Ve bu yüzük sadece başlangıç, adamım. Bunu görebiliyorum artık. | Open Subtitles | وذاك الخاتم مجرد البداية فقط يمكنني رؤية ذلك الآن |
Onu gerçekten seviyorsun, Bunu görebiliyorum. | Open Subtitles | أنت حقًا تحبها، يمكنني رؤية ذلك في عينيك |
- Sheldon, sanırım bir hata yaptım. - Bunu görebiliyorum. | Open Subtitles | شيلدن , أظن أني ارتكبت خطأ - يمكنني رؤية ذلك - |
Çoktan bana âşık oldu. Gözlerinde Bunu görebiliyorum. | Open Subtitles | بالفعل أغرم بي يمكنني رؤية ذلك بعينه |
Ama hayatınızı bir düzene sokuyorsunuz. Bunu görüyorum. | Open Subtitles | لكن أنتم تستعيدون حياتكم يمكنني رؤية ذلك |
Şuna bakabilir miyim? Bir saniye? | Open Subtitles | مهلاً هل يمكنني رؤية ذلك للحظة؟ |
Kızgınsın biliyorum. Bunu görebiliyorum. | Open Subtitles | أرى انك غاضبة, يمكنني رؤية ذلك |
Bunu görebiliyorum. | Open Subtitles | . يمكنني رؤية ذلك |
Bunu görebiliyorum. | Open Subtitles | يمكنني رؤية ذلك |
Bunu görebiliyorum. | Open Subtitles | يمكنني رؤية ذلك |
Bunu görebiliyorum. | Open Subtitles | يمكنني رؤية ذلك |
- Angela çok mutlu oldu. - Bunu görebiliyorum. | Open Subtitles | ـ (أنجيلا)بغاية السعادة ـ يمكنني رؤية ذلك |
Bunu görebiliyorum. | Open Subtitles | يمكنني رؤية ذلك. |
Bunu görebiliyorum. Gayet net. | Open Subtitles | يمكنني رؤية ذلك بشكل واضح |
Bunu görebiliyorum. | Open Subtitles | نعم، يمكنني رؤية ذلك |
Bunu görebiliyorum. | Open Subtitles | يمكنني رؤية ذلك |
Bunu görebiliyorum. | Open Subtitles | يمكنني رؤية ذلك |
- Bunu görebiliyorum. | Open Subtitles | يمكنني رؤية ذلك |
Bunu görebiliyorum. | Open Subtitles | يمكنني رؤية ذلك. |
Bunu görüyorum ama ne yapıyorsun? | Open Subtitles | أجل، يمكنني رؤية ذلك ولكن ماذا تفعلين؟ |
bakabilir miyim? | Open Subtitles | هل يمكنني رؤية ذلك ؟ |