Kimse önem verdiği birinin hayal kırıklığına uğradığını görmek istemiyor. | Open Subtitles | لا احد يريد ان ينتهي الأمر بمن يهتم لأمره محبطا |
Kimse önem verdiği birinin hayal kırıklığına uğradığını görmek istemiyor. | Open Subtitles | لا احد يريد ان ينتهي الأمر بمن يهتم لأمره محبطا |
Pazarlık yapmayı denedin zaten. Şimdi, bir koz bulman lazım. Herkesin paradan daha fazla önem verdiği bir şey vardır. | Open Subtitles | ولا أحاول التفاوض, الآن قم بتجربة هذا الأمر كل شخص لديه شئ يهتم لأمره غير المال |
Ama yine de, tek umursadığı arkadaşlarıydı. | Open Subtitles | و لكن على الرغم من ذلك كل ما كان يهتم لأمره هو أصدقائه |
Ama tek umursadığı kızıymış gibi görünüyor. | Open Subtitles | لكن يبدو ان كل ما يهتم لأمره هو أبنته |
Onun gibi biri değer verdiği birisi için birçok şeyden vazgeçebilir, bazen her şeyden. | Open Subtitles | رجل مثله ، قد يستسلم من أجل شخص يهتم لأمره ، واحيانا كل شىء |
Gördüğüm kadarıyla, bu dünyada değer verdiği tek şey sen kaldın. | Open Subtitles | وعلى قدر ما نعرف، أنت الشخص الوحيد المتبقي في هذا العالم الذي يهتم لأمره |