Çünkü bunun anlamı, günün birinde seni affedeceğimdir. | Open Subtitles | لأن ذلك يعني بأنه سوف يأتي وقت لن أكون غاضبا منك فيه |
Çünkü bunun anlamı senin onurunun bizimkinden daha önemli olmasıdır. | Open Subtitles | لأن ذلك يعني الشرف الخاص بك وكان أكثر أهمية بالنسبة لك مما نحن عليه. |
Bu iyi haber, Çünkü bunun anlamı ne savaş ne de düşmanlık kaçınılmaz bir sonuç değil. | TED | وهذا خبر سارّ لأنّه يعني أنّ ما من عداوة أو صداقة ستكون دائما طبيعة العلاقة بينهما. |
Bu çok önemli bir şey, Çünkü bunun anlamı şu: Laboratuvarda tespiti zor olan çok küçük etkiler birbirlerine eklene eklene, doğada gözleyebileceğimiz bir şeye dönüşebilir. | TED | وهذا هامّ جدا، لأنّه يعني أنّ تلك التّأثيرات الصغيرة جدا التي قد يصعب ضبطها في المختبر، يمكن أن يكون مركّبا ومركّبا إلى أمر قد يكون بإمكاننا مراقبته في الطبيعة |