"çalışmıyorum" - Traduction Turc en Arabe

    • أحاول
        
    • أعمل
        
    • اعمل
        
    • احاول
        
    • أسعى
        
    • أُحاولُ
        
    • أُحاول
        
    • لاأحاول
        
    • أشتغل
        
    • لا أَعْملُ
        
    • خارج الخدمة
        
    • أعمَل
        
    • أكن أحول
        
    • لااعمل
        
    • لا أتطلع
        
    Onu mahkûm etmeye çalışmıyorum, sadece biraz bilgi almak istiyorum. Open Subtitles أنا لا أحاول إدانته، كل ما أريده هو بعض المعلومات
    Sayın Başkan Yardımcısı, kusura bakmayın ama pozisyonunuza el koymaya çalışmıyorum. Open Subtitles سيدي نائب الرئيس، مع احترامي الشديد أنا لا أحاول تقويض سلطتك
    Komik olmaya çalışmıyorum, fakat bu akşam yapmam gereken bir ödeme var ve eğer parayı alabilme şansım olur ise... Open Subtitles أنا لا أحاول أن أكون مضحكا ولكن لدي بعض المدفوعات الليلة قإذا كان هناك أي فرصة في الحصول على المال
    Ben burada çalışmıyorum. Ölen başka bir güvenlik görevlisini ziyarete geldim. Hoşça kal. Open Subtitles أنا لا أعمل هنا ، كنت أزور حارس آخر مات ، إلى اللقاء
    Beverly ile birlikte çalışmıyorum. Et yiyen bakteri de yok. Open Subtitles أنا لم أعمل مع بيفرلي وليس هناك بكتيريا آكله للحم
    görüyorsunuz, prestijim için çalışmıyorum, sürekli hata yapıyorum. TED حسنا, لا اعمل وفقا للاعتبارات، لذلك دائما ما ارتكب الاخطاء.
    Ama şunu belirtmek isterim ve melodramatik olmaya da çalışmıyorum. Open Subtitles لكنني سأقول فقط لا اريد ان احاول ان اكون مليودرامياً
    Bak, seni üzmeye çalışmıyorum, ve kızgın da değilim, ama neden o böbreği almak için savaşmama izin vermediğini anlamam gerekiyor. Open Subtitles اسمعي, أنا لا أحاول إزعاجك وأنا لست غاضبا ولكنني أريد أن أعرف لماذا لا تريدينني أن أقال وأحصل لك على الكلية
    - Seni daha kötü yapmaya çalışmıyorum. Sadece benim doğamda rekabetçi olmak var. Open Subtitles لست أحاول أن أجعلكِ شخص أسوأ إن كوني تنافسيّ هو من طبيعتي فقط
    Seni bir şey yapman için ikna etmeye çalışmıyorum. Hayır. Open Subtitles أنا لست أحاول أن اقنعك بأي شيئ , حسنًا ؟
    Ve bir örnek de olmaya çalışmıyorum, bunu başka her kim yapıyor olursa olsun mümkün olduğunun da kanıtıyım ben. TED وأنا لا أحاول أن أكون نموذجاً ولكن مجرد دليل أن الأمر ممكنًا لأي شخص آخر يفعل هذا.
    Aklımı serbest bırakmam çok kolay çünkü kendimi küçük bir kalıba sığdırmaya çalışmıyorum. TED مثلا، سهل بالنسبة لي ان أطلق العنان لعقلي لأني لا أحاول وضع نفسي في صندوق صغير.
    Onun ölümünden bir intihar olarak bahsettiğimde, hayatının sonunda sergilediği korkunçluğu önemsizleştirmeye çalışmıyorum. TED عندما أتحدث عن وفاته انتحارًا، لا أحاول أن أقلل من الإثم الذي ارتكبه في نهاية حياته.
    Bana anlatabilirsiniz, ben polis falan değilim, ya da üniversite için çalışmıyorum. Open Subtitles يمكنك التحدث إلي أنا لست من الشرطة وأنا لا أعمل في الجامعة
    "Şimşekler" miyiz? Öncelikle şunu söyleyeyim; aslında Parklar Birimi'nde çalışmıyorum. Open Subtitles الآن، حري بي إخبارك بأني لا أعمل في قسم الحدائق
    Gerçek bir hekim olmama rağmen bu geç saate kadar çalışmıyorum. Open Subtitles أنا لا أعمل في هذا الوقت المتأخر أنا في الواقع فيزيائي
    Arika, biz ortak değiliz ve ben de senin için çalışmıyorum. Open Subtitles إيريكا , لسنا بشركاء ولا أعمل لصالحكِ , لذا لنكن واضحين
    Kimse için çalışmıyorum. Sınırı birkaç gün önce geçtim, burada çalışacağım söylendi. Open Subtitles لا أعمل لأحد، لقد عبرت الحدود قبل أيام وأخبروني أن هنالك عملاً
    ve tabii ki bunu kabul etmiyorum çünkü 94 yaşında olmama rağmen, ben "hâlâ" çalışmıyorum. TED لكنني بالطبع لا أوافق هذه الفكرة، لأنني على الرغم من كوني في الرابعة والتسعين من عمري إلا أنني أعمل إلى الآن.
    Fotoğraf bölümündeydim eskiden, artık çalışmıyorum. Open Subtitles سابقا، نعم. في قسم الصور لكن لم أعد اعمل هناك
    Karmaşık bir dünyada var olan karmaşık sorunları çözemeyiz demeye çalışmıyorum. TED ولا احاول ان اقول انه من غير الممكن حل المشكلات المعقدة في هذا العالم المعقد
    Bir şeyi tahrik etmeye çalışmıyorum. Yardım alman lazım, tamam mı? Open Subtitles أنا لا أسعى للتحريض على أي شئ أنت تحتاج للمساعده, حسناً؟
    Ben babanın yerine geçmeye... ya da anneni senden çalmaya çalışmıyorum. Open Subtitles لا أُحاولُ الحلول محل أبّيكَ أَو ان أسْرقُ أمَّكَ بعيداً عنك
    Akünün bitmesini istemedim. Arabanı çalmaya çalışmıyorum adamım. Open Subtitles لم أُرِدكَ ان تهدرَ البطارية أنا لا أُحاول سرقة سيارتك يارجل
    Asil ya da cesur biri olmaya çalışmıyorum. Open Subtitles أنا لاأحاول أن أتظاهر بأني نبيلا أو شجاعا
    Aslında bu öğleden sonra çalışmıyorum. Eğer isterseniz onları alabilirim. Open Subtitles في الواقع، أنا لا أشتغل بعد الظهر أستطيع جلبهم إذا أحببتما
    Turk ile çalışmıyorum ve Elliot'a da yakın değilim. Open Subtitles أنا لا أَعْملُ مَع التركي و لَستُ قريب من إليوت.
    Birkaç sorum var ama şu anda çalışmıyorum. Open Subtitles كنت سأسأل بعض من الأسئلة الخارجة . عن الموضوع, لكني اليوم خارج الخدمة
    Hayrına çalışmıyorum. Open Subtitles أنا لا أعمَل للمصلحَة العامَة
    Herneyse, kazanmak için çabalamıyordum. Senin zaferine gölge düşürmeye çalışmıyorum, Juliet. Open Subtitles على العموم، أنا لم أكن أحول الفوز أنا لا أريد أن أقلل من قيمة فوزك "جوليت"
    Hayır. Aslında artık annem için çalışmıyorum. Open Subtitles لا.في الحقيقة.انا لااعمل مع امي بعد الان
    Birini ayarlamaya çalışmıyorum Will. Open Subtitles أنا لا أتطلع إلى علاقة يا ويل

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus