"çözüm yolu" - Traduction Turc en Arabe

    • حل
        
    • حلا
        
    • حلّ
        
    • الحل
        
    • حلاً
        
    • الحلّ
        
    Bir çözüm yolu var ama biraz nahoş, ama sadık olursanız, işe yarayabilir. Open Subtitles هناك حل إنه غير سار ولكن إذا ما كنتما مخلصان تمام فسوف ينجح
    Yaşadığın ikilemin yasal ve kolay bir çözüm yolu var. Open Subtitles يبدو لي بشكل جلي ان هناك حل بسيط وقانوني لمعضلتك
    Bu yüzden tüm bu sorunları ve karışıklığı çözmeliydik, bir çözüm yolu bulduk ve nihayetinde izin verildi. TED لذلك كان علينا حل كل هذه القضايا والإشكاليات، لكننا حللنا المشكلة، وسمحوا لي بالذهاب في النهاية.
    - Onu Bicêtre'e gönderemeyiz. Ben başka bir çözüm yolu göremiyorum. Open Subtitles لا يمكن أن نرسله إلى بيكاتر ـ لا أرى حلا آخر
    Bir çözüm yolu bulacağını sanmıyorum. Open Subtitles لا أعتقد أن بيع العقاقير بمثابة حلّ لك، سترى
    Vali, bence en adil çözüm yolu bütün bu eşkıya ve katilleri bağışlamaktır. Open Subtitles أظن أن الحل العادل الوحيد هو العفو عن قطاع الطرق والقتلة هؤلاء
    Ve iyi haber şu ki, bu o kadar da pahalı olmayan bir çözüm yolu ve şatafatlı bir ilaç tedavisi veya yeni teknolojiler de gerektirmiyor TED والخبر الجيّد أنه ليس حلاً غالياً بالضرورة، وهو لا يتطلب علاجات طبية باهظة أو تقنيةً جديدة.
    Sana yardım etmek için de Dr. Snow onu durduracağına inandığımız bir çözüm yolu buldu. Open Subtitles وتساعدك على القيام بذلك، الدكتور سنو وطبخه على حل ونحن نعتقد سوف منعه.
    İkimizin de sağ çıkacağı tek bir çözüm yolu var. Open Subtitles هناك حل واحد فعلاً لا يتطلب التضحية بحياة أحدنا
    Sanırım her şeyi çözecek ve ikimizi de mutlu edecek bir çözüm yolu buldum. Gerçekten mi? Open Subtitles اعتقد ان لدى حل سيصلح كل شيىء و يجعلنا سعداء حقاً ؟
    Evet ama önemi yok. Şimdi önemli olan, problemi biliyoruz ve basit bir çözüm yolu var. Open Subtitles الان بتنا نعلم ماهي المشكلة، هناك حل بسيط
    Tek yapmamız gereken, problemi anlamak, bir plan yapmak ve bir çözüm yolu bulmak. Open Subtitles كل ماعلينا فعلة هو ان نعزل المشكلة نضع خطة ثم ننشأ حل
    Fakat sen sürekli kendine acımayı bırakmadığın sürece buna bir çözüm yolu bulmamızın imkanı yok! Open Subtitles لكنني اعرف بأنه لا سبيل لإيجاد حل مالم تتوقفي عن الشعور بالأسف تجاه نفسكِ كل الوقت
    İklim değişimi dünyamızı tehdit ediyor ama bir çözüm yolu var: Open Subtitles تعلمون بأن التغييرات البيئية تهدد عالمنا و لكن هناك حل
    Seni mutlu edecek bir çözüm yolu bulmalıyız, ve beni ve çocukları ve beni. Open Subtitles نحتاج لايجاد حل يجعلك سعيدة انا سعيد والاولاد سعداء وانا سعيداً
    42 yaşıma geldim ve bugüne kadar hiçbir çözüm yolu falan bulmadım. Open Subtitles أنا عمري 42 عاما ولم اج حلا لشيء في حياتي
    İkimiz bir çözüm yolu bulabiliriz. Open Subtitles سنجد حلا سويا.. ولن يؤثر ذلك عليك شيئا
    Dövüşten kaçınmayı yeğlerdim. Bir çözüm yolu olsa o yolu tutardım. Open Subtitles أحبذ تجنّب القتال .إذا كان هناك حلّ يقينا منه
    Böylece düşündüm ki, üçüncü bir çözüm yolu olması muhtemel miydi? TED لذا فقد تعجبت، ربما هناك حلّ ثالث؟
    Çok akıllı birini benziyorsun. Birlikte.. ..bir çözüm yolu arayabiliriz! Open Subtitles إنكم قوما متطورون سويا يمكننا إيجاد الحل
    Çok akıllı birini benziyorsun. Birlikte.. ..bir çözüm yolu arayabiliriz! Open Subtitles إنكم قوما متطورون سويا يمكننا إيجاد الحل
    Eğer zehirli olmadıkları konusunda ısrar etmezsek, ...inanıyorum ki son yaptığım anketler bir çözüm yolu sunabilir. Open Subtitles إذا كنا نصر انها ليست كذلك أعتقد أن أغلب تقاريري أنتجت حلاً
    Bana öyle bakma. Tek çözüm yolu bu. Open Subtitles لا تنظر إلي مثل ذلك إنه الحلّ الوحيد

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus