Bu hava yüzeye çıkarken akciğeri tekrar şişirmek için kullanılır fakat şimdilik kalp atışları oksijeni muhafaza etmek için yavaşlıyor. | TED | وعند الصعود للسطح، يُستخدم هذا الهواء لإعادة نفخ الرئتين، ولكن في الوقت الحالي، يبطؤ معدل ضربات القلب للحفاظ على الأكسجين. |
osteoporoz tedavisinde kullanılır, senede iki defa bundan aldılar. | TED | و هو يُستخدم لمعالجة هشاشة العظام و قد تلقوا هذا العلاج مرتان في العام |
- Söyleyeceğin yada yapacağın ... .. herşey aleyinde delil olarak kullanılabilir | Open Subtitles | وأى شىء ستقولينه أو ستفعلينه من الممكن أن يُستخدم ضدك فى المحكمة |
- Ne? - Söyleyeceğin her şey mahkemede aleyhine delil olarak kullanılabilir. | Open Subtitles | وأي شيء ستقولينه أو ستفعلينه من الممكن أن يُستخدم ضدك في المحكمة |
Çocuklarda kullanılıyor. Savaş alanlarında kullanıyoruz. | TED | يُستخدم للأطفال. نستخدمه في ساحات المعارك. |
Kaçınız bir reklamda kadın göğsünün hiç alakasız bir ürünü satmak için kullanıldığını gördünüz? | TED | كم منكم شاهد إعلاناً حيث يُستخدم ثدي المرأة لبيع بضاعة ليس لها علاقة بذلك؟ |
Bilim adamları bunların akapunktur gibi bir terapi için alan işaretlemekte kullanılmış olabileceğini düşünüyor. | TED | فالعلماء يعتقدون أنه كان يُستخدم لتمييز المواقع لبعض أنواع المداواة، كالعلاج بالوخز. |
Titanyum nükleer denizaltılarda kullanıldığı için kolayca kırılmaz. | Open Subtitles | التيتانيوم يُستخدم لبناء سفن نووية لا يمكن أن ينفصل بسهولة |
Buna ek olarak, maddi ve manevi zararların tazmini için dava açmaya karar verdik. Yine belirteyim, bunu yaparken daha önce hiç kullanılmamış hükümleri kullandık. | TED | و بالإضافة إلى ذلك، قررنا أيضاً أن نقاضيهم على الأضرار المدنية، مرة أخرى بواسطة قانون لم يُستخدم من قبل، و لكننا استخدمناه من أجل قضيتها. |
Kesinlikle, sadisçe yapılan işkence ise bir tür duygusal ihtiyacı boşaltmak için kullanılır. | Open Subtitles | بالظبط, هُناك تعذيبٌ سَادي الذي يُستخدم لإنتزاع نوعٍ من الحاجة العاطفية. |
Onları toplarken, güvenli bir mesafede tutmak için kullanılır. | Open Subtitles | يُستخدم لإلتقاطها، ولكن لإبقائهم على مسافة آمنة |
Çoğunlukla tren istasyonları ve spor salonlarındaki dolaplarda kullanılır. | Open Subtitles | يُستخدم في الغالب للخزانات التي تتواجد في محطات القطارات أو النوادي الصحيّة. |
Akıllı telefonların ekran yapımında kullanılır. | Open Subtitles | سيليكات الألمنيوم يُستخدم لصنع الشاشات من أجل الهواتف الذكية. |
Mevcut İngiltere yasası da aynı doğrultuda kullanılabilir. | TED | والتشريع البريطاني الأخير يُمكن أن يُستخدم بنفس الطريقة. |
Herhangi bir soruya vereceğin cevap mahkemede aleyhinde kullanılabilir. | Open Subtitles | إذا أجبت عن أية أسئلة ، يمكن أن يُستخدم ذلك كدليل ضدك في المُحاكمة |
Söyleyeceğin herşey mahkemede aleyhine delil olarak kullanılabilir. | Open Subtitles | أي شيء ستقوله قد يُستخدم ضدك في المحكمة .. إذهب .. |
Bu terim internetin görünmeyen karanlık tarafı için kullanılıyor. Suçlular burada kimliklerini gizleyerek ve izlenmeden faaliyet yapıyor. | TED | هذا المصطلح يُستخدم لوصف الجزء الخفي من شبكة الإنترنت، حيث يمكن للصوص الاشتغال دون الكشف عن هويتهم ودون أن يتم رصدهم. |
Küçük dalgalar için genellikle uzun bir tahta kullanılıyor. | TED | يُستخدم اللوح الطويل عادة لركوب الأمواج الأصغر. |
İşte Gramin aleti içine yerleştirimiş ve kurtarma ekibi tarafından kullanıldığını görüyorsunuz. | TED | أشهدوا على حقيقة أن جهاز غارمين يُستخدم بواسطة فرق الإنقاذ. |
Bu ev daha önce porno çekiminde kullanılmış. | Open Subtitles | هذا المنزل كان يُستخدم فى تصوير الأفلام الاباحية |
Titanyum nükleer denizaltılarda kullanıldığı için kolayca kırılmaz. | Open Subtitles | التيتانيوم يُستخدم لبناء سفن نووية لا يمكن أن ينفصل بسهولة |
Peki nasıl oluyor da bu hiç kullanılmamış gibi gözüküyor? | Open Subtitles | إذاً، لمَ يبدو أنّ هذا لم يُستخدم من قبل |
Bu tekniği yeraltı dünyasında olanlar kullanır. Öğrenmene gerek yok. | Open Subtitles | هذه الاسلوب يُستخدم في عالم الجريمة، وليس هناك أيّ داعٍ لتتعلّمه. |
Hayal edebileceğiniz gibi bu, sanal asistanlara yüz ve vücut vermek için kullanılacak. | TED | وكما تتخيل، هذا سوف يُستخدم لإعطاء المساعدين الشخصيين الافتراضيين وجهًا وجسدًا. |
Bu ev uyuşturucu için kullanılmıyor. Daha kötü bir şey için kullanılıyor. | Open Subtitles | هذا المنزل لا يُستخدم للمخدرات بل يُستخدم لشئ أسوء |
Sadece başka bir yerden yayılan sinyali güçlendirmek için kullanılan bir röle. | Open Subtitles | هذا مُجرّد إعادة بثّ يُستخدم لزيادة الإشارة التي تنطلق من مكان آخر. |