Hiçbir şey için asla Çok geç değildir ya da benim durumumda, istediğin kişi olmak için çok erken değil. | Open Subtitles | وإذا كان ذلك مهمّا لم يفت الأوان بعد أو في حالتي, ليس مبكّر جداً لكي تكون من تريد أن تكون |
Yani diyorum ki, sanırım henüz Çok geç değil. Sen... | Open Subtitles | حسنا ,ما أود ان اقوله انه لم يفت الأوان بعد |
Yani diyorum ki, sanırım henüz Çok geç değil. Sen... | Open Subtitles | حسنا ,ما أود ان اقوله انه لم يفت الأوان بعد |
Hala Çok geç değil biliyorsun değil mi? Sıradaki seyahatimize çıkabiliriz. | Open Subtitles | لم يفت الأوان بعد يمكننا أن نستأنف جولتنا التالية |
Ülkemizi enerji darboğazından çıkarıp, muhafazakar sağcıların çalıp götürdüğü o eski günlere dönmek için Hala geç değil. | Open Subtitles | إنه لم يفت الأوان بعد لتتراجع هذه البلاد عـن التعطش للسلطـه و تصحيح تسديد الضربات للمحافظون الذين سرقوا منه |
Bana nerede olduğunu söyle. Hâlâ Çok geç değil. | Open Subtitles | أخبرني أين هو لم يفت الأوان بعد |
Bak, operasyonu bize devretmek için Çok geç değil. | Open Subtitles | إسمع، تعلم أنه لم يفت الأوان بعد لتسليم العملية إلينا، كما تعلم |
Çok geç değil. Hâlâ 16 saati daha var. | Open Subtitles | لم يفت الأوان بعد ما زال أمامنا ستة عشر ساعة أخرى |
Nüfuzumu kullanıp o teklifi tekrar gündeme getirebilirim. Çok geç olmuş değil. | Open Subtitles | يمكننى أن أستخدم بعض نفوذى لأستعيد العرض من جديد على الطاولة ، فلم يفت الأوان بعد |
Hatalarımız oldu ama onları düzeltmek için Çok geç değil. | Open Subtitles | نحن نرتكب أخطاء، لكن لم يفت الأوان بعد لإصلاحهم |
Hanna, bir şey yapmak istiyorsan hala polise gitmek için Çok geç değil. | Open Subtitles | هانا،اذا أردتِ لم يفت الأوان بعد على الذهاب إلى الشرطة. |
- İlk öpücüğümü bile vermedim. - Çok geç değil, Meg. | Open Subtitles | حتى أنني لم أحصل على قبلتي الأولى - لم يفت الأوان بعد يا ميج - |
Şimdi Çok geç değil. | Open Subtitles | حتى الآن لم يفت الأوان بعد, كفّر عن جرائمك .... |
Hala Çok geç değil. | Open Subtitles | لم يفت الأوان بعد |
Hala Çok geç degil. | Open Subtitles | لم يفت الأوان بعد. |
Hala geç değil, Vex. İçindeki iyiliği görebiliyorum. | Open Subtitles | لم يفت الأوان بعد فيكس أرى جانبك الطيب |
Katie, piyasaya bakmak için hâlâ Çok geç sayılmaz. | Open Subtitles | تعلمين كاتي لم يفت الأوان بعد للتبضعي |
Hayır ama bunun için geç değil. | Open Subtitles | كلا، لا يفعلون، لكن لم يفت الأوان بعد |
"Hiçbir şey için geç değildir, baba." | Open Subtitles | " لم يفت الأوان بعد يا أبى ؟ " |
Ben de ona, başladığım işi bitirecek bir yol bulmak için hiçbir zaman geç olmayacağını söyledim | Open Subtitles | وأقول أنّه لم يفت الأوان بعد لأجد طريقة أنهي فيها العمل الذي بدأته |