Bazen,çok sıkıldığım zamanlar Çığlık atmak istiyorum, ve bazen gerçekten çığlık atıyorum. | Open Subtitles | أحياناً أصاب بملل شديد أريد الصراخ فحسب و أحياناً أنا أصرخُ فعلاً |
Acıyı hafifletmek için tek istediğin Çığlık atmak ve deli gibi koşmaktır. | Open Subtitles | بينما كلّ ما تريد فعله هو الصراخ وتطلق العنان لنفسك وتحرير الألم |
İkisi, diğer kızlara içerideki iki kızın Çığlık atmak yerine, deneyimin tadını çıkarmaları gerektiğini söylüyordu. | TED | قالا للفتيات الأخريات أن على الفتاتين الاستمتاع بالتجربة بدلاً من الصراخ. |
Sayende Çığlık atmak, saçımı yolmak ve bağırmak istiyorum ve... | Open Subtitles | جعلتني أريد أن أصرخ ـ ـ ـ ـ ـ ـ و أشد شعري و فقط أذهب |
Kendimi uyandırmak için Çığlık atmak zorunda kaldığım rüyalar da görüyorum. | Open Subtitles | لقد كنت أحلم حيثما ينبغي أن أصرخ لاستيقظ حقًا |
İlk olarak, sesli konuşmak ve Çığlık atmak yok. | Open Subtitles | حسنا, أولا لا أصوات عالية أو صراخ |
Çığlık atmak serbest. Kimse seni duyamaz. | Open Subtitles | إصرخي بحرية، لن يسمعكِ أحد |
Çığlık atmak yolunda değildir. Benim evimde değil. | Open Subtitles | الصراخ لَيسَ شئ عادياً لَيسَ في بيتِي،ليس هنا |
Hani Çığlık atmak ister atamazsın çünkü nefesin yetmez hem konuşmak da istiyorum, konuşmak, konuşmak. | Open Subtitles | كأنه حلم تريد الصراخ فيه ولا تستطيع و أنا أردت أتكلم و أتكلم أنت لاحظت ذلك ؟ |
Sus artık. Çığlık atmak yok. Kaçmak yok. | Open Subtitles | اصمتي الآن لا مزيد من الصراخ و لا الهرب حان وقت موتك |
Durup dururken duygusuz, güvensiz, bana karşı ilgisi ve... cinsel isteği olmayan biri tarafından dövülürken ağlamak, Çığlık atmak ve onunla boğuşmak istiyordum. | Open Subtitles | اريد البكاء, الصراخ, الصراع من شخصاً لايملك اية احاسيس, لايتملكة رغبة جنسية منى |
En azından, Çığlık atmak, yaşadığını gösterir. | Open Subtitles | ولكن على الأقل الصراخ يعني أنكِ على قيد الحياة، أتعلمين؟ |
En azından, Çığlık atmak, yaşadığını gösterir. | Open Subtitles | ولكن على الأقل الصراخ يعني أنكِ على قيد الحياة ، أتعلمين؟ |
Yapacağı ilk şey anne diye Çığlık atmak olacaktır. | Open Subtitles | أول شيء سيشرع بفعله هو الصراخ نداءً على أمه. |
Bazen öyle sinirleniyorum ki, içimden Çığlık atmak geliyor. | Open Subtitles | أحياناً أشعر فقط بالاحباط جداً، تَعْرفُ. أنا فقط أريد أن أصرخ... |
O sırada içimden gülmek geldi ama bir yandan da Çığlık atmak istiyordum. | Open Subtitles | لم أستطع... أردت أن أضحك وأردت أن أصرخ في الوقت ذاته |
Tanrım, benim resmen Çığlık atmak istememe neden oluyor. | Open Subtitles | أنا فقط ... أقسم بإن هذا يجعلني أريد أن أصرخ |
Daha şimdiden, bana elini sürdüğünde içimden Çığlık atmak geliyor. | Open Subtitles | عندما يلمسنـي ، أريدُ أن أصرخ |
Ama ağlamak ve Çığlık atmak yok, tamam mı? | Open Subtitles | لكن ، لا بكاء لا صراخ ، حسنا ؟ |
Otobüs hareket ederken Çığlık atmak yok. | Open Subtitles | لا صراخ بينما الحافلة تتحرك |
Çığlık atmak yok. Tamam mı? | Open Subtitles | بدون صراخ ، حسنا ؟ |
Çığlık atmak... | Open Subtitles | إصرخي... |