| Aynı zamanda onu kiraladın ve teknolojik devrimleri çalması için görevlendirdin. | Open Subtitles | نحن نعلم أيضاً أنك قمتَ باستئجاره لسرقة برامج تقنية بالنيابة عنك |
| Kalbimi çalması için Lorenzo'yla tuzak kurdunuz... sonra da kocamı çaldın! | Open Subtitles | لقد دبرتيها مع لورينزو لسرقة قلبي و الان تسرقين زوجي |
| Her nasılsa, saatini çalması için tuttuğum suçlu güvenilir biri değilmiş ve sonuç olarak ayağımda tüberküloz çıkmış ve ölüm saatini kaybetmiş olarak kalakaldım. | Open Subtitles | على أي حال, تبين أن المجرم الذي عينته لسرقة ساعتك ليس جديراً بالثقة وانتهى بي الأمر بالإصابة بالسل في قدمي |
| Birinci değişkende lord, William'ın güvenilir okunu çalması için bir hırsız tutuyor, o da bir köylüden daha kötü bir ok ödünç almak zorunda kalıyor. | TED | المتغير الأولى: يستأجر الأمير لصاً ليسرق أفضل قوس لدى ويليام فيُجبَر ويليام على أن يستعير قوس عادي من فلاح. |
| Ethan benle birlikteydi ve zaten bilgisayarı çalması için hiçbir gerekçesi de yok. | Open Subtitles | حينما تم اقتحام المنزل و ليس لديه أي دافع ليسرق الحاسوب |
| Ben de kuzey yakasındaki grubuyla çalması için gitmesine izin verdim. | Open Subtitles | فتركته يذهب للعزف مع فرقته في الركن الشمالي، ما رأيك؟ |
| Kutunun içinde çalması için çocuğu yollayacak kadar önemli ne varmış bilmek isterdim. | Open Subtitles | أنا واثق أني أرغب في معرفة ما بداخل هذا الصندوق التي أرسلت الطفلة لسرقته |
| Her nasılsa, saatini çalması için tuttuğum suçlu güvenilir biri değilmiş ve sonuç olarak ayağımda tüberküloz çıkmış ve ölüm saatini kaybetmiş olarak kalakaldım. | Open Subtitles | على أي حال, تبين أن المجرم الذي عينته لسرقة ساعتك ليس جديراً بالثقة وانتهى بي الأمر بالإصابة بالسل في قدمي |
| Onu çalması için başkasını tut! | Open Subtitles | احضر شخصا ً آخر لسرقة هذه الماسة |
| Bir bilgisayar teknikerine bilgi çalması için yardım edeceğim. | Open Subtitles | مساعدة فني حاسوب لسرقة بعض البيانات |
| NSA kayıtlarına göre görünüşe göre Kuzey Koreliler, HXP formülünü çalması için onu tutmuşlar. | Open Subtitles | و إستنادا إلى بيانات وكالة الامن القومي تشير مطابقة البيانات إلى إحتمال أن كوريا الشمالية تعاقدت معه لسرقة صيغة ال إتش إكس بى |
| Bizim boks stilimizi çalması için mi öğretiyor sun? | Open Subtitles | كنت لا يعلمه لسرقة تحركاتنا الملاكمة؟ |
| Telefonu çalması için Shane'i tutar o yolla stüdyoya girebilirdin. | Open Subtitles | استئجار (شين) لسرقة الهاتف، بتلك الطريقة، يُمكنكِ الدخول إلى الأستوديو. |
| Ray, denetimindeki suçlulardan birini abinden para çalması için mi tuttun? | Open Subtitles | راي) هل استأجرت أحد المطلق سراحهم المشروط لسرقة المال من أخيك؟ |
| Yemeğimizi çalması için bir de dilenci mi getirdin? | Open Subtitles | من هذا الشحاذ الذي أحضرته ! ليسرق الطعام القليل الذي لدينا |
| Anahtar Deliği gibi gizli teknolojileri çalması için ona para ödedin. | Open Subtitles | دفعتِ له المال ليسرق التقنيات المتطورة مثل "ثقب المفتاح"؟ كلا، مهلا... |
| Sürücüyü benden çalması için onu tutmuşsun. | Open Subtitles | لقد استأجرته ليسرق المحرك الرئيسي مني. |
| İnternetin karanlık tarafına geçip sana onun adresini çalması için Koreli bir hacker bulacaksın. | Open Subtitles | ليسرق لكٍ عنوان منزله هل هذا قانوني؟ |
| Kocaman bir su tankından bir filtreyi çalması için Ben Marcus'u mu kiraladınız? | Open Subtitles | هل استأجرت (بن ماركوس) ليسرق مرشحاً من الحوض العملاق؟ |
| Kim olduğunu bilmiyorum. Bir kutu çalması için. | Open Subtitles | لا اعرف من هو ليسرق صندوقاً |
| Ben de kuzey yakasındaki grubuyla çalması için gitmesine izin verdim. | Open Subtitles | فتركته يذهب للعزف مع فرقته في الركن الشمالي، ما رأيك؟ |
| Sanki, Kaplumbağa'ya onu çalması için yalvarıyorlar. | Open Subtitles | ومن كأنهم يتسولون السلاحف لسرقته |
| Sence Mane, Graves'e tablet bilgisayarı çalması için para mı verdi? | Open Subtitles | هل تعتقد أن ماين قد دفع لجرايفز لسرقه التابلت؟ |