Yetmezmiş gibi kuvvetli rüzgar emaneti taşımayı o kadar zorlaştırdı ki kaçarken çalıların arasına saklamak zorunda kaldı. | TED | لجعل الأمور أسوأ، رياح قوية جعلت من الآثار ثقيلة للحمل لذلك خبأه في بعض الشجيرات أثناء هروبه |
Senin çok büyük ihtimalle uzun, zarif bacaklı, çalıların arasından sıçrayan bir ceylan olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | اظن انك من الارجح كنتي.. ..غزال.. بأرجل طويلة رشيقة تقفزين بين الشجيرات |
Eğer bu adam hala bu işle uğraşıyorsa şu anda çalıların arasında olmalı. | Open Subtitles | لو هذا الفتي لازال يفكر فالمهمة مستمرة اللعين في الشجيرات الان |
Kızlara bakmak için çalıların arasında saklanan bir rahip mi? | Open Subtitles | رجل الإله مختبئا خلف الأشجار يتلصص على الفتيات؟ |
Aslında savaş boyunca çalıların arkasında saklanmaktan başka birşey yapmamış. | Open Subtitles | إنّها حقيقة، إنّه لم يفعل أي شيء بالإضافة إلى إختبائه من الحرب في الأدغال |
Gençler ördükleri liflerden tırmanarak çalıların en üst dallarına erişirler. | Open Subtitles | يتسلّق الصغار الخيوط التي نسجوها ليصلو أعلى أغصان الشجيرات. |
Birçok insan çalıların, çiçekler gibi güzel kokular yaydıklarını bilmez. | Open Subtitles | أتعلم , الكثير من الناس لا يدركون أن الشجيرات تماما كالأزهار تبعث رائحة طيبة و خاصة في الليل |
- Şimdi şu çalıların arasından koşuyorsun "ahhh" sesini duyuyorsun | Open Subtitles | والآن، تقومان بالجري خلال هذهِ الشجيرات وتسمعان هذا الصوت |
çalıların içinden bir anda önüme fırlayan biriyle konuşmak zorunda değilim. | Open Subtitles | لن أجري محادثة مع أحد ينبعث من بين الشجيرات. |
Kargayı çalıların arasına saklayıp besin zincirinde üstte olan bir şeyin gelip almasına beklesek, sonra da onu yakalayıp yesek nasıl olur? | Open Subtitles | ماذا لو أختبئنا في الشجيرات.. وبعد ذلك ننتظر لشيء أعلى في السلسلة الغذائية لينقض ويمسكه وبعد ذلك نمسك ذلك الشيء ونأكله |
Yay topuklu Jack bahçede çalıların arasında. | Open Subtitles | سبرينغ هيلين جاك تنتظر في الحديقة في الشجيرات |
Issız bir parktaki çalıların arkasına atabiliriz ya da bir çöp konteynerine. | Open Subtitles | يمكننا وضعها خلف إحدى الشجيرات في متنزه مهجور أو في مكب النفايات في الضاحية |
Her zaman beni bir şey olmuş gibi aceleyle arayıp, genellikle çalıların arkasında kokarca yada röntgenci Tom'un olup olmadığını kontrol etmemi istiyor. | Open Subtitles | اسرع اليها كل مرة تتصل فيها و يكون السبب عادة التاكد من خلو الشجيرات من الظربان او مختلس النظر |
Şimdi biraz harap halde ama bu kendi suçu, çalıların falan arasında koşmuş. | Open Subtitles | إنها مُنهكة قليلاً .. ولكنها من فعل هذا بنفسها، لركضها خلال الشجيرات وهذا الهُراء |
İlk cesedi bir sporcu yolun yaklaşık 30 metre ilerisinde çalıların arasına atılmış halde bulmuş. | Open Subtitles | عداء اكتشف الجثة الاولى مرمية بين الشجيرات على بعد حوالي 30 ياردة فوق الطريق هنا |
Biliyor musun, komik bir şey. çalıların önünde durduklarında, onları göremiyorum. | Open Subtitles | عندما يقفون أمام الأشجار لا أستطيع رؤيتهم |
Yaklaşık saat dokuz buçukta, çardağın yanındaki çalıların içinde belki de bana öyle gelmiştir, bir kadının kaybolduğunu görür gibi oldum. | Open Subtitles | أعتقد أني رأيت امرأة تختفي في وسط الأشجار قرب المنزل الصيفي |
...nehrin aşağısına yüzüp bütün gece çalıların arasında saklandım. | Open Subtitles | سبحت تحت النهر اختبأت فى الأدغال طوال الليلة |
Bahçıvan bunu çalıların arasında bulmuş | Open Subtitles | وَجدَ Groundskeeping هذه في الغاباتِ. |
Gelişigüzel konuşurduk... heykel isimlerinden, çalıların şekillerinden... süs havuzlarından. | Open Subtitles | تحدثنا بشكل تلقائي حول اسماء التماثيل واشكال فروع الاشجار البحيرات المزينة |
Gelenleri çalıların arasından belirdiklerinde tanıyabilirdik. | Open Subtitles | عادة ما كنا نرى الأشخاص بمجرد أن يجتازوا الشجيرة . التى بمنتصف الحقل |
Kollarını indir, Miller çalıların içinden geçeceğiz. | Open Subtitles | "إنزل على أردانك، "ميلير نحن ندخل الأجمة |
çalıların altına gömülü vaziyette sanki biri ondan kurtulmak istemiş gibi. | Open Subtitles | مخفي جزئياً بين شجيرات كأن أحد ألقى به هناك |