"يوجد طريقة" - Traduction Arabe en Turc

    • yolu yok
        
    • yolu var
        
    • imkanı yok
        
    • bir yolu
        
    • imkan yok
        
    • imkansız
        
    • imkânı yok
        
    • mümkün
        
    • yol yok
        
    • yol var
        
    • yolu yoktu
        
    • yolu vardır
        
    • bir yol
        
    Hastalar kendi aralarında organize ettikleri için detayları öğrenmenin bir yolu yok. Open Subtitles بما أنّها تُنظم من قبل المرضى أنفسهم فلا يوجد طريقة لنعرف بالتفصيل
    Burada normal insanlarla tanışmanın bir yolu yok, değil mi? Open Subtitles حقًا لا يوجد طريقة عادية لمقابلة الناس هنا، أليس كذلك؟
    Modelinizin reklamcılık olduğunu söylemenin, bunu çerçevelemenin farklı bir yolu var, orada daha açık bir şekilde üzerinde durmanız gereken tehlikeler var mı? TED لذا هل يوجد طريقة أخرى للتعبير عن ذلك، لنقل أنه بينما نموذجك هو الإعلان، فهناك أخطار عليك التعامل معها بوضوح؟
    Bu meseleyi çözmenin sadece bir yolu var. Open Subtitles يوجد طريقة واحدة لتسوية هذا الامر ولتكن هكذا
    Dürüst olalım, bu dolabı tek başına çevirmesinin imkanı yok. Open Subtitles لنكن صادقين لا يوجد طريقة بأنه يستطيع النجاح بإحتياله بنفسه
    Belki haklısın. Fakat kızın bunlar olmamış gibi davranmasına imkan yok. Open Subtitles ربما أنت على حق عدا أنه لا يوجد طريقة لتجاهل الأمر
    Size, hayalet adresi vermedikleri sürece site'ye ulaşmanın hiç bir yolu yok. Open Subtitles لا يوجد طريقة للاتصال بالموقع إلا إن تم منحك عنواناً غير معروف،
    Bu okula girmeden, senin burada oynamanın bir yolu yok. Open Subtitles لا يوجد طريقة للعب ليس هنا ليس في هذه المدرسة
    Bunu sözlere koymamın hiçbir yolu yok sorun da bu. Open Subtitles لا يوجد طريقة لأوصف ذلك بكلمات وهذه هي المشكلة بذاتها
    Beyaz adamla başa çıkmanın başka yolu yok. Open Subtitles لا يوجد طريقة آخري للتعامل مع البيض يا بني
    Gördüğünüz gibi, bu yavrucağın dikkatini çekmenin hiçbir yolu yok. Open Subtitles كما ترون، لا يوجد طريقة لجذب انتباه هذا الفتى المسكين...
    Arkadaşlarımın, partinin tadını çıkarmasının bir yolu var. Open Subtitles يوجد طريقة ٌما لجعل كل أصدقائي يستمتعون بالحفلة
    Eski hallerine getirmenin bir yolu var mı, tekrar insan olmaları için? Open Subtitles هل يوجد طريقة لإستعادتهم؟ لجعلهم بشراُ مجدداً؟
    Onunla konuşabilmenizin bir yolu var mı sizce? Open Subtitles هل تعتقدين أنه يوجد طريقة ما يمكنك بها التحدث إليها ؟
    Ama 30 tondan fazla çeker. İmkanı yok kaldıramazlar. Open Subtitles ولكنها تزن أكثر من 30 طن لا يوجد طريقة لديهم لرفعها
    Kesinlikle evin içinde. Çıkmasına imkan yok. Open Subtitles أنا واثق للغاية بأنّه في المنزل لا يوجد طريقة للخروج
    Kate, hepimiz ona inandık. Ama bu adamın gerçekten ne düşündüğünü bilmek imkansız. Open Subtitles كيت , كلنا صدقناه و لكن لا يوجد طريقة لمعرفة بما يفكر به
    Ne yapalım! Şu an kimin haklı olduğunu bulmamızın imkânı yok. Open Subtitles لا نهتم ، أقصد لا يوجد طريقة لنكتشف من على حق
    Sana olan - bilmem ne kadarlık borcumu ödememin mümkün olmadığını biliyorsun. Open Subtitles انتِ تعلمين انه لا يوجد طريقة يمكننى بها دفع دينى الأن
    Ama imkanı yok. Oradan silahları, atları geçirebilecek yol yok. Open Subtitles ولكن ليس ممكناً، ولا يوجد طريقة ممكنة كي ننقل الالخيول والمدافع هناك بالأعلى
    Çalışıyor gibi gözükmeyen bu yaklaşımla neden devam ediyoruz? Bunun yerine deneyebileceğimiz daha iyi bir yol var mı? TED لماذا نُواصل القيام بهذه الطريقة والتي يبدو أنها لا تعمل بشكل جيد، هل يوجد طريقة آخرى يمكننا تجربتها عوضًا عن ذلك؟
    Mutlak gerçeğe ve insanoğlunun cevap aradığı sorulara ışık tutacak kesin kanıtlara ulaşmanın bundan başka hiçbir yolu yoktu. Open Subtitles لا يوجد طريقة للوصول لحقيقة مطلقة حجة ثابتة
    Bir metal hırsızını yakalamanın tek bir yolu vardır, o da... Open Subtitles حسناُ, يوجد طريقة واحدة لإمساك لص المعادن, وهي...

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus