Kafam biraz acıyor, ama bedenime döndüğüm için oldukça rahatladım. | Open Subtitles | رأسي يُؤلم قليلاً، لكنّي مُرتاح جداً للعودة إلى جسدي. |
- Evet ama böyle yapınca çok acıyor. | Open Subtitles | أعلم، لكنّه يُؤلم حقاً عندما أفعل هذا. |
- Tanrım, acıyor. - Tamam. | Open Subtitles | ــ يا إلهي , هذا يُؤلم ــ حسناً |
Ama sadece değişmiyoruz Acıtıyor da bazı insanlar vardır hayatımızın bir parçası olan her ne olursa olsun bizimledirler. | Open Subtitles | لكن لمُجرّد أننا نُغادر، وذلك يُؤلم... هناك بعض الأشخاص الذين هُم جزء لا يتجزأ من حياتنا، سيكونون معنا مهما كان. |
Göğsüne atılan kurşun canını çok acıttı mı? | Open Subtitles | هذا يُؤلم ، عندما تتلقين جرح ذلك الطلق الناري في الصدر |
acıyor, değil mi? | Open Subtitles | يُؤلم , أليس كذلك؟ |
Annem, canım acıyor. | Open Subtitles | -الحي يُؤلم ياأمي |
Vay anasını, fena acıyor! | Open Subtitles | ! هذا يُؤلم حقاً |
Cidden acıyor be! | Open Subtitles | ! هذا يُؤلم حقاً |
Çekme beni, canım acıyor. | Open Subtitles | ! لا تجذبونى . هذا يُؤلم |
acıyor mu? | Open Subtitles | هل هو يُؤلم ؟ |
acıyor mu ? | Open Subtitles | هل هو يُؤلم ؟ |
- Kafam daha da acıyor. | Open Subtitles | -رأسي يُؤلم بشدّة . |
acıyor! | Open Subtitles | إنّه يُؤلم |
- acıyor. | Open Subtitles | هذا يُؤلم |
Orospu çocuğu, nasıl da acıyor. | Open Subtitles | هذا يُؤلم حقاً |
Canım acıyor. | Open Subtitles | ذلك يُؤلم |
Acıtıyor biliyorum. | Open Subtitles | أجل ، أعلم ، يُؤلم |
- Acıtıyor dostum, bırak beni! Bırak beni! | Open Subtitles | دعنى أذهب، هذا يُؤلم. |
Acıtıyor, değil mi? | Open Subtitles | ذلك يُؤلم ، أليس كذلك ؟ |
Aslında biraz sert oldu. acıttı. | Open Subtitles | ذلك قاسى قليلاً كما تعلمين , إنه يُؤلم |
Çok acıttı! | Open Subtitles | ذلك يُؤلم حقّاً. |