"ينفصلان" - Traduction Arabe en Turc

• ayrılmaz
• ayrı
• ayrılırlar
• ayrılıyor
• ayrılsınlar
• Ayrılıyorlar
• ayrılmalarına
• baban ayrılırsa

Bence bu yaşam ile suyun ayrılmaz bir bütün olduğu anlamına gelir.
...أعتقد أن هذا يعنى الحياه و الماء لا ينفصلان عن بعض

Ve o zamandan beri ayrılmaz olduk.
وكان لا ينفصلان منذ ذلك الحين.

Evet, bazen yıllarca ayrı kalırlarmış, ama her zaman birbirlerini bulurlarmış.
حسناً، قد ينفصلان لسنوات لكنهما يجدان بعضهما دائماً

Yani kavga ederler, ayrılırlar ve tekrar barışırlar.
فقد كان يتشجاران و ينفصلان و بعدها يعودان لبعضيهما

Ayrılıyorlar. Çocuk ve yaratık ayrılıyor.
إنهما ينفصلان الصبي والمخلوق ينفصلان

Bir birleşiyorlar, bir Ayrılıyorlar sanki.
هو مثل، لحظة واحدة يكونان معا واللحظة التالية ينفصلان فيها

Eğer bana doğru söylüyorsan, ayrılmalarına göz yumamayız.
إن كنت تقول الحقيقه لا نستطيع أن ندعهما ينفصلان

ayrılmaz ikili.
إنّهما زوجان لا ينفصلان.

Artık ayrılmaz bir bütünsünüz.
أنت الآن لا ينفصلان.

Çok geçmeden ayrılmaz olmuşlardı.
وقريبا كانوا لا ينفصلان.

Bir ay önce söyledi ve eşi ayrı yaşıyor olabilir.
قبل شهر أخبرني بأنه وزوجته ربما ينفصلان

Sonsuza dek ayrı kalacaklar.
سوف ينفصلان عن بعضهما البعض للأبد

Oyuncu çift bir oyun yaratır, ayrılırlar ama birbirlerine olan aşkları ve oyun sayesinde tekrar barışırlar.
ثنائي من اللاعبين يخترعان تطبيق معاً، ينفصلان بعدها ثم يعودان لبعضهما البعد لحب اللعبة ولحب بعضهما،

Birbirlerini artık sevmedikleri için ayrılırlar.
إنهما ينفصلان لأنهما لم يعودا يحبان بعضهما البعض بعد الآن

Başka bir çocuğa hamile kalınca da ayrılırlar.
وثم تصبح حاملة بطفل أخر, و ثم ينفصلان

Ordaki çift ayrılıyor.
هذان الزوجان ينفصلان.

- Öyle ayrılmalarına nasıl izin verdin?
-كيف تركتهما ينفصلان هكذا ؟

Eğer küçüksen ve annenle baban ayrılırsa... hanginizi alacaklarına onlar karar veriyor.
... عندما تكون صغيراً , و والديك ينفصلان هم يقرران من مِنهما يحصل عليك