"يهاجمك" - Traduction Arabe en Turc

• saldıran
• saldırıya
• saldırıyor
• saldırır
• saldırmaz
• saldırmamış

Henry, sanırım sana saldıran şeyin ne olduğunu biliyor olabilirim.
هنري، اظن اني اعلم ما الذي يهاجمك.

Bayım, size saldıran biri mi var?
سيدي، هل هناك أحد يهاجمك ؟

O halde amacına ulaşmış. O zamandan beri saldırıya uğramadınız.
حسناً , لقد أدي دوره لأنك لم يهاجمك أحد من يومها

O sana saldırıyor, sen de izin veriyorsun. Sana sol taraftan saldırınca neden o taraftan savunma yapmıyorsun?
عندما يهاجمك من اليسار لماذا لا تتماسكين وتدافعين؟

Yunan işte, haber vermeden saldırıyor!
اليوناني يهاجمك بدون سابق انذار

Sen uyurken saldırır.
انه يهاجمك فى الوقت الذي تكون فيه نائم

Domuzlar nedensiz yere insana saldırmaz.
لن يهاجمك خنزير دون سبب.

Acemi Asker, arkadaş henüz saldırmamış bir düşmandır.
أيها العريف اليافع الصديق هو العدو الذي لم يهاجمك بعد

- Sana saldıran yok, Helen.
-لا يهاجمك احد، "هيلين".

Baksana dostum, eğer bir köpekbalığı tarafından saldırıya uğrasan sörf yapmayı bırakır mıydın?
انظر قد يهاجمك قرش هل ستتوقف عن التزلج؟

- Araya girmeden etmeden önce saldırıya geçmemiz gerekiyor. - Anladın mı?
ياذا لم يهاجمك أحد,لا تتدخل أرأيت؟

Birisi size saldırır ve uzak durmanız gerektiğini söylerse, bunu aklınızda tutmak için genellikle iyi bir neden vardır.
عندما يهاجمك أحدهم يا (مارك) ويخبرك أن تبقى بعيداً فلابد أن هناك سبب وجيه وراء ذلك

Jil-poong emrim olmadan asla saldırmaz.
لن يهاجمك الكلب (جيل) مالم آمره بذلك