Ama söyleyemem. Akıl sorunlarınla kendin başa çıkmalısın. | Open Subtitles | لا يمكنني قول ذلك ، عليك تعلم كيفية التعامل مع تضاربات عقلك |
Ama şaşırdığımı söyleyemem. | Open Subtitles | أعتقد أنني لا يمكنني قول أنني متفاجئ .. من رفقتنا |
Beni duyamıyorsun, o zaman, ne istersem söyleyebilirim seni suratsız piç. | Open Subtitles | لا تستطيع سماعي، إذن يمكنني قول ما أريد أيها الوغد العابس |
Beni biraz endişelendirmişti aslında biraz değil bayağı fazlaydı, artık bunu söyleyebilirim. | Open Subtitles | ..لقد كنت متحمساً جداً لذلك حسنٌ، بما فيه الكفاية، يمكنني قول ذلك |
Bu anlaşmanın arkasındakinin sadece ben olmadığını söyleyebilir miyim? Evet, ama kararı sen verdin. | Open Subtitles | هل يمكنني قول انني لست الوحيدة وراء هذه الصفقة؟ |
Yapacağına değecektir de diyemem ancak şunu söyleyebilirim ki şuan yaptığın neyse bir işe yaramıyor. | Open Subtitles | أو مهما كان ماسيفعلوه بكِ يستحق التجربة .. لكن يمكنني قول هذا لكِ ماتفعليه الآن لم ينفع |
Aileye hayır diyemezsin, değil mi? | Open Subtitles | لا يمكنني قول لا لعائلتي، صحيح؟ |
Şimdide sürekli bana bu gönüllü işlerini yapıp yapamayacağımı soruyor. Bende hayır diyemiyorum. | Open Subtitles | الآن هو يطلب منّي القيام بكل أمور الخرّيجين هذه ولا يمكنني قول "لا" |
Olayların farklı olmasını istemediğimi söyleyemem. | Open Subtitles | لا يمكنني قول أني أتمنى أن الامور لم تكن مختلفة |
Kang Min Ho'nun evinde karşılaştığımızı neden söyleyemem? | Open Subtitles | لا يمكنني قول أي شيء حول لقائنـا في بيت السيد مين هو؟ |
Üzgünüm, ama avukat-müvekkil gizliliğini ihlal ettiği için hiçbir şey söyleyemem. | Open Subtitles | أيمكنه مساعدتنا ؟ آسف ولكن لا يمكنني قول أي شيء |
Biz rahattık, ama yoldakiler için aynı şeyi söyleyemem. | Open Subtitles | لقد كانت رحلتنا مريحة ، لكنني لا يمكنني قول نفس الشيء بالنسبة للآخرين على الطريق. |
Hiçbir şeyi atlamayacağım çünkü sana her şeyi söyleyebilirim. | Open Subtitles | لا أود ان افصح عن شيء, لأني لا يمكنني قول شي لك. |
Burada kimler var bilmiyorum ama kimin olmadığını söyleyebilirim. | Open Subtitles | لااعلم من هنا لكن يمكنني قول من ليس هنا وهو رايتشل |
Tabii, ben arkamı döndüğümde siz giderseniz şüphelilerin kaçtığını söyleyebilirim. | Open Subtitles | الا لو ادرت ظهري و رحلتما يمكنني قول أن المشتبهان هربا |
Sadece hala arkadaş olduğumuz ne kadar harika olduğunu söyleyebilir miyim? | Open Subtitles | هل يمكنني قول مقدار امتناني لأننا مانزال أصدقاء؟ |
Affedersin, önce bir şey söyleyebilir miyim? | Open Subtitles | آسـفه هل يمكنني قول أمر لك أولا قبل انتحارك |
Pek sırası değilmiş gibi gelebilir ama içten bir şey söyleyebilir miyim? | Open Subtitles | هل يمكنني قول شيء يمكنُ أن يكون تدخلا في شؤونك لكنّه من قلبي؟ |
Henüz tamamıyla iyileşti diyemem, ...ama bu onun doktor rolünde bir probleme sebebiyet vermeyecektir. | Open Subtitles | مع ذلك لا يمكنني قول أنه تعالج بالكامل ولكن سيؤدي دوره كطبيب دون أية مشاكل |
- Şişko diyemezsin. | Open Subtitles | لا يمكنني قول سمينة. |
Benimle sadece bebeğin yanında konuşuyorsun, ben de bir şey diyemiyorum. | Open Subtitles | كنت أريد التحدث معك أمام الطفل لكن تعلمين أنه لا يمكنني قول شيء |
Kendimi kontrol edip bazı şeylere evet, bana zarar verenlere hayır diyebilirim. | Open Subtitles | يمكنني السيطرة على نفسي و يمكنني قول نعم لبعض الأشياء و لا لأشياء أخرى قد تدمر كل شئ يمكنني فعل هذا |
Ancak bu çatı altındaki herkes için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. | Open Subtitles | لا يمكنني قول ذلك لجميع من تحت هذا السقف |