"çalmamış" - Traduction Turc en Arabe

    • يسرق
        
    • تسرقى
        
    Cole eczaneden, ilaç hariç, tek bir kuruş bile çalmamış. Open Subtitles كول لم يسرق دايم واحد من تلك الصيدلية. فقط بعض الحبوب.
    Önemli olan babanın hayatı boyunca hiçbir sey çalmamış olması. Open Subtitles الشيء المهم هو أن أبوك لم يسرق أي شيء في حياته
    Kahrolası ortağım benden çalmamış olsaydı... Zaten onun yüzünden kalp krizi geçirdim. Open Subtitles اذا لم يكن شريكي الحقير يسرق مني كنت سأفعل كل شيء ذلك ما أصابني بأزمة قلبية
    İki odadan da tek bir pahalı eşya bile çalmamış. Open Subtitles هو لم يسرق غرض غالى واحد من اى من هذه الغرف
    Bunları 20'li yaşlardayken çalmamış mıydın? Open Subtitles الم تسرقى هذه الحقائب عندما كنتى فى العشرينات؟
    Hey, burada tonlarca şey var. Kimse bir şey çalmamış. Open Subtitles لديّ الكثير من الأشياء هنا، لم يسرق أحدًا شيئًا.
    İçe işleyen mavi gözlere sahip ve bir polis telsizi çalmış ya da çalmamış olabilir. Open Subtitles ذو عينين زرقاوتين ثاقبتين، ولعلّه سرق أو لم يسرق لا سلكيّ شرطة.
    çalmamış, yazan o. Open Subtitles إنه لم يسرق شيئاً هو الذي كتبها
    Marchand'ın hiç bir fıkri yok. Daha önce hiçbir şey çalmamış. Open Subtitles مارشان لن ينفذ فهو لم يسرق من قبل
    Demek ki kurbanımız arabayı çalmamış. Open Subtitles مما يعني أن ضحيتنا لم يسرق السيارة
    Bu yeni genisphere'i çalmamış. Open Subtitles هذا الشخص لم يسرق مجال الجينات الجديد
    Sadece kimliğini çalmamış. Onu öldürmüş de. Open Subtitles إنه لم يسرق هويته فحسب بل قتله أيضاً
    Zorla girilmiş. Hırsız bir şey çalmamış polisler heyecanla bakan bir avuç çocuktan farketmiş. Open Subtitles اقتحام محلّيّ، لم يسرق المقتحمون شيئًا.
    En başından izledim ve kimse bir şey çalmamış. Open Subtitles وشاهدته كله ولم يسرق احد اي شيء
    Sadece Volkswagen minibüsten plaka çalmamış. Open Subtitles لم يسرق العلامة من حافلة " في دبليو" فحسب
    Hırsız bir şey çalmamış olsa da. Open Subtitles على الرغُم من أن السارق لم يسرق أي شيء.
    Babamın sandalını kimse çalmamış. Open Subtitles لم يسرق أحد زورق أبي الصغير
    Özür dilemeni istiyor. Ayakkabılarını... o çalmamış. Open Subtitles يقول أنه يريدك أن تعتذر له، لم يسرق...
    Peter Forrest parayı başka bankaya aktarmış yanlızca. Bir kuruş çalmamış. Open Subtitles نقلهم (بيتر فورست) إلى بنكٍ آخر فقط لا غير، لم يسرق سنتاً واحداً
    Bunları 20'li yaşlardayken çalmamış mıydın? Open Subtitles عندما الحقائب هذه تسرقى الم العشرينات؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus