"يكتبون" - Traduction Arabe en Turc

• yazar
• yazıyor
• yazarlar
• yazacaklar
• yazdıkları
• yazdıklarını
• yazıp
• yazarken
• yazan
• yazmışlar
• yazmaya
• yazanlar
• yazdığını
• yazsınlar
• yazarlarken

Onlarla birlikte olan erkekler siteye kızlar hakkında yorum yazar.
الرجال عندما يرون الفتيات يكتبون لهم مشاركات ويضعونها على الموقع

Bir öğretmen ya da bir çocuk size teşekkür notu yazıyor. Bazen mikroskop kullanırkenki fotoğraflarını gönderiyorlar.
الأطفال يكتبون لكم كلمة شكر في بعض الأحيان يرسلون لكم صورا و هم يستعملون المجهر إنه شيء رائع

30 ya da 40 dakikadan sonra ne yazdıklarını bilmeden yazarlar.
بعد 30 أو 40 دقيقة، يكتبون بدون أن يعرفوا ماذا يكتبون.

İrlandalıların ne kadar harika ve zorlukların üstesinden gelemediklerine dair karışık bir tiyatro oyunu mu yazacaklar?
يكتبون مسرحية ملتوية عن كم أن الأيرانديون رائعون في عدم تخطي المحنة؟

Bizim için de Roma için yazdıkları gibi bir çöl yaratıp adına barış dediler diye bir Birleşik Devletler'in ya da Amerikan halkının bir parçası olmak istemiyorum.
لا اريد ان اكون جزاء من الولايات المتحدة لا اريد ان اكون جزاء من الشعب الامريكي وهم يكتبون عنا

Dinle, çok merak ediyorum, acaba neden filmlerde profesörler sürekli camlara bir şeyler yazıp camların üzerinde işlem yapıyorlar?
ما أريد أن أعرفه هو لماذا نرى الأساتذه في الأفلام دائماً يكتبون أشياء معادلات و أشياء كهذه على النوافذ

Bazı insanlar bir kere yazarken, bazıları tekrar tekrar yazarlar.
بعض الناس يكتبون مرة واحدة فقط و آخرون عدة مرات.

Onlar sadece şarkı sözü yazar.
الأشخاص الذين يكتبون في حضرة الموسيقى ليسوا بكتّاب حقيقيّين هؤلاء يقومون بكتابة كلمات اغاني فقط

Torbacılar şifreli yazar. Güvenli evler, sokaklar.
تجار المخدرات يكتبون بالشفرات منازل آمنة, شوارع

İnsanlar mektuplar yazar, çocuklar tankların önünde dururlar, üniversiteliler oy verir.
الناس يكتبون رسائل أطفال يقفون أمام دبابات طلاب الكليات يصوتون

Kanıt yok çünkü tarihi katiller yazıyor!
لايوجد دليل لأن القتلة هم من يكتبون التاريخ

Herkes harıl harıl mektup yazıyor.
كُلّ الناس ساهرون يكتبون رسائلِ لتأخذها.

Her neyse insanlar benim için rapor yazıyor teslim zamanlarını benim programıma uydurmak için geriye alıyorlar.
على اي حال الناس يكتبون التقارير عني يؤجلون المواعيد لتلائم جدولي

Araştırmalarını finanse etmek için özel burs ve devlet burslarına başvururlar ve araştırma bitince bulgularını içeren bir makale yazarlar.
ولتمويل هذه البحوث، يقدّم الباحث طلبًا على المِنح الحكومية والخاصة وبعد إنهاء البحث، يكتبون مقالةً عن نتائج بحوثهم.

Bu yer hakkında esprili şiirler yazacaklar.
إنهم سوف يكتبون القصائد . الفكاهية حول هذا المكان

Saltanatımın hikâyesini yazdıkları zaman, sevgili kardeşim bugün başladığını söyleyecekler.
عندما يكتبون تاريخ ولايتي يا اختي العزيزه سيقولون إنه بدأ اليوم

Bizi izleyip hayatımızla ilgili şarkılar yazdıklarını söylerdi.
كانت مقتنعة انهم كانوا يراقبوننا و يكتبون اغان عن حياتنا

Post-it'lerden bir tane alıp üzerine bir şeyler yazıp tahtaya yapıştırıyorlardı.
و كانوا يأخذون قصاصة صفراء و كانوا يكتبون شيئاً عليها و يضعونها على لوح.

Halkım Felsefe yazarken, Senin halkın hala ağaçlardan sallanıyordu.
عندما كان اسلافى يكتبون الفلسفة كان اسلافك يتأرجحون من الاشجار

Artık dergilere yazı yazan pek çok kibar adam var.
لا، جميع أنواع الطبقة الرفيعة يكتبون للمجلات في الوقت الحاضر

Neden dergilerden kestikleri harflerle yazmışlar?
لمَ يكتبون هذا في رسائل مقطوعة من الجرائد؟

Kurt, eğer senin gibi bir sanatçı için yazılmış filmler ve piyesler yoksa kendin yazmaya başlamalısın.
كورت ، أنا أقول اذا كانوا لا يكتبون أفلاما ومسرحيات لمؤدين مثلك فانه يجب أن تبدأ في الكتابة لنفسك

Bloglarında senin hakkında yazı yazanlar bile mi?
حتى من يكتبون عنك في مدونتهم ؟

14. yüzyılda, şövalyelerin, evli bile olsa, sevdikleri kadına şarkılar ve şiirler yazdığını biliyor muydun?
هل تعلم أنه في القرن 14 الفرسان يكتبون أغاني الحب والقصائد للمرأة التي يحبونها

Bırak ne isterlerse yazsınlar. Ben kadınların ne istediğini biliyorum.
دعهم يكتبون ما يختارون أنا أعلم ما تريده النساء

Saltanatımın tarihini yazarlarken, tatlı kardeşim bugün başladığını söyleyecekler.
عندما يكتبون تاريخ إستعادتي للعرش يا أختي العزيزة سيقولون أن كل شيء بدأ اليوم