"‫ عليّ" - Traduction Arabe en Turc

    • gerek
        
    • lazım
        
    Üstümü değiştirmeme gerek yok aslında. Bu bir tür bahis. Open Subtitles لا ينبعي عليّ أن أغير ملابسي ولكنه نوع من الرهان
    Neden bu olabilir. Belki de seni buradan çıkarmam gerek. Open Subtitles ربما هذا هو السبب ربما يجب عليّ أخراجك من هنا
    Şimdi asıl bana dönmem gerek. Dananın kuyruğu o zaman kopacak. Open Subtitles الآن عليّ أن أكون على حقيقتي، وهنا حيث يتداعى كل شيء
    Ama şunu kabul etmem lazım: Bana hiç yalan söylemedi. Open Subtitles لكني أشهد له بأمر واحد، أنه لم يكذب عليّ أبداّ
    Babamın garajına gitmem lazım. Bilgisayarları satmasında yardım etmek için. Open Subtitles عليّ الذهاب إلى مرآب أبي لمساعدته في بيع أجهزة الحاسوب.
    Kendimle konuşmak için baya bi manyak olmam lazım değil mi? Open Subtitles عليّ أن أكون مجنونـا لأتحدث مـع نفسي ، أليس كذلك ؟
    Şimdi asıl bana dönmem gerek. Dananın kuyruğu o zaman kopacak. Open Subtitles الآن عليّ أن أكون على حقيقتي، وهنا حيث يتداعى كل شيء
    Annemi alıp morga götürmem gerek ki onun cesedini teshis edebilsin. Open Subtitles عليّ أن أقلّ أمي وأصطحبها إلى المشرحة حتى تتعرف على جُثته.
    Gelecek cuma ki maçın önemini söylememe gerek yok herhalde. Open Subtitles ليس عليّ أن أخبركم عن مدى أهمية مباراة الجمعة القادمة
    Ama gece yarısı ulumamayı öğrenirken bebek adımlarıyla ilerlemem gerek. Open Subtitles لكن حينما لا أعوي أثناء اكتمال القمر عليّ الإعتناء بصغاري
    İlgimi çektin ve şimdi zamanımı israf ediyorsun, kapatmam gerek. Open Subtitles حسناً، حصلتِ على انتباهي الآن تضيّع وقتي، عليّ أن أذهب
    Yemek servisi aracını kullanmam gerek. Çok kötü bir zamanlama. Open Subtitles عليّ أن أقود سيارة نقل طعام هذا توقيت سئ للغاية
    Durun, durun, durun! Benim için kavga etmenize gerek yok. Open Subtitles لنجحت لو لم تكن ساقطة سكيرة لا داعي للتعارك عليّ
    Birkaç gün önce aramıştı. Cevap vermemiştim. Şimdi onunla konuşmam gerek. Open Subtitles اتصل بي قبل يومين ولم أجب، ولكن أصغِ، عليّ محادثته الآن
    Haydi ama, benim için daha fazla endişelenme gerek yok. Open Subtitles بالله عليكِ .. لا يجب ان تقلقي عليّ بعد الأن
    Önce bir yere uğramam lazım ama sonra şehir merkezine bırakırım. Open Subtitles عليّ الذهاب إلى مكان ما أولاً لكن سأعيده إلى المركز لاحقاً
    Benim işe gitmem lazım. Keşke benim de boş günüm olsaydı. Open Subtitles عليّ الذهاب للعمل, أتمنّى لو كان اليوم عطلة لديّ أنا أيضاً
    Sana bir şey söyleyeceğim. Belki de söylememem lazım, bilmiyorum. Open Subtitles لديّ ما أخبركَ به، وربّما ليس عليّ قوله، لا أدري
    Tamam, tamam. Seni çıkarmak için şunları çekmem lazım tamam mı? Open Subtitles لا بأس، لا بأس، عليّ حلّ هذا بما يكفي لأخرجكِ، اتفقنا؟
    Bir bakalım. Birlikte uçurtma uçurmamıza gerek yok. Fotoğrafçıyı da iptal etmem lazım. Open Subtitles أريد أن نطيّر طائرةً ورقية مع بعضنا لكن عليّ إلغاء موعد ذلك المصوّر
    Bak, bunları bıraktıktan sonra, benim bir de onları çıkartmam lazım. Open Subtitles بالواقع عليّ أن أقوم بتفريغها و ثم أحصل على بعض النوم

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus