"çaydanlığı" - Traduction Turc en Arabe

    • إبريق الشاي
        
    • الغلاية
        
    • الإبريق
        
    • الابريق
        
    • أبريق
        
    Jack Amcanın bize getirdiği gümüş çaydanlığı al gel. Open Subtitles اجلبي لأمك إبريق الشاي الفضية التي عم جيك أعطانا
    Onun babası iki asır boyunca ant içti... çaydanlığı bulmak ve sonsuza kadar saklamak için. Open Subtitles و والده لقرنين أقسموا أن يعثروا على إبريق الشاي ويخفوه للأبد
    Sen çaydanlığı hallet. Ben de görüntüleri bulayım. Open Subtitles لو تشغل الغلاية هناك سأجد هذه الصور من أجلك
    Bu enerji çaydanlığı ve içindeki suyu ısıtıyor su da buhara dönüşerek iş yapmakta kullanılabiliyordu. Open Subtitles هذه الطاقة تسخن الغلاية و الماء بداخله فيتحول الماء إلي بخار يمكن استخدامه في تشغيل المحرك
    Eğer, çaydanlığı edebilir misin? Open Subtitles أيمكنك أن تضع الإبريق على النار، من فضلك؟
    Neden sadece evimize dalıp çaydanlığı almadın ki? Open Subtitles لماذا لم تقتحم منزلنا و تأخذ الإبريق ؟
    çaydanlığı, orta halli, iyi insanların elinde buldum. Open Subtitles لقد عثرتُ على إبريق الشاي في يد أُنَاسْ عاديون أُنَاسٌْ أخيار
    Silahını indir, dar kafalı ve bize çaydanlığı ver. Open Subtitles ألقي سلاحكِ ، أيتها الخرقاء و أعطنى إبريق الشاي
    Pekâlâ. Sen çaydanlığı taşı, ben de topu taşıyayım. Open Subtitles حسناً ، يمكنك حزم إبريق الشاي سوف أحمل الكرة
    İstediğin çaydanlığı getirdim. Open Subtitles لَديَّ إبريق الشاي الذي طَلبتيهِ
    çaydanlığı ateşte unutmuş gibi. Open Subtitles إنه كمن ترك إبريق الشاي على النار كأنه...
    Onu sattık! çaydanlığı sattık. Open Subtitles لقد بعناه لقد بعنا إبريق الشاي
    Çay ister misin, çaydanlığı yeni koydum. Open Subtitles أتريدين فنجان شاي؟ لقد وضعت الغلاية للتو
    Çantanı yukarı bırakıp çaydanlığı ocağa koy. Open Subtitles ضعي حقيبتكِ بالأعلى و ضعي الغلاية على النار
    çaydanlığı birlikte almıştık unuttun mu? Open Subtitles اشترينا الغلاية معا، أتتذكرين؟
    Ben çaydanlığı koyayım. Open Subtitles سأقوم بتشغيل الغلاية.
    Bana çaydanlığı verin ve yaşamanıza izin vereyim. Open Subtitles أعطني الإبريق ، و قد أدعكِ تحيين
    Bu çaydanlığı Pam için almıştım ve onun bunu çok istediğini biliyorum. Open Subtitles اشتريت ذلك الإبريق لـ(بام) و أعلم أنها تريده -أيمكنني مبادلته معك
    Ben de çaydanlığı ocağa koyayım. Open Subtitles سأذهب لوضع الإبريق.
    Ve birisinin ocağa çaydanlığı koyması? Open Subtitles ومن أخذ الإبريق من الموقد؟
    İyi o zaman, dur bakalım. çaydanlığı ocağa koyarak işe başlayabilirsin. Open Subtitles حسنا ، فلنرى كبداية ، يمكنك ان تضعى الابريق على النار
    Ama eğer sahibi ortaya çıkmazsa şu gümüş çaydanlığı alabilirim. Open Subtitles ولكن أحب هذا أبريق الشاي الفضي هذا إذا لم يأخذه أحد

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus