Bu sorunu inanilmaz biçimde basit bir yöntemle çözebiliriz. | TED | يمكننا حل هذه المشكلة بطريقة سهلة للغاية. |
Evet, bir sevgili bulabilirim. Evet, oturup çapraz bulmaca çözebiliriz. | Open Subtitles | يمكنني الحصول على صديقة يمكننا حل الكلمات المتقاطعة |
Sayıları kullanarak, bildiğimiz en büyük sırları çözebiliriz... | Open Subtitles | فباستخدام الأرقام يمكننا حل أكبر المعضلات التي تواجهنا |
Sayıları kullanarak, bildiğimiz en büyük sırları çözebiliriz.. | Open Subtitles | باستخدام الأرقام يمكننا حل أكبر الألغاز غموضاً التي نواجها |
Peki. Sakin olalım yeter. Bu işi halledebiliriz. | Open Subtitles | حسناً، لنهداء، يمكننا حل هذا |
Bir yolunu bulabiliriz. | Open Subtitles | يمكننا حل الإشكال |
Çocuklar, çocuklar, bunu anlayışlı ve seksi gençler olarak çözebiliriz. | Open Subtitles | يا أولاد .. يمكننا حل هذا مثل مراهقين عاقلين و مثيرين |
Bu sorunu bir şişe viskiyle çözebiliriz. | Open Subtitles | يمكننا حل هذه المشكلة بأخذ قنينة شراب صغيرة |
Bu meseleyi kendi başımıza çözebiliriz diye dşündüm. | Open Subtitles | .. هذه الحادثة . اعتقدتُ أنه يمكننا حل الأمور بأنفسنا |
Hayır, ne olur arama. Bunu çözebiliriz. Lütfen. | Open Subtitles | لا،لا، لاتفعلي ذلك يمكننا حل هذا، أرجوكِ كيف تجري الأمور معك ومع الجيلي؟ |
Bu işi çözebiliriz, ama Samantha'yı bırakmalısın | Open Subtitles | يمكننا حل الموضوع لكن يجب ان تطلق سراح سامانثا |
Ama istersen bu işi başka şekilde de çözebiliriz. | Open Subtitles | إن شئت، يمكننا حل الموضوع بطريقة أخرى هناك حانة رائعة للشراب |
O sorunu hemen çözebiliriz. | Open Subtitles | تعال لزيارتي، يمكننا حل هذه المشكلة فوراً |
Bu durumu sadece politik bir çözümle çözebiliriz. | TED | يمكننا حل ذلك من خلال حل سياسي |
Sadece beraberken, bu büyük sorunları çözebiliriz. | TED | فقط مع بعض يمكننا حل أعظم المشاكل |
Şimdi kendinize bir sorun, bunu nasıl çözebiliriz ve neden bu iki buçuk milyon için batı tarzı sifonlu tuvaletler yapmıyoruz? | TED | لذلك عليك أن تسأل نفسك، كيف يمكننا حل هذه ولماذا لا نبني النمط الغربي من مراحيض المزود بمياه الصرف لهؤلاء الاثنين ونصف المليار؟ |
Ve su altında şehirlerimizin olduğu günü düşlüyorum ve belki, yalnızca belki, maceranın ve bilginin sınırlarını zorlarsak ve bu bilgiyi diğerleriyle paylaşırsak, her türlü sorunu çözebiliriz. | TED | وأنا أحلم باليوم الذي سيكون لدينا فيه مدنًا تحت الماء، وربما، فقط ربما، لو تخطينا حدود المغامرة والمعرفة، وشاركنا المعلومات مع الآخرين، يمكننا حل جميع المشاكل. |
Bu işi çözebiliriz. | Open Subtitles | افتح الباب يمكننا حل هذا، اتفقنا؟ |
Bu işi halledebiliriz. | Open Subtitles | يمكننا حل الأمر. |
Bu işi halledebiliriz. | Open Subtitles | يمكننا حل هذا) |
Bir yolunu bulabiliriz. | Open Subtitles | يمكننا حل الأمر |