"çalışmıştın" - Traduction Turc en Arabe

• حاولتِ
• عملتِ
• حاولتَ
• حاولتي
• عملت في
• التى حاولت

Daha önce sen sevdiğim birisini almaya çalışmıştın, ...şimdi de ben oğlumu geri alacağım.
حاولتِ إبعادَ شخصٍ أحبّه، و الآن سأستعيد ابني.

- En son bir bebek doğurttuğumda onu çalmaya çalışmıştın.
لعلمك، في آخر عمليّة توليد أجريها حاولتِ سرقتَ الطفل

- CIA için çalışmıştın. Bunu iletebileceğimiz birilerini tanıyorsundur değil mi?
عملتِ لصالحِ الاستخبارات المركزيّة لا بدّ أنّك تعرفين أحدهم لتُبلّغيه، صحيح؟

O gece geç saate kadar çalışmıştın.
لقد عملتِ فى وقت مُتأخر فى تلك الليلة

Son görüşmemizde beni öldürmeye çalışmıştın.
في آخر مرّة التقينا فيها، لقد حاولتَ قتلي.

Biliyorsun 1 yıl önce, perşembe günü evime girip burayı soymaya çalışmıştın.
لأنكي تعلمين .. بأن هذا اليوم يوم الثلاثاء هو نفس اليوم الذي حاولتي فيه سرقة مكاني.

Cinayet masasında dört yıl mı çalışmıştın?
لقد عملت في مجال الجريمة لمدة كم ، أربع سنوات ؟ خمس.

Erkek arkadaşımı benden çalmaya çalışmıştın, seni koca g.tlü, şişko fahişe.
تعرفين أنك حاولتِ سرقة صديقي بالتصرف كساقطة لعينة -لم تفلحي

Beni uyarmaya çalışmıştın ama sözünü dinleyene dek iş işten geçecekti neredeyse.
"أنتِ حاولتِ تحذيري،" لكن لم أستمع إليك حتّى آخر لحظة.

ki sen herkesi benim öyle olduğuma inandırmaya çalışmıştın..
حيث أنتِ حاولتِ إقناع العالم بأنه أنا

Anlatmaya çalışmıştın.
أعلم، حاولتِ إخباري بذلك

- Garip. Beni öldürmeye çalışmıştın da.
-غريب، بما أنّكِ التي حاولتِ قتلي

- Sen, alışveriş merkezindeki restorantta çalışmıştın.
لقد عملتِ في مطعم في مركز التسوّق

Birkaç Yangın Araştırma soruşturmasında çalışmıştın.
بما أنّك عملتِ في قسم تحقيقات الحرائق

Benimle çalışmıştın.
لقد عملتِ على تلك الخُدعة معي ذات مرّة.

Thom ile çok yakından çalışmıştın, değil mi?
لقد عملتِ بشكل قريب مع (توم)، أليس كذلك؟

İlk geldiğinde, kulübede uyumaya çalışmıştın.
حاولتَ النوم في السقيفَة .عندما أتيت إلى هُنا لأول مرّة

Evet, çünkü sen onu öldürmeye çalışmıştın.
نعم، لأنكَ حاولتَ قتلَه

- Beni kovmaya çalışmıştın.
ــ حاولتَ أن تطردني (ــ ليس الأمر شخصيّاً (إيرل

Hatırlarsın, bugün evini yakmaya çalışmıştın.
الذي منزلهما كما قد تتذكرين حاولتي حقا إضرام النار فيه اليوم

O zamanlar sen de beni durdurmaya çalışmıştın.
لقد حاولتي إيقافى حينها أيضاً

Birkaç yıl önce Kanadalıların petrol boru hattında çalışmıştın değil mi?
عملت في خط انابيب كندا قبل يضع سنوات أليس كذلك؟

Geçenlerde o buradayken kolyeyi tuvalete atmaya çalışmıştın.
التى حاولت رميها فى المرحاض فى أخر مرة كان بالديار