"çaresizlik" - Traduction Turc en Arabe

    • اليأس
        
    • يأس
        
    • باليأس
        
    • واليأس
        
    • يائسة
        
    • بيأس
        
    • اليأسِ
        
    • اليالي
        
    • بالعجز
        
    • العجز
        
    • ويأس
        
    • البؤس
        
    Fakir mahallelerde, farklı ırkların yaşadığı mahallerde, bu durumdan dolayı çaresizlik var, umutsuzluk var. TED ففي المجتمعات الفقيرة ، ذات الأصول العرقية الملونة هناك إحباط ، هناك ذلك اليأس ، الذي تشكل نتيجة تلك المعطيات.
    Umut, karamsarlık politikaları ve çaresizlik kültürüne karşı tek en büyük başkaldırma eylemi olabilir. TED الأمل قد يكون التصرف العظيم الوحيد لتحدي سياسات تشاؤمية وتحدي ثقافة اليأس.
    Herhangi bir tik atağından sonra sıklıkla tükenmişlik ve çaresizlik hisleriyle yere uzanırdım. TED غالبًا ما أستلقي أرضًا في غرفة نومي بعد نوبة التشجنات، أشعر بالإرهاق وفي حالة من اليأس.
    Kimi zaman, belki de çaresizlik içinde kenetlenmiş iki insan gördüm. Open Subtitles كنت أرى أحيانا جثتين ملتصقتين معاً ربما أحتضن صاحبيها بعضهما فى لحظة يأس
    "Erkeklerin çoğu hayatlarını çaresizlik içinde geçirir. Open Subtitles إن كتلة الرجال يعيشون حياة من اليأس الهادئ
    Aylar sonra çaresizlik içinde ilk defa formülü bir elips üzerinde denedi. Open Subtitles بعد عدة شهور ، وفى مرحلة من اليأس قرر أن يحاول استخدام معادلة القطع الناقص لأول مرة
    Ama bazen... çaresizlik o kadar büyük ki, işte o zaman insan bir an önce bitmesini istiyor. Open Subtitles ولكن أحياناً اليأس يكون فى أعلى درجاته لدرجة أن كل ما تريده هو أن يتوقف
    ...hissettiği o büyük çaresizlik ...sanki bir top halini alıp yokuş aşağı yuvarlanmaya başlamıştı. Open Subtitles كما لو أنَّ كُلّ اليأس شَعرتْ أبداً كَانَ يَطْوى نفسه إلى صميمِ الوجود،
    Dünyayla bağını koparmış, ne umut ne de çaresizlik bilen topraklar sessiz bir durgunluk havası soluyordu. Open Subtitles معزولة عن العالم، لم تعرف الأمل و لا اليأس. أصبح سكان البلاد لا يتنفسون هواء جيد، لم يبقى الا الغبار.
    Ama kadınlar yapınca genelde çaresizlik ya da sapıklık denir. Open Subtitles عندما تفعلها النساء تعتبر نوع من اليأس أو الجنون
    çaresizlik öfkenin ya da histerinin yaklaşmakta olduğunun sezinlenmesidir. Open Subtitles اليأس, و.. الاحساس الطاغ بالشؤم و مع ذلك لا يوجد اثر للغضب او للهستريا أو اي نداء مثير للشفقة
    Bazen kendimizi korku ve çaresizlik, sıradanlık ve kargaşa umutsuzluk ve trajedi içinde kaybederiz. Open Subtitles أحياناً، عندما نضيع في الخوف و اليأس في الروتين و الثبات و في المآسي و ضياع الأمل
    Atkını evde unutmuş olabilirsin ona üzerine sadece "çaresizlik dolu bir bakış" giydiğini söylersin. Open Subtitles كان بإمكانك ترك الوشاح في البيت وإخباره أنك سترتدين مظهر اليأس
    yalnızlık tuğlalarını tutan bu harç yabancılaştırma ve çaresizlik duvarıyla birliktedir. Open Subtitles التي تمسك بقراميد الوحدة معاً في حائط العزلة و اليأس
    Az vasıflı olmana rağmen sende farkettiğim bir çaresizlik var. Open Subtitles وعلى الرغم من ذلك غير مؤهلة لديك بلا ريب يأس أريد أن أستخدمه
    Umut olmazsa gerçek çaresizlik olmayacağını öğrendim burada. Open Subtitles تعلمتُ هنا، أنّه لا يمكن أن يكون هنالك يأس حقيقي بدون أمل
    çaresizlik içerisinde olduklarında, bir yakınları öldüğünde... Open Subtitles عندما يشعرون باليأس من موت أقرب الناس إليهم
    çaresizlik, yardımsızlık ve umutsuzluğu sergileyerek, medya, Afrika ile ilgili olarak sadece ve sadece gerçeği anlatmaktadır. TED ،بعرض البؤس، والعجز واليأس الإعلام ينقل الحقيقة عن أفريقيا، ولا شئ غيرها.
    En sonunda hayatta kalan küçük bir Marslı grubu son bir çaresizlik saldırısı düzenledi. Open Subtitles وأخيرا، مجموعة صغيرة من الناجين المريخ المخطط هجوم يائسة أخيرة.
    çaresizlik içinde yeni efendinize tanık olun. Open Subtitles بيأس لسيدكم الجديد
    Gözlerinde hala o çaresizlik var. Open Subtitles ما زِلتُ أَرى اليأسِ في عيونِكَ.
    "Gecenin yayılışı büyüdükçe, gazabı çaresizlik doğurur." Open Subtitles وغضبها سيتصاعد كما اليالي تزداد سطوعا
    Gün be gün, raporları okudukça, ...verilen kayıpların listesini çıkarırken hissettiği çaresizlik duygusu. Open Subtitles يوماَ بعد يوم يقرأ التقارير بكلف بقائمة الضحايا يشعر بالعجز لفعل أي شيء
    Buradaki amaç çaresizlik durumuna acizlik durumuna düşen zanlıyı çöküntüye uğratmaktı. Open Subtitles و الهدف هو جعل المشتبه به يصل لحالة من اليأس إلى حالة من العجز
    çaresizlik ve tedirginlikten oluşan bir döngüydü. Open Subtitles حلقه ممزقه.. ويأس دائم..
    Afrika'nın karşı karşıya bulunduğu mücadeleyi, yoksulluğun azaltılması denen bir çaresizlik mücadelesinden bir umut mücadelesi çerçevesine oturtmamız gerekiyor. TED نُريد إعادة تأطير التحديات التي تواجه أفريقيا من تحديات البؤس، البؤس الذي يُدعى الحد من الفقر، إلى تحديات الأمل.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus