çaldığını ama ona tecavüz etmediğini iddia etmiş. Open Subtitles ثياب " فالري " الداخلية إذاً " براين " يزعم بأنه سرق ثياب " فالري " الداخلية مبكراً نفس اليوم لكنه لم يغتصبها
    İyi, tecavüz edip öldürmeye kalkıştığı Dr. Benedict de öyle. Open Subtitles " انه بخير و كذلك د." بيندكت التى انتوى ان يغتصبها و يقتلها
    Yani kıza tecavüz etmedi. Open Subtitles انه لا يغتصبها
    Onu unutmaya çalışıp, yeni filme konsantre oldum başlangıçta genç bir devoşka gel-gitlere uğruyordu önce bir malşik tarafından sonra bir başkası tarafından. Open Subtitles حاولت النسيان والتركيز فى الفيلم التالي الذى بدأ بمشهد فتاة تغتصب فى البداية يغتصبها شخص

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus