"çalışmıyorlar" - Traduction Turc en Arabe

    • يحاولون
        
    • يَعْملونَ
        
    • لا تعمل
        
    • انهم لا يعملون
        
    Ve insanlar dışarı çıkmaya çalışmıyorlar. Open Subtitles وانها ليست مثل الناس يحاولون الخروج، أليس كذلك؟
    Ve bu perdeler hiç açılmıyor, ama geldikleri yeri saklamaya çalışmıyorlar. Open Subtitles وهذه الظلال بالأعلى لكنهم لا يحاولون إخفاء تراثهم إنهم مهاجرين غير شرعيين , أليس كذلك؟
    Ve onlar hiç bir şey bilmiyor ve bir şey bulmaya çalışmıyorlar. Open Subtitles وهم لا يعرفون أي شيء وهم لا يحاولون معرفة أي شيء
    Fotoğrafı çalan ve o pankartı hazırlatanlar her kimlerse geçmişim hakkında büyük bir skandal çıkarmaya çalışmıyorlar. Open Subtitles ،والآن، أيًا كان من سرق الصورة ،ودمّر تلك اللوحة بقصد فانهم لم يكونوا يحاولون نبش ماضيّ لكشف فضيحة كبرى
    Peki. O zaman niye üstünde çalışmıyorlar? Open Subtitles لماذا إذن لا يَعْملونَ على ذلك؟
    Fotoğrafı çalan ve o pankartı hazırlatanlar her kimlerse geçmişim hakkında büyük bir skandal çıkarmaya çalışmıyorlar. Open Subtitles ،والآن، أيًا كان من سرق الصورة ،ودمّر تلك اللوحة بقصد فانهم لم يكونوا يحاولون نبش ماضيّ لكشف فضيحة كبرى
    Şu anda onlar muhtemelen klasik müzik konseri otoparkında süslü bir sepetten peynir yerken kimsenin kafasını dondurmaya çalışmıyorlar. Open Subtitles على الأرجح هم الآن في حفلة كلاسيكية في حديقة ويتناولون الجبنة الفاخر من سلة ولا يحاولون تجميد أعضاء بعضهم البعض
    Sadece gürültü yapıyorlar. İçeri girmeye çalışmıyorlar. Open Subtitles إنهم فقط يصيحون ولا يحاولون الدّخول
    PSB'yi iyileştirmeye çalışmıyorlar, PSB yaratıyorlar! Open Subtitles إنّها لا يحاولون علاج إضطراب ما بعد الصدمة! بل يُحاولون التسبّب بها!
    Onlar sizin dünyanızı elinizden almaya çalışmıyorlar. Open Subtitles إنّهم لا يحاولون أن يستولوا على عالمك.
    Hayatını mahvetmeye çalışmıyorlar. Open Subtitles هم لا يحاولون جعل حياتك بائسة.
    - Henry mezarı açmakla birilerini incitmeye çalışmıyorlar. Open Subtitles هم لا يحاولون أيذاء أي أحد بفتحهم القبر
    Seni öldürmeye çalışmıyorlar, isteselerdi de çoktan ölmüştün. Open Subtitles إنهم لا يحاولون قتلك وإلا فعلوا ذلك
    - Nainsanları tedavi etmeye çalışmıyorlar. Open Subtitles ..إنهم لا يحاولون علاج اللا بشر، إنهم
    İçeriye girmeye çalışmıyorlar. Open Subtitles أولائك الناس لا يحاولون الدخول
    Kötü adam klişesinden kaçınmaya çalışmıyorlar bile. Open Subtitles كأنهم يحاولون أن يبدوا كشرير مبتذل
    Bizi öldürmeye çalışmıyorlar. Open Subtitles انهم لا يحاولون قتلنا
    Gizlemeye bile çalışmıyorlar neredeyse. Open Subtitles بالكاد يحاولون إخفائه عني
    Onun adına çalışmıyorlar. Open Subtitles هم لا يَعْملونَ لَهُ.
    Sorun ise halihazırdaki protez cihazlar iyi çalışmıyorlar. Sağlayabildikleri görüş hâlâ oldukça sınırlı. TED ولكن المشكلة ان الاجهزة الصناعية الحالية لا تعمل بشكل جيد فهي ماتزال توفر رؤية محدودة
    Birlikte çalışmıyorlar. Öyle olamaz. Open Subtitles لا ، لا انهم لا يعملون معاً ، لايمكن ذلك

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus