"يَقْتلُ" - Traduction Arabe en Turc

• öldürüyor
• öldürür
• öldürüp
• öldürmüş
• öldürmez

Yani sizce, GD bilim adamları birbirlerini fazla ödenekli araştırmalar için mi öldürüyor?
لذا تَعتقدُ أن علماء جي. دي يَقْتلُ بعضهم البعض لأجل منح البحوث ؟

- O çocukları öldürüyor lanet olsun. - Bir şey yapmak zorundayız.
يَقْتلُ الأطفالَ اللْعنُه يَجِبُ أَنْ نَعمَلُ شيءُ.

Ve sonunda, bir köprüden atlayarak kendini öldürüyor.
في النهايةِ , الولد يَقْتلُ نفسه بالقَفْز من فوق الجسر.

- İnsanları polisler öldürür.
الأسلحة لا تَقْتلُ الناسَ، يَقْتلُ الشرطة الناسَ.

Ya biri arayanları öldürüp, intihar süsü veriyorsa?
إذن شخص ما هناك يَقْتلُ الأشخاص المتّصلين ويَجْعلُ الأمور تبدو وكأنَّه إنتحار؟

Adam kardeşini öldürmüş.
يَقْتلُ غاي أختها. لماذا تَجيءُ تَزُورُه؟

Bir kişi bunun farkına vardığında öldürmez ya da ölüme sebebiyet vermez."
عندما رجل يَعرفُ هذا، هو لا يَقْتلُ أَو يُسبّبُ للقَتْل."

Şeytani fısıltı gazetesindeki dedikodulara göre yeni kraliçeleri yüksek seviyeli iblisleri öldürüyor.
الإشاعة على شجرةِ العنب الشيطانيةِ، ملكتهم الجديدة يَقْتلُ شياطينَ علياَ مستويةَ.

Kaza yaptırıyor, kadını öldürüyor ve parayı almadan gidiyor.
تَصْدمُ السيارةُ، يَقْتلُ الإمرأة وتَتْركُ المالَ.

Turbadaki asit her türlü bakteriyi öldürüyor.
الحموضة مِنْ يَقْتلُ الخُثُّ أيّ بكتيريا.

Sebze için adam öldürüyor.
هو يَقْتلُ الناسَ على الخضارِ.

Arkadaşlarımı öldürüyor, ve benimle konuşacak.
هو يَقْتلُ أصدقائَي وهو يَتكلّمُ معني

Adamı öldürüyor, sonra da cenazeye çıkageliyor.
يَقْتلُ الرجلَ، ثمّ يَحضر الجنازةَ.

İtfaiyeci paltosu için bir adam öldürüyor.
الذي أعطىَ إلى طفلين. يَقْتلُ a رجل لa معطف رجلِ إطفاء.

İstatistiklere göre yabancılar yabancıları nadiren öldürür.
لاتقلق. بشكل إحصائي , يَقْتلُ غرباءَ الغرباءَ نادراً.

Çünkü normalde mide asitleri, kan dolaşımına girmeden zehri öldürür.
لأن نموذجياً، حوامض المعدةَ يَقْتلُ السمَّ

Asla oğlunuzu öldürüp, sonra da onu, sizin verdiğiniz bir kamyona tıkmazlar mı?
أبداً لا يَقْتلُ إبنَكَ ويَتخلّصُ مِنْه في واحد الشاحناتِ أعطيتَه؟

Mizoguchi Daggra'yı öldürüp savaşa yol açacak.
يَقْتلُ Mizoguchi Daggra وبدايات a حرب.

Tekneyi ele geçirmiş mürettebatı öldürmüş, yükü satmış.
إختطاف a مركب، يَقْتلُ الطاقمَ الكاملَ، صفّ الشحنَ.

Bay Bond, mermiler öldürmez.
سّيد بوند، الرصاص لا يَقْتلُ.

Burada, hiç kimse, asla bir başkasını öldürmez.
فوق هنا، لا أحد يَقْتلُ آخراً... أبداً.