Hasta şiddetli sıkıntı içindeydi... dolayısıyla çığlık atıyordu. | Open Subtitles | حسنا , المريض كان في اجهاد تام .. بصراحه كان يصرخ باكيا |
Fırının içine doğru itilirken çığlık atıyordu. | Open Subtitles | كان يصرخ بينما كان يتم دحرجته نحو الفرن. |
Jack, çığlık atıyordu ben de gidip ona biraz ilgi gösterdim, tamam mı? | Open Subtitles | "جاك", انه كان يصرخ. لذا ذهبت له واعطيته بعض من الانتباه. حسنا؟ |
- çığlık atıyordu! - Bu onun güle güle deme tarzı. | Open Subtitles | ـ لقد كانت تصرخ ـ تلك طريقتها في قول مع السلامة |
Annen çığlık atıyordu ama, Brad aldırış etmememi bunu her zaman yaptığını söyledi. | Open Subtitles | كانت تصرخ، لكن براد قال إهمليها فقط كانت تصرخ دائماً |
Bizden nefret ediyormuş gibi çığlık atıyordu. | Open Subtitles | لقد صرخت وكانها كرهتنا أردت خنقها بوساده |
Herkes kaçışıyor ve çığlık atıyordu. | Open Subtitles | الكل كان يجري ويصرخ |
Jack, çığlık atıyordu ben de gidip ona biraz ilgi gösterdim, tamam mı? | Open Subtitles | "جاك", انه كان يصرخ. لذا ذهبت له واعطيته بعض من الانتباه. حسنا؟ |
Al çığlık atıyordu Dan. Bu sabah kendini nasıl hissediyor, merak ediyorum. | Open Subtitles | لقد كان (آل) يصرخ يا (دان) وأتساءل كيف هو حاله هذا الصباح |
çığlık atıyordu, sana durmanı söyledi. | Open Subtitles | لقد كان يصرخ كان يخبرك أن تتوقف |
- Arash suda çığlık atıyordu. - Sonra? | Open Subtitles | آراش"، كان يصرخ و هو يغرق"- و ماذا أيضاً؟ |
Geçen hafta arka kapımızda bir adam "Bıçaklandım. " diye çığlık atıyordu ve senin tek yaptığın şeyse "Kapa çeneni!" diye böğürmekti. | Open Subtitles | الأسبوع المـاضي كان هناك رجلًا أمام بابنا يصرخ قائلًا: "لقد طُعنت"، وجلّ مافعلتيه هو الصّراخ بـ"أصمت" |
Eli parçalandı. O çığlık atıyordu. | Open Subtitles | كانت إحدى يديهِ مُمزّقة، وكان يصرخ. |
Kız çığlık atıyordu artık. | Open Subtitles | في محاولة لإخراج العدسات اللاصقة لهذه الفتاة لقد كانت تصرخ ، لقد تبين بعد ذلك |
Kenara gittiğinde yardım edin diye çığlık atıyordu. | Open Subtitles | كانت تصرخ طلباً للنجدة عندما كانت على الحافة |
O zaman her şey iyice kötüleşti. çığlık atıyordu. | Open Subtitles | لذا كل شيء حصل خطأ ولقد كانت تصرخ بأضطراب |
Hayır, ama ölmeden önce çamaşır odasında çığlık atıyordu. | Open Subtitles | لا,ولكنها كانت تصرخ في غرفة الغسيل قبل موتها |
Çığlık atmaya başladım, annem de çığlık atıyordu sanırım. | Open Subtitles | بدأت بالصراخ أعتقد أن أمي صرخت أيضاً |
-Muhtemelen çığlık atıyordu. | Open Subtitles | صرخت , من المحتمل |
çığlık atıyordu ama durmadım. | Open Subtitles | صرخت لكنني لم أتوقف. |
Ve tahminimce, Noah Daniels kavga boyunca tekmeler savurup çığlık atıyordu. | Open Subtitles | وتخمينى هو أن (نوا) كان يركل ويصرخ طوال الطريق |
"İnsanlar çığlık atıyordu, hepsi, çaresizlik içindeydiler." | Open Subtitles | هم كانوا يصرخون - أنت تعرف كلّ الناس يصرخون - |