"يقود سيارة" - Traduction Arabe en Turc

• araba kullanıyor
• araba süren
• arabası kullanıyor
• arabasını kullanıyordu
• arabasıyla
• bir arabası
• araba kullanan
• araba kullanmaz
• araba kullanamaz
• araç kullandığını
• araba kullanıyorum
• araba kullanıyormuş
• arabasını kullanıyor
• aracı kullanıyor
• güzel bir araba

...içinden ateş açabilecek kadar büyük ama fark edilmeyecek kadar küçük bir araba kullanıyor.
يقود سيارة كبيرة بما فيه الكفاية ليطلق النار منها ولكن ليست كبيرة جدا و إلا لوحظت

Neyse, zaten hatırlamayacaksınız. Ayrıca, iyi bir araba süren zenci birini görürseniz, bu illa o arabayı çaldı demek değildir.
فقط لرؤيتك رجل اسود يقود سيارة ليس معناه أننى سرقتها

- Eski bir Amerikan arabası kullanıyor. Yanında birileri var.
فهو يقود سيارة أمريكية قديمة ويسافر مع شخص ما

Efendim, bu genç kızınızın arabasını kullanıyordu.
مساء الخير , سيدى مساء الخير لقد أوقفنا هذا الشاب و هو يقود سيارة أبنتك

Evimizden kaçarak çıktı, sonra arabasıyla uzaklaştı.
كان يفر خارج المنزل و كان يقود سيارة بعيداً

Çok fiyakalı bir arabası olduğunu işittim.
سمعت أنه يقود سيارة كبيرة مبهرجة

Kiralık araba kullanan bir adam, anahtarları uçakta yanına alıyor hava alanında teslim etmiyor...
رجل يقود سيارة مستأجرة يأخذ مفاتيحه معه للمطار لم يعيدهم في المطار

Bu kötü havada kimse araba kullanmaz.
لا أحد يقود سيارة في هذه الليلة سيئة الجو

- Sam, Haddonfield buradan 1500 mil uzakta. - Tanrı aşkına, araba kullanamaz!
ـ الآن، الآن إنه يسطتيع أن يقود سيارة ـ لقد كان أدائه جيداً ليلة البارحة

4 çeker bir araç kullandığını sanıyoruz.
و كذلك نظن انه قد يكون يقود سيارة دفع رباعي

Kasabada sadece ben araba kullanıyorum.
أنا الفتى الوحيد الذي يقود سيارة في القرية

Hala garajın önünde oturup, araba kullanıyormuş gibi yapıyor.
ومازال يجلس على رصيف المنزل ويتظاهر بأنه يقود سيارة

Şimdi, Merritt Keaton'ın büyük annesinin arabasını kullanıyor olabilir muhtemelen Duncan taraflarında.
و هو الآن ربما يقود سيارة جدة (كيتن) بالقرب من (دنكن), على الأرجح

Şüphelimiz siyah bir araba kullanıyor olabilir.
المشتبه به قد يكون يقود سيارة سوداء طراز لينكولن ربما؟

Beyaz erkek, 20'sinde, mavi bir araba kullanıyor.
رجل أبيض ، في العشرينات، يقود سيارة زرقاء.

Sokaklarda kimsenin görmediği eski bir spor araba süren adam.
يقود سيارة رياضية في الضواحي و لم يره أحد

Bu arada, ağabeyin de bir ekip arabası kullanıyor.
بالوقت نفسه اخيك الأكبر يقود سيارة العمل

Belki onun Vargas olduğunu düşünüyordun. Vargas'ın arabasını kullanıyordu.
لأنك اعتقدت أنه " فارجاس" لقد كان يقود سيارة " فارجاس"

Bir kaç yıl önce kızın annesi öldüğü sıralarda Logan geldi ve arabasıyla gezmek ister mi diye sordu arabası spor bir arabaydı.
منذ سنتين عندما كانت أمي تحتضر جا و سألني إن كنتُ أرغب بالذهاب بنزهةفيسيارته. لقد كان يقود سيارة رياضية وقتها

26 yaşında bir uyuşturucu satıcısı ve "Küçük penisime bakın." diye bağıran bir arabası var.
يقود سيارة توحي بـ"اسألوني عن عضوي الصغير".

Elektrikli araba kullanan hoş bir bey uğrayıp bunu size bıraktı.
شاب لطيف يقود سيارة كهربائيه تسكع وترك لك هذا

Kim akıllı araba kullanmaz biliyor musunuz?
هل تعلمون من لا يقود سيارة إلكترونية؟

Babam üstü açılan araba kullanamaz.
-لا يمكن لأبي ان يقود سيارة مكشوفة

Cehennem gibi sıcak bir günde otoyolda araba kullanıyorum.
أنا يقود سيارة على الطريق السريع في ضوء النهار الساطع.

- Siyah bir araba kullanıyormuş. Bir Dodge.
يقولون بأنه يقود سيارة سوداء، أيضا.

Harper limuzini burada bırakmış, bu da demek oluyor ki Akuna'nın arabasını kullanıyor olmalı.
حسناً، (هاربر) ترك الـ"ليموزين" هنا مما يعني لا بد من أنه يقود سيارة (أكونا)، صحيح؟

Yeşil bir arazi aracı kullanıyor.
والذي يقود سيارة رياضية خضراء ذات طراز قديم

Benim yok. Ama tuvalet tamirine ihtiyacınız varsa ya da bilirsiniz bazı raf işleri, benden daha güzel bir araba kullanan birisiyle bir görüşme ayarlayabilmek için 6 ay beklemem gerekiyor.
لا أملكها. لكن إن احتجت إلى تصليح حمام أو كما تعلمون، ترفيف، يجب أن أنتظر ستة أشهر لأخذ موعد مع شخص يقود سيارة أفضل بكثير مني.