Bu cinayetler Los Angeles'da yasadışı uyuşturucu ticareti için savaşan çetelerinin son marifeti olarak değerlendiriliyor. | Open Subtitles | وهذه جريمة ضمن سلسلة جرائم عصابات المخدرات |
Fakat en kötüsü okul çetelerinin zayıf çocuklardan çalması. | Open Subtitles | ولكن الاسواء من ذلك عصابات المدارس الذي يسرقون من الاولاد الاضعف منهم |
Rakip uyuşturucu çetelerinin araba saldırısı esnasında yolda yürüyormuş. | Open Subtitles | كل ذنبها أنها كانت تسير في الشارع الذي يسير فيه عصابات المخدرات المتنافسة |
Kral Willie, L.A. çetelerinin vodoo rahibi. | Open Subtitles | الملك "ويلي"، الكاهن الاعلى "لعصابات الـ"فودو" في "لوس آنجيلوس |
Hapisane çetelerinin dövmelerine benziyor. | Open Subtitles | تبدو كأنها وشوم لعصابات في السجن |
Modern suç çetelerinin ana fikri operasyonlarının, çeşitlenmiş olmasıdır. | Open Subtitles | إحدى قضايا التعامل مع عصابات الإجرام الحديثة هو أن عملياتهم منوّعة |
Evet, hırsızlık çetelerinin satış taptığı bir ambar var çok talep görüyor ve yüksek fiyatlı. | Open Subtitles | أجل، إنّها سلعة رئيسيّة في عصابات السرقة ذات البيع بالتجزئة، مطلوبون دوماً ومُبالغون في السعر. |
Şehir çetelerinin savaşı bu kıvılcımla alevlenebilir. | Open Subtitles | يمكن أن تتولد شرارة تشعل حرب عصابات بالمدينة |
Bütün motosiklet çetelerinin olayı motosiklet sürmektir. | Open Subtitles | أهم شيئ كل عصابات الدراجات هو الجولة بالدراجات |
Hapishane çetelerinin patronlarından biri beni, bela çıkarmamak konusunda uyardı. | Open Subtitles | رئيس إحدى عصابات السجن حذّرني من افتعال أية مشاكل. |
Bu cinayetler Los Angeles'da yasadışı uyuşturucu ticareti için savaşan çetelerinin son marifeti olarak değerlendiriliyor. | Open Subtitles | ...إحدى العصابات المحلية وهذه جريمة ضمن سلسلة جرائم عصابات المخدرات |
Blood ve Crip çetelerinin üyeleri hangi tarafa oy verdiklerini bilsinler diye. (Kahkahalar) Kutuplaşma siyasi elitlerde en güçlüdür. | TED | حتى يعرف عصابات (الكربز) و (البلدز) لمن يصوتون - (ضحك) فالاستقطاب عالي جداً لدى نخبة السياسيين |
Sokak çetelerinin de emir komuta zinciri farklı değildir. | Open Subtitles | عصابات الشوارع لا تختلف كثيرا |
Pipes, bu hapishane çetelerinin yaptığı bir şey. | Open Subtitles | هذا ما تفعله عصابات السجن يا "بايبس" |
Bu saldırı, siyahi ve Latin kökenli sokak çetelerinin Harlem'deki bir hurdalıkta silahlı çatışmaya girmesinin ardından yaşandı. | Open Subtitles | يأتي حادث إطلاق النار بعد أيام قليلة من تصاعد التوتر بين عصابات السود واللاتينيين بعد إطلاق متعدد للنار في مستودع خردة في"هارلم". |
Son on yılın en iyi yanı Los Angeles Crips ve Bloods sokak çetelerinin, San Francisco uyuşturucu bölgesinde sattıkları tonlarca kokainin ve toplanan milyonların CIA tarafından, Latin Amerikalı gerilla ordusuna kazanç sağlamak amacıyla yaptırıldığını bir Mercury news muhabiri buldu. | Open Subtitles | للجزء الافضل منذ عقد من الزمن (في منطقة خليج (سان فرانسيسكو عصابات تهريب المخدرات باعو اطنان من الكوكايين لعصابات الشوراع (كريبس و بلودز*) في (لوس انجلوس) وهربوا الملايين {\cH0000FF}عصابات افريقية نشأت في كاليفورنيا * |