"çıkmak için" - Traduction Turc en Arabe

• للخروج من
• لمغادرة
• للتعامل
• لتخرج من
• لنخرج من
• لمواعدة
• للمغادرة
• للصعود
• لكي تخرج
• لموعد
• للهروب من
• للوصول الى
• للذهاب في
• للإنطلاق في
• للتسكع

Buradan çıkmak için tek bir yol var. Başka bir yol yok!
فلا يوجد سوى طريق واحد للخروج من هنا فليس ثمة طريق أخر

Afrika'dan çıkmak için ne yol olursa olsun bana uyar.
أي شيء ستفعلوه للخروج من أفريقيا اللعينة أنا معكم فيه

Eğer bulabilirsek ve çıkmak için yeterli vaktimiz olursa sorun yok.
إذا أمكننا إيجاد أحداها فيمكننا استخدام ممر الهواء للخروج من هنا

Gördüğün gibi, bu evden çıkmak için her şeyi yaparım!
-سائقنا السابق كما ترى، سأفعل أيّ شيء لمغادرة هذا المنزل!

Yaptığımız şeyle başa çıkmak için bir yol bulmak zorundayız.
سيجب على جميعنا أن نجد طريقةً للتعامل مع ما فلعناه

Evet, ama bazen Cehennem'den çıkmak için Şeytan'la dans etmen gerekir.
أجل، حسنًا، أحيانًا عليك أن ترقص مع الشيطان لتخرج من الجحيم

Bu sabah evden çıkmak için çok acele ettiğini söylüyorum, benden uzaklaşıp işe gelmek için acele ettiğini söylüyorum--
ما قلته أنكِ كنتِ مستعجلة , للخروج من المنزل صباحاً . . مستعجلة للذهاب إلى العمل و الابتعاد عني

Tüneller genelde ülkeden çıkmak için kullanılır, ülkeye girmek için değil.
عادة ما يتم حفر الأنفاق للخروج من هذا البلد لا العكس

Buradan çıkmak için en büyük şansımın o kadın doktor olduğunu biliyordum.
الآن, هذه الدكتور, أتفهم أنها كانت أفضل فرصي للخروج من هنا حياً.

I burada zaten çıkmak için bir yol bulmak zorundadır.
ولا بد لي من ايجاد وسيلة للخروج من هنا بالفعل.

Bunun dışına çıkmak için bayağı çaba harcamanız gerekir.
عليكم المحاولة بمنتهى القوة للخروج من هذا.

Hapishaneden çıkmak için anahtarlara ihtiyacım olduğunu mu sanıyorsun?
هل تعتقد أنني بحاجة لمفاتيح للخروج من السجن؟

Mutlu ol, kahrolası! Buradan çıkmak için her şeyimi verirdim.
اللعنة , كن سعيدا فقط بالنسبة لي فسأفعل أي شيء للخروج من هنا

Buradan çıkmak için tek kapı bu mu?
أهذا الباب هو الطريق الوحيد للخروج من هنا ؟

Bu yerden çıkmak için yapılması gereken buysa, seve seve yaparım.
إن كان ذلك هو كل ما عليّ فعله للخروج .من هذا المكان، فسوف أفعله بسعادة

Bu odadan çıkmak için beş saniyen var.
ذلك صحيح,لديك خمس ثوان لمغادرة هذه الغرفة

Sana gerçeği söyleyebilirim ama bununla başa çıkmak için çok zayıf ve nevrotiksin.
أستطيع أن أقول لكم الحقيقة، ولكن كنت ضعيفة جدا و العصبية للتعامل معها.

Teknoloji sizi yoksulluktan çıkarır. fakat yoksulluktan çıkmak için bir pazara ihtiyaç vardır.
التكنولوجيا ستخرجك من الفقر, و لكنك تحتاج إلى سوق لتخرج من الفقر

Buradan canlı çıkmak için tanklardaki suyu boşaltmak için 10 dakikamız var.
لنخرج من هنا أحياء، هنالك فقط 10 دقائق لإخراج الماء من الخزانات.

Bu kızların bir milyonerle çıkmak için genetik kodlarını feda etmesine inanamıyorum.
أنا فقط لا استطيع تصديق هؤلاء الفتيات يسلّمن شفرتهن الجينية لمواعدة مليونير

Emin misin? Tamam, çıkmak için hazır olduğunda beni ararsın, olur mu?
هل أنت متأكده ؟ اوكي , اتصلي بي عندما تكونين مستعده للمغادرة, اوكي؟

İşte efendim. çıkmak için bu, inmek için de bu düğmeye basın.
ها أنت ، اكبس هذا الزر للصعود و هذا الزر للهبوط

çıkmak için yazdığın dört rakamlı bir şifre kontrol odasına sinyal gönderir.
لكي تخرج .. تضغط اربعة ازرار لترسل اشارة الى غرفة التحكم

Bir çok kişi, birlikte çalıştığım bir kızla çıkmak için bu kadar bekliyorum diye deli olduğumu iddia etti ama sonra düşündüm ki aslında eşimi beklediğimin farkındaydım.
وأناس كثيرون أخبروني أنني مجنون لأنتظر هذا الوقت لموعد مع فتاة تعمل معي لكنني كنت أعلم

Hayır, benim patlama çapının dışına çıkmak için 45 dakikam var. Çünkü o heriflere karşı hiç şansın yok.
كلا، لديَّ 45 دقيقة للهروب من دائرة الانفجار لأنّكَ لا تمتلك فرصةً ضد اولئك الرجال

İkinci düzeye çıkmak için, Mech'le dövüşmen gerek.
للوصول الى المستوي الثاني يجب أن تحارب ميتش

Yola çıkmak için gerekli hazırlıkları yapın.
قوموا بكل الإستعدادات للذهاب في الطريق مباشرة

Şimdi iyi dinle. Yola çıkmak için gerekli hazırlıkları yapın.
الآن إستمعوا لهاذ إعملوا كل الإستعدادات للإنطلاق في الطريق

Takılmak ya da başka birini bulana kadar çıkmak için mi?
للتسكع مع بعض او للتواعد حتى ياتي رجل اخر وتواعدينه ؟