"يُهم" - Traduction Arabe en Turc

    • önemi
        
    • Fark
        
    • Önemli
        
    • önemli değil
        
    • farketmez
        
    Bu adam seni, senin onu sevdiğin kadar seviyorsa eğer bunun bir önemi olmayacaktır. Open Subtitles إن كانَ هذا الرجل يُحبكِ بالطريقة التي تُحبينه سَوف لن يُهم
    Benim için önemi yok. Sadece saygı meselesi. Open Subtitles لا يُهم الأمر، بالنسبة لي مايهم هو الإحترام
    Şu an hiç Fark etmez. Bunu sen istemedin. Open Subtitles هذا لا يُهم الآن انت لم ترد لهذا أن يحدث لك
    İster makyaj yapmış ol, ister maske takmış ol; hiç Fark etmez. Open Subtitles لا يُهم إن كنتِ ترتدين قناع أو واضعة المكياج.
    Ekonomik büyüme Önemli, evet Önemli, ancak Önemli olan tek şey değil. TED القول بأن، صحيح أن النمو الاقتصادي مسألة مهمة جداً هي مسألة مهمة لكنها ليست كل ما يُهم.
    En Önemli not onun verdiği nottur, benimki değil. Open Subtitles و لكن التقدير الذي يُهم هو الذي يعطيه لكِ زوجك، ولست أنا
    Ünlü olmadığı sürece cinsel tercihinin farklı olması hiç Önemli değil. Open Subtitles لا يُهم ميول الشخص الجنسية إلا إذا كان الشخص مشهور
    Bunun önemi yok. Önemli olan filmin konusu. Open Subtitles إنّ هذا لا يُهم ما يُهم هو مغزى هذا الفيلم.
    Ne yapacağımızın önemi yok.Teslimiyet gösterip hayatımızı bağışlamasını dilemeliyiz. Open Subtitles لا يُهم مالذي سنفعلهُ، المُهم هو طلب المغفِره، المُهم هو تغير مسار حياتنا
    Nereye gittiğimin veya bana ne yaptığının önemi yok, ben hep... Open Subtitles لا يُهم إلى أين سأذهب أو ما ستفعلونه بي فسأبقى دائماً...
    - Demek istediğim bu değil ama ne önemi var ki? Open Subtitles ليس هذا ما أعنيه,ولكن لا يُهم.
    Ölürsem bunun pek önemi olmaz, değil mi? Open Subtitles إذا مُتّ فلن يُهم ذلك أليس كذلك؟
    Artık bir önemi yok. Open Subtitles لِلطَعام و المَاء. هذا لا يُهم الأن.
    Hangi kılığa büründüğüm Fark etmez, sizinki veya kendiminki. Open Subtitles لا يُهم ما أرتدي من فستان سوى كان فستاني أو يشبه فستانكِ.
    Ne Fark eder. Neden bahsediyorsun, tabi ki Fark eder. Open Subtitles ـ هذا لا يُهم ـ ما الذي تقولينه، بالطبع مهم، مَن هذا الرجل؟
    Telefon numarasını ve 911'in arandığı saati bulabilirsek hiç Fark etmez. Open Subtitles لا يُهم كل ذلك إن استطعنا إيجاد الرقم و الوقت الذي إتصل بالطوارئ فيــه
    Bir anne olarak her şeyi kusursuz yapsam bile bir şey Fark etmez ve davranışları bozuk olabilir. Open Subtitles وإذا كنتُ فعلت كل شيء صحيحًا بصفتي أمه فلن يُهم ذلك، ولم يكن ليتصرف بهذا النحو
    Önemli gibi görünmediğini biliyorum ama kötü görünmekten nefret ediyor. Open Subtitles أعرف أنه يبدو أن الأمر لا يُهم ولكنها تكره أن تبدو كالفضلات
    Ne olduğumuz Önemli değil verilen zamanda ne yaptığımız Önemli. Open Subtitles لايهم مَن كنت بالسابق ولكن ماتفعله الآن، بالإضافة إلى الوقت الذي تبذله، هو ما يُهم
    Kalbine gümüş bir silah mermi ya da bıçak, farketmez. Open Subtitles سلاح فضي يضرب القلب ، رصاص أو سيف لا يُهم...

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus