"ينتظره" - Traduction Arabe en Turc

    • bekliyor
        
    • beklediği
        
    • bekleyen
        
    • bekliyordu
        
    • bekliyormuş
        
    • beklediğini
        
    • beklerken
        
    • bekliyordur
        
    Ne zaman örnek verecek olsa biri orada kapla bekliyor. Open Subtitles في كل مرة يتبوّل فيها ثمة شخص ينتظره بكوب ممتلئ
    İçeride ünlü bir silahşor var. Vinnie onun çıkmasını bekliyor. - Kimmiş? Open Subtitles فى الكنيسة مقاتل بارع وفينى ينتظره أن يخرج
    Herhangi bir kayış, yedi yıldır beklediği şeyi kaybetmesine yol açacak. Open Subtitles أيُّ هفوة الآن , وسوف يخسر ما كان ينتظره لسبع سنين.
    Ve sonunda çoğunun neyi beklediği anlaşıldı. Open Subtitles وفي النهاية يبدو أن هذا هو ما كان ينتظره الجميع
    Kendisini bekleyen bu yükü taşımak için henüz yeterince güçlü değil. Open Subtitles أكتافه ضعيفة جداً لتحمل هذا العبء الذي ينتظره.
    Sanırım, adamımız arka koltukta bekliyordu ve araba hareket edince ortaya çıktı. Open Subtitles أعتقد أنّ رجلنا كان ينتظره له في المقعد الخلفيّ قفز عليه بمجرّد أنّ كانت السّيّارة تتحرّك
    Paparazzi'lerden biri dışarıda, adliyenin önünde Matt'in sarhoşken fotoğrafını çekmek için bekliyormuş. Open Subtitles وفي الخارج هناك .. مصور ينتظره ليأخذ له صور وهو يقود سكران
    Bu genç erkeklerin neyi beklediğini tahmin edebilir misiniz? TED وهل يستطيع أحد تخمين مالذي ينتظره الشاب؟
    "karanlık her zaman ondan önce ulaşmış ve onu bekliyor olur." Open Subtitles فهو يجد الظلام قد وصل قبله دائما و ينتظره
    Ve şimdi tanrılar onu alacak. Dünyadaki diğer lokantalar onu bekliyor. Open Subtitles والأن الرب سوف يأخذه. باقي العالم ينتظره.
    Söyle oğlu ofiste onu bekliyor eve dönerken pizza ısmarlasın. Open Subtitles أخبريه بان أبنه ينتظره فى المكتب ويحتاج الى بعض من البيتزا قبل ان يذهب الى المنزل؟
    bak şu maymuna ustası ne derse yapmak zorunda hata yaptığında onu cezalandırma bekliyor bir sent,bir takla on sente secde ediyor Open Subtitles أنظر لهذا القرد علية أن يفعل أياً ما يقوله سيِّدُه والعقاب ينتظره
    Aşağıda Mortimer'ın bir arkadaşı onu bekliyor. Open Subtitles . يوجد صديق لمورتيمر بالأسفل ينتظره
    Acaba bunlar kimi bekliyor? Open Subtitles اتسأل ماذا ينتظره هؤلاء الاولاد
    Dünyanın beklediği film için , herkes içeri.. Open Subtitles الجميع حاضر لرؤية الفيلم الذي ينتظره العالم بأسره
    Bu koşuşturmanın ertesinde Buck'ın beklediği haber geldi. Open Subtitles في أعقاب كل هذا السيرك المجنون جاءت الاتصال الذي كان باك ينتظره
    İşte. İkinci kez saatine baktı. beklediği şey gerçekleşmek üzere. Open Subtitles ،نظر لساعته للمرة الثانية ما ينتظره يوشك على الحصول
    Coors'u Boston'da bekleyen güzel bir kız vardı, hep ondan bahsederdi, Claire. Open Subtitles كورس كان عنده هذه البنت الجميلة ينتظره عاد إلى بوسطن بأنّه كان دائما تحدّث عن، كلير.
    Görünüşe göre, adamın orada bekleyen başka bir tayfası daha vardı. Open Subtitles الأمر يبدو أنّ الرجل كان لديه فريق أخر ينتظره هناك
    Yani, senin için parasını aşağıda bekleyen müşterinin ödediği Çin yemeğinin öğlenin ikisinde kestirdikten sonra bir yığın olarak üzerinde durması normal olabilir. Open Subtitles يجب ان تعرف في عالمك شخص يأخذ قيلوله بعد الثانيه ظهراً ويصحو وتحته طعام صيني وهناك عميل ينتظره في الاسفل
    Aslında hepsi de bu hiddetli havayı dört gözle bekliyordu. Open Subtitles في الواقع، هذا الطقس الضاري هو ما كان ينتظره كلّ المفترسين
    Herkes onun uyanmasını kendine gelmesini bekliyordu ama öyle olmadı. Open Subtitles الجميع ينتظره أن يستيقظ، أن يعود سريعاً لطبيعته، لكنّه لم يفعل.
    Taksi şoförü onu havalimanına götürmek için dışarıda bekliyormuş. Open Subtitles سائق سيارة الأجرة كان ينتظره في الخارج لإصطحابه إلى المطار.
    Bay Jody'ye burada birinin onu beklediğini söyler misin, lütfen? Open Subtitles هلا اخبرت السيد جودي ان هناك شخص ينتظره يريد رؤيته، من فضلك ؟
    Ama sonunda Samara'ya vardığında tüccar Ölüm'ün dehşet verici silüetini onu beklerken bulmuş. Open Subtitles لكن حينما وصل أخيرا الى سامراء رأى التاجر الموت ينتظره هناك شخصيا
    İnanıyorum ki zaten bir Pelican gemisinde emrinizi bekliyordur. Open Subtitles انا اؤمن انه المختار الذى ينتظره عالمنا

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus