"يفترض أن تكون" - Traduction Arabe en Turc

    • olması gerekiyordu
        
    • olman gerekmiyor
        
    • olman gerekiyordu
        
    • olması gerekiyor
        
    • olması gerekmiyor
        
    • olması gereken
        
    • olmalıydı
        
    • olmalıydın
        
    • olması gerek
        
    • olacaktı
        
    • olması gerektiğini
        
    • gerekirdi
        
    • olması gerektiği
        
    • olmaması gerekiyordu
        
    Bu evin 24 saat gözetim altında olması gerekiyordu. Open Subtitles هذا البيت كان يفترض أن تكون تحت ساعة 24 ساعات.
    Yolculuğun yeni aile birliğiyle alakalı olması gerekiyordu. Bağ kurma denen şeyin ne olduğunu bilirsin. Open Subtitles هذه الرحلة كان يفترض أن تكون عن لم شمل العائلة من جديد، أتعرف؟
    Kreşte olman gerekmiyor mu senin? Open Subtitles كنت لا يفترض أن تكون في مراكز الرعاية النهارية؟
    Odanda porno izliyor olman gerekiyordu. Open Subtitles يفترض أن تكون في غرفتك تشاهد الأفلام الجنسية
    Şehir, HEB'in, adalet için savaştığını bilmeli kör olması gerekiyor renk kötü değil. Open Subtitles على المدينة أن تعلم بأن الوحدة تكافح في سبيل العدالة العدالة يفترض أن تكون عمياء لا مصابة بعمى الألوان
    Sıcak havlular falan dağıtan güzel hostesler olması gerekmiyor mu? Open Subtitles ‏‏ألا يفترض أن تكون هناك،‏‏ ‏‏‏مضيفات جميلات‏ ‏‏توزعن المناشف اليدوية الساخنة؟ ‏‏
    Bir olması gereken vardır, bir de gerçekte olan. Open Subtitles هذه الطريقه التى تسير بها الأمور و هكذا يفترض أن تكون
    Hayır. Bombanın burada olması gerekiyordu. Hiç mantıklı değil. Open Subtitles كلا، يفترض أن تكون القنبلة هنا هذا ليس منطقيّاً
    Senin için geldiğim zaman, annenin de orada olması gerekiyordu. Open Subtitles "كان يفترض أن تكون أمّك هناك عندما أتيت من أجلك."
    Çünkü son kontrol ettiğimde, bunun benim gecem olması gerekiyordu. Open Subtitles لأنه يفترض أن تكون هذه ليلتي بحسب معلوماتي
    Senin derste olman gerekmiyor muydu? Open Subtitles ألا يفترض أن تكون في غرفة الصف
    Senin Able Grubu'yla beraber olman gerekmiyor mu? Open Subtitles ألا يفترض أن تكون مع جنود سريّة آيبل ؟
    Bizim liderimiz olman gerekiyordu. Ama şu anda burnun boktan çıkmıyor. Open Subtitles يفترض أن تكون قائدنا، أما الآن، فبئس القائد أنت.
    İşte olman gerekiyordu. Hani, insanları öldürüyorsun ya. Open Subtitles يفترض أن تكون في عملك، تعرف، تقتل الناس
    Bunun bir sürpriz olması gerekiyor, Bu yüzden kış kış! Open Subtitles يفترض أن تكون هذه مفاجأه، إذهب
    - Bunların metal olması gerekmiyor mu? Open Subtitles -ألا يفترض أن تكون هذه معدنية؟ -أجل ، هذه حلقة المهربين
    Kadının orada olması gereken zamanda parkın o bölgesinde değillerdi. Open Subtitles لم يكونوا في ذلك الجزء من المنتزه في الوقت الذي يفترض أن تكون فيه
    Dün gece özel olmalıydı ama mahvoldu. Open Subtitles كان يفترض أن تكون ليلة أمس مميزة وقد اختربت
    İnsanları telaşlandıracağına yatağında olmalıydın. Open Subtitles انت يفترض أن تكون نائم بالسرير بدلاً من أن تقوم بأقلاق الناس
    12 tanelerdi. Yani 12 kurban olması gerek. Open Subtitles كانت 12، أي يفترض أن تكون هنالك 12 ضحيّة
    Hayatımın en iyi gecesi olacaktı ve bana güldüler. Open Subtitles كان يفترض أن تكون هذه أجمل ليلة في حياتي ولكنهم سخروا مني
    Sen bir arkadaşını uğruyorsun ve dairenin boş olması gerektiğini biliyorsun ve bu pisliklerin buraya geldiğini anlıyorsun. Open Subtitles أعني، تأتي لمكان صديقك وتعرف أن الشقة يفترض أن تكون فارغة وتجد هذا السخيف ساكن هنا
    Benim avukatım olman gerekirdi. Buna engel olman gerekirdi! Open Subtitles يفترض أن تكوني محاميي يفترض أن تكون في القمة
    Mallarımız olması gerektiği yerde değil! Open Subtitles بضاعتنا ليست في المكان الذي يفترض أن تكون فيه
    Bekle doktor. Kapının açık olmaması gerekiyordu. Open Subtitles تمهلي يا طبيبة، لا يفترض أن تكون هذه البوابة مفتوحة.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus