"يكذب عليك" - Traduction Arabe en Turc

• Sana yalan
• size yalan
• yalan söylüyor
• yalan söyleyen
• yalan söylediği

Ya Sana yalan söylüyor, ya da bana.
إما أنه يكذب عليك أو يكذب عليّ بكلا الحالتين..

Ve seni incitmekten o kadar korktum ki, diğerlerinin de Sana yalan söylemesini sağladım.
و كنت خائفة أن أؤذي مشاعرك فجعلت الجميع يكذب عليك أيضاً.

Sana yalan söylemediğini nasıl biliyorsun , onları emin bir yerde tutuyor olamaz mı ?
كيف تعرفين أنه لم يكذب عليك وأنه يحتجزهم في مكان آمن؟

O size yalan söylüyordu, Bay Mitchell. O FBI'dan değildi.
لقد كان يكذب عليك إنه ليس عميلاً فيدرالياً

Ve sonra da Margaret'in seni suçlayacağını söyledi sana-- senden nefret edeceğini, ama bu adam yalan söylüyor Sean.
و ثم أخبرك بأن مارغريت ستلومك أنت... . و بأنها ستكرهك, و لكن هذا الرجل يكذب عليك يا شون

Belki birileri sana hayatın boyunca senin haberin bile yokken başından geçen bir olay hakkında Sana yalan söylüyordur.
ربما كلنا لانعلم ماهيتنا ربما أحدهم يكذب عليك بشأن حدث مهم حصل بحياتك ولالك وعي بذلك

Babamın Sana yalan söylemesinin tek sebebi de...
..و السبب الوحيد الذي جعل أبي يكذب عليك هو

Ayrıca dostun olan çalışanın görünüşe göre Sana yalan söylüyor.
موظفك، والذي هو أيضـًا صديقك يبدو أنه يكذب عليك

Bu şekilde Sana yalan söylemeye çalışan birine çelme takabilirsin.
هذه هي الطريقة التي تضبط بها شخص يحاول أنْ يكذب عليك.

Benim gibi zavallı bir yaratık neden Sana yalan söylesin?
لماذا يكذب عليك إله قطعان مسكين مثلى ؟

Sana yalan söyleyen aklın, dünya değil.
إنه عقلك الذي يكذب عليك وليس العالم

Ne yaptığını bilmiyorum ama Sana yalan söylüyor.
لاأعلمما الذييفعله, لكنّه يكذب عليك

Sana yalan söylüyor. Kimseye zarar vermek istemiyorsun.
إنه يكذب عليك أنت لا تريد إيذاء أحد

- Carly! Bunu kim söylüyorsa, Sana yalan söylüyor.
أيا كان يخبرك بهذا , فهو يكذب عليك

Kalbi atmaya başladığından beri Sana yalan söylüyor.
كان يكذب عليك مُذ بدأ قلبه بالخفقان

Sana yalan söyleyip ertesi sabah gider.
يكذب عليك ويتركك في اليوم التالي

Sana yalan söylüyordu biliyor musun?
لقد كان يكذب عليك هل تعلمي بذلك؟

Eger sizi akşam yemegine götürmeme izin verirseniz gece boyunca size yalan söylerim. sahiden.
نجاح باهر، إذا كنت اسمحوا لي أن يأخذك إلى العشاء، وأنا سوف يكذب عليك كل ليلة. أنا صادقة.

size yalan söylüyordu. Söylediği kişi değil.
لقد كان يكذب عليك إنه ليس كما يدّعي

Her şeyin üzerine, bahsi geçen arkadaşıyla striptiz kulubüne gitme konusunda yalan söyleyen bir erkek!
والذي علاوة علي كل ذلك يكذب عليك عندما يقول صديقه انه اصطحبه لنادي للمتعريات

Sana kimsenin yalan söylediği yok, Derek.
لا أحد يكذب عليك ديريك