"çünkü o zaman" - Traduction Turc en Arabe

    • لأنه حينها
        
    • لأنه عندها
        
    • لأنه وقتها
        
    • لأن وقتها
        
    • لأنك حينها
        
    • لأننى وقتها
        
    • لأنه بعد ذلك
        
    • لأنه اذا كنا
        
    • لأن بعدها
        
    • لأن حينها
        
    Ağlamak istemiyorum Çünkü o zaman sen de ağlamaya başlarsın ve... ben de duramam. Open Subtitles لا أريد أن أبكي لأنه حينها ستبدأين بالبكاء
    Gizli evlat edinmenin harika olacağını düşündünüz Çünkü o zaman bebeğinizin bir evi olacaktı. Open Subtitles إذن رأيت أن عملية تبني مغلقة قد تكون مثالية لأنه حينها سيكون لإبنك بيتا ً
    Çünkü o zaman, gerçek bilgilere ulaşmaya başlarsın. Open Subtitles لأنه عندها تمتلك الصلاحيات للمعلومات الحقيقية
    "Çünkü o zaman sadece bir kanunu değil bütün kanunları çiğnemiş olacaktır. Open Subtitles لأنه وقتها لا يخرق قانونا واحدا ولكنهيخرقكل القوانين
    Çünkü o zaman herkesin bir şeyler sakladığını öğrenemezsin. Open Subtitles لأن وقتها أنت لَنْ تكتشف أن كُلّ شخصِ يَخفي شيءَ
    - Duygularına kapılma, Çünkü o zaman hata yapıyorsun. Open Subtitles لا تصبح عاطفيا لأنك حينها تقع في الأخطاء
    Sana yalan söyledim, Çünkü o zaman babamı bulmak için her şeyi yapmaya razıydım. Open Subtitles لقد كذبت عليك ، لأننى وقتها أردت أن أفعل أى شيء لإنقاذ أبى ، ولكن لن أفعل أكثر من هذا
    Çünkü o zaman benimle arkadaş olmayacağını düşündüm. Open Subtitles .لأنه بعد ذلك أنت لن تريدي أن تكوني صديقة معي
    Çünkü o zaman sana yardım edemem! Motorlarını bir dinle. Open Subtitles لأنه حينها لن يمكنني مساعدتك أنصت الى المحركات
    Yağmur yağsın diye dua ederdim, Çünkü o zaman sana karton bir kutu verebilirdim. Open Subtitles ولا استطيع انتظار مجيء المطر, لأنه حينها اجهز نفسي بصندوق من الورق المقوى
    Evet, pozitif ayrımcılık yapalım Çünkü o zaman kesin ben kazanırım. Open Subtitles نعم فلنؤكد ذلك الخيار لأنه حينها سأفوز حتما
    Henüz değil, Çünkü o zaman işini yapmıyor ben de benimkini yapmıyorum. Open Subtitles ليس بعد , لأنه حينها لن تقوم هي بعملها وأنا لا أقوم بعملي
    Çünkü o zaman yüzdelerle falan uğraşmamız gerekecek. Open Subtitles لأنه عندها يجب أن نتعامل بالنسبة المئوية وكل هذه الأمور
    Çünkü o zaman çocukluğumla ilgili tanıklık etmek zorunda kalacağım. Open Subtitles لأنه عندها سيجبرونني على الشهادة بشأن طفولتي
    Çünkü o zaman insanlara savaşma şansı vermek zorunda kalırsın. Open Subtitles لأنه عندها ستضطر لإعطاء الناس فرصة للقتال
    Çünkü o zaman onun küçük kardeşi olabilirim, ve o da ailemizden biri olur. Open Subtitles لأنه وقتها سأكون أنا أخوه الصغير وسيكون هو كفرد من أسرتنا ألن يكون هذا عظيماً؟
    Çünkü o zaman mantıklı bir tartışmaya girmezdin. Open Subtitles لأنه وقتها لم تكن لتخوض مناقشة عقلانية.
    Çünkü o zaman tüm bunların doğru olduğu ortaya çıkabilir. Open Subtitles لأن وقتها يمكن أن يكون كل هذا صحيح
    Konuşmadın Çünkü o zaman kendi duygularınla yüzleşmek zorunda kalacaksın. Open Subtitles -لم تفعل ... لأنك حينها ستحتاج لمواجهة مشاعرك
    Sana yalan söyledim, Çünkü o zaman babamı bulabilmek için ne olursa olsun yapabilirdim. Open Subtitles لقد كذبت عليك ، لأننى وقتها أردت أن أفعل أى شيء
    Çünkü o zaman yarınki kahvaltıda kahvemi içmek zorunda kalırdım ama beni biliyorsun. Open Subtitles لأنه بعد ذلك أود أن يكون لديك القهوة والغد الإفطار، ولكن هل لي أن أعرف.
    Çünkü o zaman tekrar bir araya gelseydik, şuan şirkette olamazdım. Open Subtitles لأنه اذا كنا عدنا معا لم اكن لأكون في هذه الشركة الآن
    ...Çünkü o zaman çok bilmiş konuşmalarınla büyük ikramiyeyi vurursun. Open Subtitles لأن بعدها ستدع فمك الذكي يتحدث من خلال الجائزة الكبرى
    Hayır Çünkü o zaman bir sorunumuz olmazdı. Open Subtitles حسناً, لا, لأن حينها لن تكون هناك مشكلة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus