Bunu itiraf etmekten utanıyorum ancak hepinizi kendi çıkarlarım için tehlikeye soktum. | Open Subtitles | وإنني أخجل من الإعتراف بذلك , لكن... لقد وضعتكم بخطرٍ محدق لأجلي مصلحتي. |
çıkarlarım onlarınkiyle uyuştuğu sürece. | Open Subtitles | طالما مصلحتي منسجمه مع مصلحتهم |
Şimdi, bu meselede benim çıkarlarım ne? | Open Subtitles | الان, ما مصلحتي في الموضوع ؟ |
Senin hayatını kurtarmayı, kendi kişisel çıkarlarım için yaptığımı mı düşünüyorsun? | Open Subtitles | تعتقد بأني سحبت الزناد لأنقذ حياتك من مصالحي الخاصّة؟ |
Finansal çıkarlarım için ufak detayları gözeten rehberim olmanı istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تقوم بتوجيه مصالحي المالية أنت واضعٌ عينك.. على الأمور الصغيرة. |
Sevgili Harvey ve Jessica, Hepinizi kendi çıkarlarım için tehlikeye soktum. | Open Subtitles | العزيزان (هارفي) و(جيسكا) وضعتكما في خطر من أجل مصلحتي الشخصية |
Seni sırf kendi çıkarlarım için koruyorum. | Open Subtitles | أحميك لأنّ ذلك يصب في مصلحتي |
Altın kuralın mantığı: diğer insanları ne kadar düşünür ve onlarla etkileşim içine girerseniz, kendi menfaatlerinizi onlarınkinin üstünde tutmanın savunulamaz olduğunu o kadar kavrarsınız, en azından istediğiniz sizi dinlemeleri değilse. Üzerinde durduğum nokta evrenin eşsiz bir parçasıdır çünkü tam da şu dakikada ben burada duruyorum diyemeyeceğiniz gibi sizinkilere kıyasla benim çıkarlarım daha özeldir diyemezsiniz. | TED | منطق القاعدة الذهبية : كلما تفكر بها وتتفاعل مع الناس الآخرين كلما تدرك أنه من المتعذر إن لم يكن مستحيل لتحقيق مصالحك معهم , علي الأقل إذا أردتهم أن يستمعوا إليك . لا تستطيع أن تقول أن مصالحي خاصة بالمقارنة إلي مصالحك , أكثر من إنك تستطيع أن تقول أن النقطة المحددة التي أقف فيها علي وجه الخصوص هي نقطة متفردة من الكون لأنني حدث وأنا أقف عليها فترة زمنية . |