Dengeyi sağlamak için, tetiği çekerek yardım et. | Open Subtitles | ساعد على إبقاء الموازنة بسحب الزناد. تريدني أن أصيب الطباخ؟ |
Karısını işin içine çekerek büyük hasara mı neden olmak istiyorsun? | Open Subtitles | إذن تريدين أن تتسببي الخراب بسحب زوجته منه؟ |
Sonra, keseleri pantolonunuzun içine sokacaksınız... dışarıda dolanırken de... bu ipleri çekerek keseleri boşaltacaksınız. | Open Subtitles | ثم , ترتديهم داخل سروالك تتجول فى ساحة السجن حيث تسحب هذه الخيوط في جيوبِك |
Sonra, keseleri pantolonunuzun içine sokacaksınız... dışarda dolanırkende... bu ipleri çekerek keseleri boşaltacaksınız. | Open Subtitles | ثم , ترتديهم داخل سروالك تتجول فى ساحة السجن حيث تسحب هذه الخيوط في جيوبِك |
Enerjiyi ip yardımıyla yukarı çekerek, yükseldiği sırada ipi dışarı atar. | TED | وتسحب معها سلكاً مثبِّتاً وهي ترتفع، ساحبة الطاقة عن طريق السلك. |
Kura çekerek mi? Yazı tura mı? Yoksa kısa kibriti sen mi çektin? | Open Subtitles | بلعبة تحزير أم نقر عمله أم هل أجريتما قرعه؟ |
Uzun zamandır koklamadığım bu kokuyu içime çekerek sokaklarda dolaştım. Sonra birden Prytania Sokağında... | Open Subtitles | ومشيت طويلا فى الشارع الى حيث تسوقنى قدمى حتى وصلت الى شارع بريتانيا |
Bilinmedik tehlikeler içinden bir sürü zorluk çekerek Cin Şehir'i aşarak bu kaleye ulaştım çaldığın çocuğu geri almak için. | Open Subtitles | من خلال مخاطر لا حصر لها... ... والمصاعب غير المرقمة... ... لقد قاتلوا طريقي إلى هنا إلى القلعة... |
Parmağımı çekerek bunu kontrol edebilirsin. | Open Subtitles | يمكنني تفقّد ذلك الآن إن قمتَ بسحب إصبعي |
Yapraklarındaki tüm suyu ve besinleri gövdelerine geri çekerek işe başlarlar. | Open Subtitles | تبدأ بسحب جميع المياه والمواد الغذائية التي بأوراقها إلى جذعها |
Mesela babannem bir kasırga sırasında dedemin ahırına sığınmış... o da onu tırmıkla kendine doğru çekerek evlenme teklif etmiş... o da hemen kabul etmiş. | Open Subtitles | جدي قابل جدتي حينما قذفها إعصار لداخل مخزن الحبوب خاصته قام بسحب المِدَمّة من صدرها وتقدم لخطبتها في لحظتها |
Ilizarov cihazı kemiği stabilize eder ve aynı zamanda, eğer başarılı olursa ki olup olmayacağı hiç belli olmaz, kemiği iki tarafından çekerek uzamasını sağlar. | Open Subtitles | " جهاز التثبيت " إليزاروف وفى نفس الوقت إذا ما نجح الأمر سنقوم بسحب العظام بكلتا الإتجاهين |
Bunlar oldukça yenilikçi şeyler, eğer ki hurdy-gurdy'nin 1000 yıl önce ortaya çıktığını düşünürseniz ve çalmak için 2 kişi gerekiyordu, biri kolu çeviriyordu ve diğeri tahta mandalları yukarı çekerek melodiyi çalıyordu. | TED | وهذا مُبتكر جدا، إذا أخذنا بعين الإعتبار أنّ الأورغن اليدوي ظهر منذ نحو ألف سنة مضت، وإستلزم الأمر شخصين للعزف عليها، أحدهم لتحريك ذراع التدوير، وشخص آخر، نعم، لعزف اللّحن وذلك بالقيام بسحب أوتاد خشبية كبيرة يدويّا. |
- Tetiği çekerek. | Open Subtitles | قمت بسحب الزناد |
İşte sana tavsiyem, şu köşeye git, ve bunu çekerek açabilirsin, ve eğer patlamazsa, gidip hesabı kapatabilirsin. | Open Subtitles | هذا ما انصح به ان تاتي من الزاوية بعدها تسحب وتفتح وان لم تنفجر فتذهب وتتفقد الامر |
Aslında sıçanı çekerek dışarı çıkarma şansları oldukça azdı ama onların bunu denemiş olması bile şaşırtıcı. | Open Subtitles | فرصها وهي تسحب الجرذ للخارج ضئيلة للغاية لكن حقيقة محاولتها ذلك مدهشة |
Ayakkabı bağcıklarını çok yavaşça çekerek çıkarmanı istiyorum. | Open Subtitles | اريك ان تسحب كل رباط الحذاء من الحذاء ببطء جدا. |
Mantonun altına hareket eden bu büyük kaya kütlesi okyanus kabuğunu ve arkasındaki kara kütlesini çekerek kıtaları dünya yüzeyi boyunca sürükler. | Open Subtitles | و ذلك اللوح الهائل من الصخر يتجه نحو جبة الريشة التي تجذب القشرة المحيطية و بالمقابل تسحب اليابسات خلفه تسحب القارات عبر وجه الأرض |
Bu denge tedavisi, beyindeki anomalileri aşağı çekerek ve dolayısıyla aktif olan sinir bağlarını güçlendirerek etki gösterir. | TED | تعمل مثبتات المزاج تلك عن طريق خفض النشاط غير الطبيعي في الدماغ، وبالتالي تعزز الوصلات العصبية القابلة للحياة. |
Bu konuyu, insanların dikkatini çekerek ve insanlara alternatifleri seçmeyi öğreterek çözebiliriz. | TED | عن طريق رفع الوعي بهذه المشكلة وعن طريق تعليم الناس كيفية استخدام البدائل |
Sadece tetiği çekerek sizi bir anda silip atabiliriz. | Open Subtitles | يمكننا أن يمسح لكم فقط عن طريق سحب الزناد. |
Kura çekerek mi? Yazı tura mı? Yoksa kısa kibriti sen mi çektin? | Open Subtitles | بلعبة تحزير أم نقر عمله أم هل أجريتما قرعه؟ |
Uzun zamandır koklamadığım bu kokuyu içime çekerek sokaklarda dolaştım. | Open Subtitles | ومشيت طويلا فى الشارع الى حيث تسوقنى قدمى |
Bilinmedik tehlikeler içinden, bir sürü zorluk çekerek Cin Şehir'i aşarak bu kaleye ulaştım. | Open Subtitles | من خلال مخاطر لا حصر لها والمصاعب غير المرقمة... ... لقد قاتلوا طريقي إلى هنا ل القلعة خارج مدينة عفريت. |