Destek sütunlarına ateş ederseniz tüm bu yer çökecektir. | Open Subtitles | أطلق على الدعامات الرئيسية وهذا المكان بأكمله سينهار |
Ama sonunda yakıtı bitecek ve çökecektir. | Open Subtitles | ولكن في نهاية المطاف نفد الوقود و سينهار جوهرها |
Eğer sağlam temelin yoksa binanın boyası kurumadan, temel taşı çökecektir. | Open Subtitles | إذا لم تمتلك شركة قوية ، قبل أن يجف الطلاء على البناية سينهار أساسها |
Kesin bir saymanlık düzeyi tesis etmeliyiz aksi takdirde tüm sistem çökecektir. | Open Subtitles | يجب أن نؤسّس مستوىً محدّداً من المسئوليّة و إلّا سينهار النظام |
Çünkü mutfak, benimle konuşurken kafanı yarım santim çevirdin diye çökecektir. | Open Subtitles | لأن المطبخ سينهار إذا ادرت رأسك نصف بوصة في الوقت الذي تتحدث فيه إلي |
Bu durumda, her şey çok geçmeden büyük bir çatırtıda çökecektir. | Open Subtitles | و في هذه الحالة سينهار كل شيء أخيراً بالإنسحاق العظيم. |
Eğer yeterince güç birikmeden başlarsak, alan çökecektir. | Open Subtitles | إذا بدأنا بدون قوة كافية الحقل سينهار |
Tüm ekosistem çökecektir. | Open Subtitles | سينهار النظام البيئي بأكمله |