Öyle olunca birisi kanunun dışına çıktı ve tecavüzcülerinden birisi şimdi ölü. | Open Subtitles | لذلك شخص ٌما خرج عن القانون, و واحد من المغتصبين قد مات |
Sonra, insanlar evrim tarihinin Darvinci akımının dışına çıktı ve içinde evrimleştiğimiz çevreyi değiştirerek evrimin ikinci büyük dalgasını oluşturdu. | TED | ثم خرج البشر من التيار الدارويني للتاريخ التطوري وأنشؤوا الموجة العظيمة الثانية للتطور، والتي كانت تغييرنا للبيئة التي نشأنا فيها. |
çizgideki ilk dönüşte robot yoldan çıktı ve duvara çarptı. | TED | عند المنحنى الأول في الخط، لقد خرج الروبوت عن مساره، و اصطدم بالجدار. |
Onunla zaten ayrılmıştık , ama birden ortaya çıktı ve ailemle tanışmak istedi. | Open Subtitles | كنا منفصلين عن بعض, و لكنها ظهرت و أرادت أن تقابل عائلتى |
Çünkü ilk karım ortaya çıktı ve beni bacağımdan vurdu. | Open Subtitles | لأن زوجتي الأولى ظهرت و أصابت ما بين ساقيّ. |
Aniden, iki herif ortaya çıktı ve beni öldürdü Baba' daki Marlon Brando gibi. | Open Subtitles | وظهر شخصين من العدم وقتلوني مثل مارلون باندو في الاب الروحي |
MIT'de ortaya çıktı ve mutasyon geçirdi. | TED | وظهر الجهاز في عدة أماكن مثل MIT ، ثم حدث التهجين. |
Öğrencilerden bazıları dışarı çıktı ve birkaç kargayı yakalayıp içeri getirdi. Onların kilosunu, boyunu vs. ölçtü ve sonra onları tekrardan serbest bıraktı. | TED | خرج بعض الطلاب وقبضوا بعض الغربان، جلبوهم، وقاموا بوزنهم، وأجروا عليهم قياسات وغيرها، وبعد ذلك أطلقوا سراحهم مجدداً. |
Ağaçların ardından insanlar ortaya çıktı ve kovalamaya başladılar. | TED | ومن بين تلك الأشجار، خرج جميع الناس وبدأوا في ملاحقة اللص. |
Ama tüm umutlar tükenmiş gibi görünüyorken karnının içinden parlak bir parıltı çıktı ve onu kızgın keşişin sihrinden kurtardı. | TED | وعندما فقد كل الأمل، خرج ضوء ساطع من داخل بطنها، ليخلصها من سحر الراهب المجنون. |
Daha sonra Exxon üniformalı adam dışarı çıktı, ve anladık ki durum normal. | TED | والرجل في زي اكسون خرج وعندها أدركنا أن الوضع جيد |
300 yıl önce, gözü pek bir adam çok tehlikeli bir yolculuğa çıktı, ve asla geri dönmedi. | Open Subtitles | منذ 300 سنة، خرج رجل جريء في رحلة محفوفة بالمخاطر ولم يعد منها أبداً. |
Dışarı çıktı ve arabaya binerken çok ciddi bir ifade takınmıştı. | Open Subtitles | وعندما خرج كان يبدو متجهماً وهو يستقل السيارة |
Şimdi Broly kontrolümden çıktı, ve Efsanevi Saiyan oldu, planım Broly ile birlikte evreni son gelene kadar yönetmekti. | Open Subtitles | لقد خرج عن سيطرتى بالكامل لقد صار الاسطورة بعينها , آلة القتل و التدمير |
Kitty ortaya çıktı ve kendisi babamın karşısında. | Open Subtitles | (كيتي) ظهرت و هي تحتجز أبي |
Geçen hafta bitirmek ve paramı geri almak için geri gittim bir anda işçiler ortaya çıktı ve beni görmeden sıvıştım ama şimdi sabah akşam güvenlik duruyor orada ve geri almak için yardımına ihtiyacım var. | Open Subtitles | عُدتُ إلى هُناك الأسبوع المُنصرم للإنتهاء وجلب أموالي النقديّة، وظهر العمّال، وهربتُ قبلما يروني، لكن الآن يُوجد أمن هُناك بشكل دائم، وإنّي بحاجة إلى مُساعدتكِ لإستعادة المال. |
(Gülüşmeler) Seriyi seneler sonra eşimle birlikte izlerken buna benzer bir sahne çıktı ve ne kadar güzel olduğunu söyledim. | TED | (ضحك) في الحقيقة شاهدت السلسلات مع زوجتي بعد سنوات، وظهر مشهد كهذا، فأخبرتها كم كان ذلك جميلاً. |
Ve daha sonra bir İnternet sitesine baktım federal hükümet tarafından sponsor edilen bir sayfa boyumu, kilomu yazdım ve enter'a bastım sonuçlar çıktı ve "obez" dedi. | TED | ثم زرت هذا الموقع الذي ترعاه الحكومة الفيدرالية، وأدخلت طولي، أدخلت وزني، وضغطت مفتاح أدخل، وظهر لي رسالة تقول: "سمين". |