"çalıyorsunuz" - Traduction Turc en Arabe

• تسرق
• تعزف
• تعزفون
• تعزفين
• تسرقان
• تسرقين
• تَسْرقُ
• عزفك
• تَسْرقونُ
• تسرقونها
• وسائلك

Tabii. Yatınız var ama içki çalıyorsunuz.
نعم ، لقد كنت تسرق الخمور و لكنك الآن تمتلك يخت ، أليس كذلك ؟

Artık dünya kadar para yapabiliriz ama siz çanta çalıyorsunuz.
يمكننا جني كلّ ما نريده من مال، وأنت تسرق حقائب النساء.

- Evet. - Şu şeyi çalıyorsunuz, insanlar da size pere veriyor.
أنت تعزف على ذلك الشيء و الناس يعطونك المال.

Ve ben aşağı geliyorum, siz çalıyorsunuz. Ne diyorsun?
ثم أهبط للأسفل بينما أنتم تعزفون ما هو رأيك ؟

Benim için çok hızlı çalıyorsunuz hanımefendi. Büyük Frederik değilim.
أنت تعزفين بشكل سريع بالنسبة لي أنا لست فريدريك العظيم

Siz de mi çalıyorsunuz?
أنتما تسرقان أيضاً؟

Araba çalıyorsunuz, böyle kulüplere eğlenmeğe geliyorsunuz.
تسرقين سيارات و تذهبين للنوادي.

Doğum kontrol jeli çalıyorsunuz, sokakta insanları itip kakıyorsunuz.
تَسْرقُ هلاماً قاتل الحيوانات المنويةَ. تَضْربُ الناسَ على الشارعِ.

Biz Kutsal Alman İmparatorluğu'nun ruhlarını çalarken siz de illerini çalıyorsunuz.
‫نحن نسرق النفوس ‫من الإمبراطورية الألمانية المقدسة ‫بينما كنت أنت تسرق مناطقهم الريفية

Dedim ki, "Şimdi de arabalardan haç mı çalıyorsunuz?"
قلتُ، " لذا أنت الآن تسرق الصلبـانمنعربـاتنقل الموتى؟"

Önce benim paketimi çalıyorsunuz ve şimdi de teleonda benimle dalga geçiyor olmalısınız.
أولا تسرق رزمتي والآن أنت على الهاتف... ... شجبيحوله.

Çok güzel enstrüman çalıyorsunuz.
نعم ، سمعتُ عن تلك الفرقة تعزف على الآلات

Çünkü, eğer bir rock konserinde çalıyorsanız iyi mi çalıyorsunuz kolayca öğrenebilirsiniz çünkü siz sahnedeyken kızlar size göğüslerini gösterirler.
لانك اذا كنت تعزف في حفلة روك من السهل ان تعرف كيف ادائك لان الفتيات سوف يظهرون صدورهم لك

Yani şey, sabahın bu saatinde gitar mı çalıyorsunuz?
أعني, لماذا كنت تعزف على القيتار في هذا الصباح الباكر؟

Orkestra'daki görevleriniz neler? Ne çalıyorsunuz?
ماذا تعزفون بالأوركسترا خاصتكم؟

Senkopçular. Yani o hızlı müziği, adı neydi, cazı siz mi çalıyorsunuz?
هل هذا يعني أنِك تعزفين الموسيقى السريعة كالجاز؟

Benden çalıyorsunuz!
أنتما تسرقان مني

- Neden elektrik çalıyorsunuz?
-لمَ تسرقين الكهرباء؟

Taksisini çalıyorsunuz. Onun geçim kaynağı.
أنت تَسْرقُ سيارةَ ألاجرة الخاصة به هي كل ما يملك

Özür dilerim hanımefendi, benim için çok iyi çalıyorsunuz.
آسف سيدتيٍ أنا أقل براعة من أن أرافق عزفك

Biz Saddam'la mücadele edip, ölüyoruz; siz altın çalıyorsunuz.
نحن نُحاربُ صدام ونَمُوتُ، وأنتم تَسْرقونُ ذهبَ.

- çalıyorsunuz demek istedin.
-تعنين تسرقونها

Şu kadarını söylemeliyim ki piyanoyu harikulâde çalıyorsunuz.
هل لي أن أقول بأن وسائلك سامية