Artık benimle olmak isteyen bir erkekle olmak istediğimi biliyorum | Open Subtitles | الآن وأنا أعلم أنني أريد أن تكون مع رجل الذي يريد أن يكون معي. |
Gerçekten benimle olmak isteyen birini buldum, bana güvenen. | Open Subtitles | لقد وجدت شخص من يريد حقاً أن يكون معي و يثق بي |
Dumbledore buraya geliyor, biliyor musunuz? benimle olmak istediğni söyledi... | Open Subtitles | إنه قادم كما تعلم ،دمبليدور يقول أنه يريد أن يكون معي متى سوف |
O, benimleyken en mutlu... kişi olduğunu söyledi. | Open Subtitles | لقد قال أنه الشخص الأكثر سعادة لكي يكون معي |
Zorunluluktan benimle olmasını istemiyorum. Seçilen kişi olmak istiyorum. | Open Subtitles | لا أريده أنْ يكون معي بدافع الإلتزام وإنّما أنْ يتمّ اختياري |
Onunla olmasa bile, Benimle olması için onu zorlayamam. | Open Subtitles | حسنا حتى لو لم يكن معها . انا لااستطيع ان اجبره ان يكون معي |
- Spor arkadaşı olmayı ne kadar sevdiğimi biliyorsun. | Open Subtitles | تعرف كيف أحب أن يكون معي وزن-زميل |
İşim evime yaklaşık bir saatlik mesafede ve Micah 12 saatlik mesainin ardından bile o da benimle birlikte kalkardı. | Open Subtitles | عملي على بُعد مسافة ساعة من البيت ويستيقظ (مايكا) لأجل أن يكون معي فقط... حتّى بعد مناوبة عملٍ لـ12 ساعة |
Beni anlayan biriyle birlikteyim, onca şeye rağmen hâlâ benimle olmak isteyen biriyle ve ben de onunla olmak istiyorum ama her şeyi mahvettim. | Open Subtitles | وبشكل من الاشكال يريد ان يكون معي , واريده |
Çünkü baloya, benimle olmak istemeyen biriyle birlikte gitmeyi istemem. | Open Subtitles | 'لأني لا أريد أن أرافق شخصا لا يريد أن يكون معي |
Ama artık onun benimle olmak istediğinden emin değilim. | Open Subtitles | لكنّني لستُ واثقةً أنّه يريدُ أن يكون معي. |
Ben sadece onunla olmak istiyorum. Sonunda benimle yattı ve sonra benimle olmak istemedi. | Open Subtitles | إنّهُ بالنهاية نام معي ، وبعدها لم يريد أن يكون معي مجدداً |
Bütün bunları benimle olmak istemeyen birine yapmamalıydım. | Open Subtitles | أنا لا سأفعل كل هذه الأشياء لشخص الذي لا أريد أن يكون معي. |
Oğlun senin yerine benimle olmak istediği için mi? | Open Subtitles | لأن ابنك يريد أن يكون معي بدلاً منك؟ |
O sadece benimleyken her şey güzel, mutluyuz falan ama arkadaşlarıyken her neyse falan. | Open Subtitles | إنه جبان أتعرف, عندما يكون معي الأمر برمته نعم, تعلم |
Sadece benimleyken neden bu kadar donuk olduğunu anlamıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أفهم لما يبدو صلبا عندما يكون معي |
Ona hiç söylemedim ama benimle olmasını istiyorum. | Open Subtitles | أتعلم، لم أخبره قط، لكن أريده أن يكون معي. |
benimle olmasını istiyorum. | Open Subtitles | أريده أن يكون معي |
Benimle olması gerek. | Open Subtitles | يجب أن يكون معي |
- Spor arkadaşı olmayı ne kadar sevdiğimi biliyorsun. | Open Subtitles | تعرف كيف أحب أن يكون معي وزن-زميل |