Bilhassa, sizin davranışınız açısından korkarım ki bu gözaltı sadece okul tutanaklarını tatmin edecek. | Open Subtitles | خصوصاً فيما يتعلق بسلوكك, أنا أعتقد حقاً أنَّ حجز بسيط قد يُرضي بروتوكول هذهِ المدرسة |
Öğretmenler bunun için var... merakları tatmin etmek. | Open Subtitles | هذا مايفعله المدرس يُرضي فضولك |
Benim için, hasta birini görüp, onu sağlığına geri kavuşturacak şeyin bende olduğunu bilmekten daha çok tatmin edici bir şey yok. | Open Subtitles | ...أعني لا يوجد شيء يُرضي ...من رؤية شخص مريض... ويعرف بأن لديكِ ما يحتاج إليه... |