Şey, halkla ilişkiler yaptığı söylenebilir. | Open Subtitles | حسناً , فى الغالب يمكنك القول بأنها علاقات عامة هذا عمل صعب |
Hafızamdaki örümcek ağlarını temizlemeye çalıştığım söylenebilir. | Open Subtitles | وهكذا ,فربما يمكنك القول أنني أحاول أن أزيل بعض خيوط العنكبوت من علي ذاكرتي |
Bir daha oynayacak çocuğun olmadığını hiç söyleyemezsin. | Open Subtitles | لن يمكنك القول بعد هذا انه ليس لديك اطفال لتداعبيهم |
Emekli edildim denebilir. | Open Subtitles | يمكنك القول إنني أجبرتُ على التقاعد |
Ya da balyozun sivri uçlu çekiçten daha iyi olduğunu nasıl söyleyebiliriz? | TED | كيف يمكنك القول أن المطرقة الكبيرة أفضل من المطرقة ذات الكرة ؟ |
Sen de hiç zafer kazanmadım, diyemezsin. | Open Subtitles | و لا يمكنك القول أنك بلا إنتصاراتك الخاصة أيضاً |
Savaş alanında nasıl karar vereceğin ile ilgili bir test diyebilirsin. | Open Subtitles | .لنرىكيفستتصرف. فيالمعارك, كما يمكنك القول |
- Katolik değilsiniz, değil mi? - diyebilirsiniz ki mezhepsizim. | Open Subtitles | انت لست كاثوليكيا,اليس كذلك يمكنك القول انني كذلك |
Bize öğrettiğin onca şeyden sonra şimdi boyun eğmemiz gerektiğini nasıl söyleyebilirsin? | Open Subtitles | بعد كل شيء علمتنا، كيف يمكنك القول ينبغي لنا أن نختبئ الآن؟ |
Sanırım benim de hava gücünde büyüdüğüm söylenebilir. | Open Subtitles | أظن بأنّه يمكنك القول أنني كنت طفل قوة جوية |
Sanırım bir bağımlı gibi olduğum söylenebilir. | Open Subtitles | أعتقد أنه يمكنك القول أننى مدمن نوعاً ما |
Bir tür ithalatçı-ihracatçı olduğu söylenebilir. | Open Subtitles | يمكنك القول بأنة نوعاُ ما مورد ومصدر |
En azından yemeğin iyi olmadığını söyleyemezsin. | Open Subtitles | على الأقل لا يمكنك القول بأن العشاء ليس مناسب |
En azından yemeğin iyi olmadığını söyleyemezsin. | Open Subtitles | على الأقل لا يمكنك القول بأن العشاء ليس مناسب |
Şey, en azından nazikçe sormadığımı söyleyemezsin. | Open Subtitles | حسناً، على الأقل لا يمكنك القول بأني لم أطلب بلطف |
Bir canavarla dövüşmek zorunda kaldı denebilir. | Open Subtitles | حسناً، يمكنك القول أنني واجهت وحشاً |
Sanırım, yaptığın yanına kâr kaldı denebilir. | Open Subtitles | اعتقد يمكنك القول انك تخطيت هذا. |
Yapabildiklerini gördükten sonra sanırım kızınızın hayranı olduğumu söyleyebiliriz. | Open Subtitles | , حسناً , منذ أن رأيت ما يمكنها فعله . . يمكنك القول أنني معجب |
Bir şeyler aradığımı da söyleyebiliriz. | Open Subtitles | إذا كنت تودّ, لربّما يمكنك القول أنني كنت أبحث عن شيءٍ ما |
Yeşil olup da acı tadı veren şeye turp diyemezsin. | Open Subtitles | مع الجذر الاخضر و يبقى الطعم حار لا يمكنك القول انها الفجل. |
Sürekli emir almaktan yorulduk da diyebilirsin. | Open Subtitles | اظن انه يمكنك القول لقد ملننا من تلقي الأوامر |
Neredeyse doğal renklerden tamamıyla arındırılmış, diyebilirsiniz. | Open Subtitles | يمكنك القول تقريبا أنه يقع في ما وراء اللون الطبيعي |
Veya şöyle söyleyebilirsin, bu "Ben" bu da "seni seviyorum". | Open Subtitles | أو يمكنك القول، أنا، يمكنك القول ، أحبك. |
Aslında, üreme ile ölümün kaçınılmazlığının evrimsel olarak birlikte devreye girdiklerini söyleyebilirsiniz. | TED | في الحقيقة، يمكنك القول بأن حتمية موت أجسادنا تدخل في الزمن التطوري في نفس اللحظة عند دخول التكاثر الجنسي |