Silahli soygun gerçeklesiyormus. Supheliler, 20'li yaslarinda bir kadin ve erkek. | Open Subtitles | ثمة سطو مسلح الآن، اثنان مشتبه فيهم، ذكر وأنثى في العشرينات |
Dinle, bu kadının geçmişini... aktris olarak çalıştığı 20'li yıllara kadar araştırdım. | Open Subtitles | لقد أجريت بعض التحرّي عن هذه المرأة، كانت تعمل مُمثّلة في العشرينات. |
Walter, amcaların 20'li ve 30'lu yıllardaki iki banka soyguncusunun tanımına uyuyor. | Open Subtitles | والت , أخوالك مطابقين لمواصفات اثنين من سارقى البنوك من العشرينات والثلاثينات |
80'li yıllar partisi. | Open Subtitles | أوووه أنظر حفلة مثل حفلات الثمانيات |
* (Sert kemik dokusunda yer alan temel yapısal birim) öldürüldüğü sırada, kurbanın 20'li yaşların başında olduğunu ortaya koyuyor. | Open Subtitles | هذه عظمة كثافة ثانويةِ تراكيب أستيون تَقترحُ الضحيّةُ كَانتْ في أوائِل عشريناتِها |
Eritici maddenin, 1800'li yılların başlarında kullanıldığını gösteriyor. | Open Subtitles | السائل المذاب المستخدم يشير إلى أنه من بداية الثمانيات |
Yani 20'li yaşlarınızda kendinizi vücudunuz ve seçenekleriniz hakkında eğitecek zamanınız var. | TED | لذا فإن العشرينيات من عمرك هو العمر لتتثقف به عن جسمك و آرائك. |
İlk büyük ölçekli antibiyotik kullanımı, geçen yüzyılın 50'li yılların başındaydı. | TED | كان أول استخدام واسع النطاق للمضادات الحيوية أوائل خمسينيات القرن الماضي. |
Evet, insanların hayatları artık daha geç yoluna giriyor, ama bu Alex'in 20'li yaşlarındaki sıkıntılı sürecini açıklamıyordu. | TED | لكن بالرغم من ذلك لا يزال الناس يستقرون متأخراً. لكن ذلك لم يوقف النمو ألكس في فترة العشرينيات. |
Memphis'li bir saksafoncu. | Open Subtitles | كان يعزف قليلا على الة الساكس في ممفيس |
Kayıp araştırmama Spokane ilçesinden başladım ve şu işe bakın ki son 5 yılda, 20'li yaşların başında 10 kişi kaybolmuş. | Open Subtitles | حسنا بدأتبحثي عن الاشخاص المفقودين في مقاطعة سبوكان ولن تحزر يوجد 10 مفقودين في آخر 5 سنوات كلهم في اوائل العشرينات |
Ceset bu sabah erken saatte bulunmuş. Kafkasyalı erkek, 20'li yaşların başında. | Open Subtitles | ، عُثر على الجثة في الصباح الباكر ذكر قوقازي في بداية العشرينات |
Bir ara, Roth 20'li yaşlarının başındayken, imzası değişmiş ve buna sebep olan tek bir şey geliyor aklıma. | Open Subtitles | فى وقت ما,عندما كان روث فى بدايه العشرينات تغير توقيعه وهناك سبب واحد يمكننى التفكير به قد يسبب هذا. |
Göğüs köprücük kemiğinin epifizyal yapısına göre, kurban 20'li yaşlarının ortasında. | Open Subtitles | استناداً الى إلتحام المشاشي للترقوة القصيه, الضحية كانت في منتصف العشرينات. |
Ama 20'li yaşlarda anlattığınız tüm hikâyeler bir barda başlıyordu. | Open Subtitles | لكن كــل قصة من العشرينات من عمركم تبدأ في حانة |
Bu, Nijerya dışına ilk gezisi, bu kötü huylu kanser sebebiyle ameliyat olmak için İngiltere'ye geldiğinde olan 20'li yaşlarında bir adamdır. | TED | هذا الرجل في العشرينات من عمره والذين من أصل أول زيارة لنيجيريا مع هذا السرطان الخبيث أتى للمملكة المتحدة لإجراء عملية عليه. |
80'li yıllar partisi. | Open Subtitles | أوووه أنظر حفلة مثل حفلات الثمانيات |
Pekala, suçlu profiline göre, Rylan Gauss bu işe 20'li yaşlarda başlamış daha sonra çerçeveyi genişletmiş, teşhircilik ve birkaç evden hırsızlık konusu var. | Open Subtitles | حَسَناً، لمحة حياة المنتهكَ يَقُولُ الذي Rylan Gauss بَدأَ في أوائِل عشريناتِه، تَلى a تصعيد مثالي نمط |
Masters ve Johnson, 1950'li yıllarda, "hadi insan cinsel tepki döngüsünü tümüyle ortaya çıkartalım" diye karar verdiler. Hem erkeklerde, hem de kadınlarda, tahrikten, orgazma kadar insan vücudunda olan her şey. | TED | أنه يتوجب عليهم ان يكتشفوا دورة الاستجابة الجنسية الكاملة للانسان من بداية الاستثارة وحتى الرعشة الجنسية في كل من الرجال والنساء يكتشفوا كل شيء .. يحدث داخل الجسم البشري |
Bir spor yıldızıysanız, muhtemelen yıldızınız 20'li yaşlarda parlar. | TED | إذا كنت نجمًا رياضيًا، ستحقق نجاحًا كبيرًا في العشرينات من عمرك. |
İngiliz fizikçi John Tyndall, 1850'li yıllarda, -ısı demek olan- kızılötesi radyasyonun laboratuvar ölçümlerini yaptı. | TED | الفيزيائي البريطاني جون تيندال، في خمسينيات القرن 19، أجرى قياسات مخبرية على الإشعاعات تحت الحمراء، والتي هي الحرارة. |
Ancak 20'li yaşlar bu özellikleriyle anılmıyorlar. | TED | لكن هذا ليس ما يسمعه الأشخاص في فترة العشرينيات. |
Memphis'li bir saksafoncu. | Open Subtitles | كان يعزف قليلا على الة الساكس في ممفيس |